Baykal, ABD'ye uçarken olduğu gibi dönüş yolunda da kendisine ve partisine yönelik açıklamalar yapan Başbakan Tayyip Erdoğan'a yanıt verdi.CHP lideri, Başbakan Erdoğan'ın, "Baykal boşuna yorulmasın, cumhurbaşkanını bu Meclis seçecek" sözlerini yanıtlarken, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in, başlattığı "Çankaya'da türban" tartışmalarını değerlendirdi. CNN-Türk'te yayımlanan Ankara Kulisi programına, dün, Nur Batur ve Murat Yetkin'le birlikte, CHP lideri Deniz Baykal'ı konuk ettik. Baykal, Demirel'in "Türbanlı cumhurbaşkanına veya eşine itiraz edecekseniz mesnediniz yok, buna itiraz edenlerin Kıyafet Kanunu'na ilave yapmaları gerekir" anlamındaki sözlerine katılmadığını açıkladı. Baykal, her konunun Anayasa veya yasayla düzenlenmesine gerek olmadığını söyledi; Kıyafet Kanunu'na ilave yapılması önerisine katılmadı. Ancak, Çankaya'da türbanlı bir cumhurbaşkanı veya eşi türbanlı bir cumhurbaşkanı bulunmasına ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı:"Cumhurbaşkanlığının simge olarak yansıttığı görüntü çok önemlidir. Anıtkabir'de Atatürk'ün kıyafetleriyle ilgili defileyi dün birlikte izledik. Atatürk'ün kıyafetleriyle Türkiye'ye vermek istediği bir hedef var. Bu konu Türkiye'nin geleceğiyle ilgili çok temel bir tartışmadır. 'Devlete türban...' Soru şudur: Türkiye nereye gidiyor? 25 yıl sonra, Türkiye, kadınların başlarını kapatmadan özgürce dolaşmaya devam edecekleri bir ülke olacak mı, yoksa olmayacak mı?Aslında türbanı resmileştirme mücadelesi veriyorlar. Buna karşı çıkanlar da aslında türbana karşı oldukları için değil, devlete türban giydirilmesine karşı çıkıyorlar."Baykal, kendisi veya eşi türbanlı bir cumhurbaşkanı seçmenin, Atatürk'ten bu yana çağdaşlaşma yolunda alınan mesafenin geriletilmesi anlamına geleceğini savunarak, şöyle devam etti:"Devlete türban giydirmeye çalışıyorlar. Bunu özgürlüklerin savunulması olarak görebilirsiniz ama değil. Türban resmileştirilirse, türbansız dolaşmak giderek zorlaşacaktır. Üniversiteler için izin verelim, deniliyor. Sonra, üniversite bitince işsiz mi kalsınlar, denilecek. Hemşire, doktor olmasın mı denilecek. Anadolu'da türbansız dolaşmak ayıp, günah sayılacak. Kahvede adam diğerine sen hâlâ kızı böyle mi dolaştırıyorsun, diyecek. Cumhurbaşkanı seçimi bu yönden önemli. Soru, Türkiye'nin nereye gittiği sorusudur. Türbanlı cumhurbaşkanı eşi bunun başlangıcı olur. Bu, Türkiye'nin kimlik krizini derinleştirir. Türkiye'nin kat ettiği çağdaşlık mesafesinin sonu olur. Türkiye'nin kimliği sorgulanmaya başlar." Nereye gidiyoruz? CHP lideri Baykal'ın "cumhurbaşkanı ve türban" değerlendirmesi, kuşkusuz, Başbakan Tayyip Erdoğan'la ilgiliydi. Baykal, "Konuyu kişiselleştirmek istemiyorum" diyerek, Başbakan Erdoğan'ı zikretmedi. Ancak, "Başbakan Erdoğan, bugünkü Meclis tablosunda cumhurbaşkanı seçilme olasılığı en yüksek siyasi ve eşi türbanlı. Şimdi bu değerlendirmelerinize bakıp da aday olmayacak mı?" diye sorduğumuzda, "kişileri konuşmadığını" tekrarladıktan sonra, "Ülkesini yormak istemeyen devlet adamının bunu da düşünmesi lazım" demekle yetindi. İsmini zikretmese de Başbakan Erdoğan'a "Aday olma" imasında bulunmuş oldu.Baykal, yeni cumhurbaşkanını yeni Meclis'in seçmesi ve normal olarak Türkiye'nin 2006'da seçime gitmesi gerektiğini savundu. fbila@milliyet.com.tr Erdoğan'a ima