Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Hikmet BİLA

ARENA da saldırıya uğradı. Türk medyasının yüz akı, Uğur Dündar yönetimindeki Arena Programı'nın yapımcısı Mehmet Ali Önel ve kameraman Murat Sis, yumruk ve tekmelerle hastanelik edildiler.
Kaba kuvvetle bugüne kadar hangi gazeteci susturulabilmiş ki, Arane gibi bir cesaret abidesi korkutulabilsin?
Saldırıda yaralanan meslektaşlarımıza ve başta Uğur Dündar olmak üzere tüm Arena çalışanlarına geçmiş olsun diyoruz.
Uğur Dündar'ın programı gerçek bir arena. Bu arenaya çıkmaya cesareti olmadığı için kaba kuvvete başvuranları da kınıyoruz.

Dünkü Milliyet'in manşeti çok sevimli, sevimli olduğu kadar da düşündürücü bir habere ayrılmıştı. Manşetimizde, dünyanın ilk "kopya kuzu"su Dolly vardı. Tüm dünyayı hayretler içinde bırakan genetik mucizeyi gerçekleştiren Roslin Enstitüsü kapılarını ilk kez Milliyet'e açtı. Arkadaşımız Zafer Arapkirli, İskoçya'daki ünlü merkezi gezdi ve çalışmaları görüntüledi.
Şimdi sırada insanın kopyalanması var. Bugün hayal gibi görünen bu düşünce, Dolly'den sonra birçok insan için bir umut. Gelecekte birileri, ciddi biçimde bu işi yapmaya kalkacaklar.

Ege'de krizi tırmandırmada ustalık sahibi Yunanistan artık Akdeniz'i de kriz kapsamına aldı. Rumların ısmarladığı Rus füzeleri, uzun süre gündemden düşmeyecek. Sadece Türkiye ve Yunanistan'ın değil, tüm Doğu Akdeniz ülkelerinin kaderini belirleyecek.
Füzelerin bir numaralı muhatabı KKTC Cumhurbaşkanı Ruf Denktaş, füze politikasını Milliyet'e açıkladı. Sema Emiroğlu'na konuşan Denktaş, Rum - Yunan ikilisine kısacı şu mesajı verdi: "Delilik yapmayın, zararlı çıkarsınız."
Deli deliyi görünce baltasını saklarmış. Tüm diplomatik yollar tıkanınca, dililiği ele almaktan başka çare kalmayacak galiba. Deli, füzesini o zaman saklar belki...

12 - 16 Eylül günlerinde Milliyet'te yayınlanan "12 Eylül" dizi yazısındaki bir ifade, 6'ncı Cumhurbaşkanı rahmetli Fahri Korutürk'ün ailesinin hassaslık göstermesine yol açmış. Sayın Fahri Çoker'in aktardığına göre, 1979'un son günlerinde komutanların verdiği uyarı mektubu konusunda Korutürk'ün şaşkınlığı ifadesi, ailede hayal kırıklığı yaratmış. O ifadeyle kastedilen, tabii ki, Sayın Korutürk'ün ordudan böyle bir girişim beklemediğidir. Yoksa, Cumhurbaşkanı'nın ordunun mektubunu, "vatandaşların yılbaşını huzurlu geçirmeleri için bir süre bekletme kararı verdiği" bilinmektedir.
İyi haftalar dileğiyle.

Yazara EmailH.Bila@milliyet.com.tr