Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Türkiye ile ABD arasında yürütülen müzakereler zorlu geçiyor. Türk heyetine başkanlık eden Büyükelçi Deniz Bölükbaşı’nın sıkı bir müzakereci olması ABD heyetini terletiyor. O kadar ki, kulislere yansıyan bilgilere göre ABD heyetine başkanlık eden Büyükelçi Marisa Lino, karşısında Bölükbaşı yerine başka birini görmek istiyor.
Dışişleri’nde müzakereciliğiyle ünlü Bölükbaşı’nın direnci karşısında, Büyükelçi Lino’nun, Washington’a sıkıntıda olduğunu ilettiği ve Bölükbaşı’nı esnetemediği bilgisini ulaştırıp, yardım istediği belirtiliyor. Lino’nun bu sıkıntısının Türkiye’nin Washington Büyükelçiliği’ne yansıtıldığı, oradan da Dışişleri’ne iletildiği gelen haberler arasında. Lino’nun beklentisi, Türk heyetine başka birinin başkanlık etmesi. Ancak, Dışişleri ile Genelkurmay’ın ortak değerlendirmesi sonucunda, müzakereleri Büyükelçi Bölükbaşı’nın yürütmesi ve sonuçlandırması kararı teyit edilmiş durumda. Lino’nun bundan sonraki işi de zor.
ABD heyetinin beklentisi normal dönemlerdeki ikili anlaşma kolaylıklarının sağlanması. Ancak Büyükelçi Bölükbaşı’nın koşulların değiştiği ve savaşa gidilen bir ortamda daha sıkı ve net kuralların geçerli olmasını savunduğu kaydediliyor. Bu bağlamda Türkiye’de görev yapacak ABD personeli kimlik bilgileri, hareket tarzları, görev yerleri, tabi olacakları hukuk gibi konularda detaylı kurallar isteyen Türk heyeti, Türkiye’nin kontrolünü mutabakat metnine geçirmeyi hedefliyor ve bu yaklaşımdan ödün vermiyor. Zaman darlığı içindeki ABD heyeti ise sıkı müzakere karşısında daha esnek davranmak zorunda kalıyor.
Bu sıkı pazarlığın, 18 Şubat’ta Meclis’ten asker gönderme ve bulundurma yetkisi alınmasından önce sonuçlandırılması ve imza altına alınması gerekiyor. "Anlayış Mutabakatı"nın hangi düzeyde imza altına alınacağı ise henüz kararlaştırılmış değil. Bu kararı hükümet verecek.

Ankara’da gerçekleştirilen bir diğer önemli müzakere de ABD Başkanı Bush’un Irak danışmanı Zalmay Halilzad’ın da katıldığı, Türkiye, ABD ile Barzani - Talabani grupları ve Türkmenler arasındaki görüşmeler. Bu görüşmelerde Barzani temsilcilerinin Kuzey Irak’a Türk askerinin girmesine karşı bir duruş yansıttıkları anlaşılıyor. Barzani’nin bu itiraz ve direnişini kırmak için ABD’nin devreye girdiği haber veriliyor. Görüşmelerde, yeni Irak’ın nasıl yapılandırılacağı konusu da ele alınmış durumda. Beliren, ortak eğilim etnisiteye dayanmayan, eyalet esaslı bir çeşit federasyona gidilmesi.
Operasyon sonrasında siyasi istikrarın sağlanması amacıyla işe yerel seçimlerden başlanılması ve yerel yönetimlerin oluşturulmasının ilk hedef olarak belirlenmesi konusunda görüş birliği oluştuğu da bildiriliyor.
Ankara, hem siyasi, hem de askeri açıdan, yaklaşın operasyonun en hareketli ve en etkin başkenti durumunda.



ABD ile yürütülen toplantılara "baş müzakereci" sıfatıyla katılan Büyükelçi Deniz Bölükbaşı, döneminde "en sert ve en hınzır muhalif" olarak nitelendirilen Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi (CKMP) Genel Başkanı Osman Bölükbaşı’nın oğlu. 1950’de parlamentoya giren Osman Bölükbaşı’nın sert muhalefeti nedeniyle Demokrat Parti iktidarı seçim bölgesi Kırşehir’den il statüsünü alarak ilçe yaptı. Babasının hitabet gücüne sahip 54 yaşındaki Deniz Bölükbaşı ise, 57. hükümetin Başbakan Yardımcısı, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin dış politikadan sorumlu başdanışmanlığını yaptı. Bölükbaşı, erken seçim için "3 Kasım"ın telaffuz edilmesinin de mimarı olarak biliniyor. Bölükbaşı, MHP’nin Ankara 2. Bölge 2. sıra adayı olarak seçime girdi. Seçimlerden önce NATO, Madrid, Moskova, Stockholm, Atina gibi dış görevlerde bulundu. 1991’de 17 Kasım terör örgütü tarafından bombalı saldırıya hedef olarak ağır yaralanan Bölükbaşı, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu.