Devlet Bakanı Kemal Derviş'in gazetelerin Ankara temsilcileriyle yaptığı görüşmede ekonomi görüşleri kadar siyasi yaklaşımı da ilgi çekti.
Derviş'in, "demokratik sol - sosyal demokrat" çizgide olduğunu açıklaması, Başbakan Ecevit'e duygusal bağlılığı bulunduğunu vurgulaması dikkat çekti.
Derviş'in bu sözleri, "Bakan DSP'yi mi kastetti" sorusuna yol açtı. Ancak Derviş, bu soruyu gülerek karşılamakla yetindi...
Devlet Bakanı Derviş'in bu yaklaşımını Başbakan Bülent Ecevit nasıl değerlendirdi ?
Ecevit, dünkü görüşmemizde bu sorumuza şu yanıtı verdi :
"Sayın Derviş'in değerlendirmelerini tümüyle okuma fırsatım olmadı. Ama kendisine kapımız açık. Bunu daha önce kendisine de ifade etmiştim."
Başbakan'ın Derviş'in açıklamaları ve yaklaşımından memnun olduğu söylenebilir.
Derviş'in açıklamalarını olumlu bulanlardan biri de meclis başkanı Ömer İzgi...
Meclis Başkanı Ömer İzgi, Başkanlık Konutu'nda düzenlediği kahvaltılı sohbette gündemdeki konulara ilişkin görüşlerini açıkladı.
Başkan İzgi'nin, mütevazı davranışları, açık sözlülüğü, samimiyeti ve sempatik kişiliğiyle yarattığı sohbet ortamı, gazetecilerin Başkanlık Konutu'ndan ayrılmalarını zorlaştırdı.
Meclis Başkanı Ömer İzgi, yeni ekonomik program ve yeni yapılanma çalışmaları için "acil" kaydıyla Meclis'e sevkedilen yasaların zaman yitirilmeden çıkarılması için yoğun bir çaba içinde...
İzgi, "Sayın Derviş'e söz verdim. Programın gerektirdiği yasaların bu hafta en kötü ihtimalle gelecek hafta hepsinin çıkarılacağını söyledim" dedi ve ekledi:
"Bunun için Meclis'i gece gündüz demeden çalıştıracağız. Kesintisiz bir çalışma ile bu yasaları bu hafta bitirmeye kararlıyız. Eğer bir ikisi yetişmezse de o zaman en geç önümüzdeki hafta bu yasalar Meclis'ten geçmiş olur."
İzgi, Derviş'in çabalarının desteklenmesi gerektiği vurgularken, "Derviş'i nasıl buldunuz" sorusuna da şu karşılığı verdi :
"Gayet iyi buluyorum. Örneğin, programı açıklarken bazı sorular karşısında yanındaki uzman arkadaşlarına söz verdi. Bu çok hoş bir davranış. Bir insan herşeyi bilemez. Derviş'in uzmanlara söz vermesini yeni bir davranış olarak gördüm. Belki ABD'de alışılmıştır ama Türkiye için yeni bir davranış biçimi."
İzgi, ekonomik krizle birlikte her gittiği yerde etrafına "tasarruf" gözüyle bakıyor. Bu bakış açısıyla Orta Asya Türk Cumhuriyetleri'ne yaptığı ziyarette de tasarruf gözüyle yaptığı saptamaları şöyle özetliyor:
"Yurtdışında fazla görevlimiz var. Dikkat ettim, ticaret ataşesi, eğitim ataşesi, kültür ataşesi, maliye - ekonomi ataşesi, din ataşesi gibi birçok görevli buluyor. Bunların her birinin 4000 - 5250 dolar maaş aldığını öğrendim. Çoğu büyükelçilikte 10 metrekare odada oturuyorlar. Bunlar azaltılabilir. Bir görevli birçok işlevi üstlenebilir. Bunlara bir de şoför, sekreter gibi hizmetler de veriliyorsa masraf daha da artıyordur. Bunları kısmak gerekir."
Ankara, Meclis'i ve hükümetiyle Derviş'e, yeni programa ve tasarruf kararlarına peşinen destek vermiş görünüyor.