Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Erdoğan'ın, "Türk, Kürt, Çerkez, Laz aklınıza ne gelirse, hepsi, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı üst kimliği altında bir ve beraber olacağız, alt kimliklere saygı duyacağız" sözlerine karşılık soruyor.Baykal, bu sorunun yanıtını şöyle veriyor:"Bu millet Türk milletidir."CHP lideri, üst kimlik olarak "Türk milleti"ni görüyor ve diğer etnik kimlikleri, Türk milletinin parçası olarak tanımlıyor. Baykal, Kürt, Çerkez, Laz ve diğer etnik grupları inkâr etmiyor, ancak alt kimlik olarak niteliyor.Ve ekliyor:"Bizi, bir Türk milletinin var olmadığı noktasına getirirseniz, Türkiye, Yugoslavya'ya döner. Birileri Türkiye'yi çokuluslu sürece sokmaya çalışıyor. O sürecin içine girersek, Balkanlaşma, Yugoslavyalılaşma, Iraklaşma, Lübnanlaşma, tehlikesine doğru sürükleniriz." Soru, CHP lideri Deniz Baykal'a ait. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, üst kimlik Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığıdır, bunun altında alt kimlikler vardır, yaklaşımına karşı ortaya attığı bir soru. Baykal'ın yaklaşımı, Atatürk'ün millet yaklaşımına uygundur. Atatürk'ün Türk milleti tanımı, "Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir" biçimindedir. Bu tanım, ırk ve kan esaslı bir millet anlayışı değildir. Bir üst kimlik anlayışıdır.Bu anlayış, Anayasa'ya da 66. maddesindeki, "Türk Devleti'ne vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk'tür" hükmüyle yansımıştır. Atatürk'ün yaklaşımı Üst kimliği milli bir niteliği olmadan sadece vatandaşlık bağı olarak tanımlarsanız, ortaya çokuluslu bir devlet çıkar. Bir başka deyişle, Türkiye bir uluslar topluluğu olarak tanımlanmış olur.Bu yaklaşım üniter devlet yapısıyla uyuşmaz, federal yapı ile uyuşur.Baykal'ın dikkat çekmek istediği de budur.Türkiye'nin üniter yapısını değiştirip federasyona dönüşmesini isteyenlerce savunulan tehlikeli bir süreç olduğunu bu nedenle vurguluyor.Başbakan Erdoğan'ı bilerek veya bilmeyerek böyle bir tuzağa düşmekle eleştiriyor. Uluslar topluluğu Baykal'ın millet yaklaşımına Kürtler dışında itirazı olan başka bir etnik grup yok. Zaten "Kürt sorunu" olarak tanımlanan sorunun özünü bu oluşturuyor. PKK ve siyasi alanda aynı çizgideki parti ve kuruluşların tezi, Kürt sorununun Kürtler açısından "milli bir sorun" olduğudur. Bu yaklaşım, Türk milletini bir üst kimlik olarak kabul etmez. Türkiye Cumhuriyeti'nin Türk ve Kürt olmak üzere iki hâkim kurucu ulus tarafından oluşturulduğunu savunur. Anayasa'ya da bu iki ulusun kurucu olarak yazılmasını talep eder. Kürt sorunu Başbakan Erdoğan, "Türk ve Türk milleti" vurgusu yapmıyor. Türk, Kürt, Laz, Çerkez, hepsini bir alt kimlik olarak tanımlıyor. Türklüğü de etnik bir alt kimlik olarak görüyor. Sözlerinden çıkan anlam bu.Anayasa'nın 66. maddesiyle de, başlangıç hükümleriyle de pek ilişki kurmuyor.Türklüğü, Türk milleti olgusunu, alt kimlik düzeyine indirerek, "Kürt sorunu" çözülür mü?PKK ve siyasi alandaki parti ve kuruluşların derdi, "Siz de bizim gibi alt kimliksiniz, bunu kabul edin, sorun çözülsün" değil. Aksine, "Biz bir ulusuz, üst kimliğiz ve kurucu ulus olarak Anayasa'ya bunun yazılmasını istiyoruz" diyorlar. O halde, Türklüğü, alt kimliğe indirgemek sorunu çözmüyor. Kürtlüğü üst kimliğe yükseltmek, Türkiye'yi en azından "iki uluslu" kabul etmek ve buna göre yeniden yapılandırmak (federasyon) taleplerinin özünü oluşturuyor.Erdoğan, "vatandaşlık" üst kimliğinin sorunu çözeceği, Baykal ise bunun Türkiye'yi parçalanma sürecine sokacağı kanısında.Fark bu... fbila@milliyet.com.tr Erdoğan'ın yaklaşımı