Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Başbakan Bülent Ecevit'e "kriz haritası" diyebileceğimiz kapsamlı bir rapor sunuldu.
Rapor, 81 ilin valisinden gelen ve illerde krizin sonuçlarını gösteren bilgilerden oluşuyor. On gün kadar önce Başbakan, valilere bir yazı göndererek, illerdeki işyerlerinin, fabrikaların, şirketlerin durumunu sormuş ve valilerden rapor istemişti.
Ecevit'in valilerden yanıtını istediği sorular şunlardı:
1 - İlinizde son bir yılda kaç işletme kapandı?
2 - Kapanmadan önce ne kadar iş yapıyordu, kaç işçi çalıştırıyordu?
3 - Kriz nedeniyle üretimini düşürmüş, işçi çıkarmış kaç işletme var?
4 - Kapasiteleri ne kadar düştü, ne kadar işçi çıkarıldı?
Valiler on gün içinde bu soruların yanıtlarını detaylı biçimde Başbakanlığa gönderdiler. Ecevit, bu bilgilerin analiz edilip rapora bağlanmasını istedi.
Şimdi bu bilgiler bir rapor olarak değerlendirilmiş durumda.
Başbakan bu bilgileri ne yapacak?
Başbakan Ecevit, dünkü görüşmemizde bu sorumuzu şöyle yanıtladı:
- Kapanmış veya kapasitesini düşürmüş bu işletmelerin yeniden ekonomiye kazandırılması gerekli. Bu amaçla rapordaki bilgiler ışığında başta yurtdışında tasarrufu olan vatandaşlarımız olmak üzere yabancı işverenlere İngilizce ve Almanca mektuplar göndererek bu illerdeki işletmeler hakkında bilgi vereceğiz ve bu işletmelere yatırım yapmalarını isteyeceğiz. Böylece reel sektörün beklediği katkılardan biri sağlanmış olacak. Benim çağrım, yurtdışında tasarrufu olan vatandaşlarımızın ve yurtdışındaki işverenlerin Türkiye'ye yönelmeleri ve kurulu bu işletmeleri harekete geçirmeleridir. Bu çağrının ilgi göreceğini düşünüyorum.
- Bu olaya farklı yaklaşanlar da var. Örneğin, Türk işletmelerinin kriz nedeniyle ucuzladığı ve yabancıların kolayca bunları ele geçireceği eleştirisi yapıldı. Bu eleştiriye ne diyorsunuz?
- Fabrikalar, tesisler çürüyor. Çürüyüp gitmesindense, çalışmaları çok daha yararlıdır. Eğer kapanan tesisler açılırsa, kapasiteleri düşmüş olanlar yeniden kapasite yükseltirlerse, bunun Türkiye'ye zararı olmaz. Kaldı ki, ben bu çağrıyı öncelikle yurtdışında tasarruf sahibi olan, işveren konumunda olan vatandaşlarımıza yapıyorum. Ama o arada yatırım yapmak isteyen yabancı kuruluşlar da olursa elbette onların da teşvik edilmesinde fayda görürüm. Bu amaçla yabancı yatırımı kolaylaştırmak için yeni düzenlemeler yapıyoruz. Yatırım izni için yapılan işlemi asgariye indiriyoruz, 40 yerden imza alma gereğini kaldırıp, tek yere müracaat etmelerini sağlıyoruz. Bu da yabancı yatırımcıları özendirecek bir gelişme olacaktır.
Ecevit'in çağrısı, tasarruf sahipleri ve işverenlere nasıl iletilecek?
Başbakan bu çağrının büyükelçiliklerimiz aracılığıyla iletileceğini söyledi. Büyükelçiliklerin görevli oldukları ülkelerde hangi kişi veya kuruluşların bu işletmelerle ilgilenebileceğini saptayacak ve Ecevit'in çağrısını o kişi veya kuruluşlara iletecekler.
Ecevit, güç durumdaki şirketlerin borçları için taksitlendirme olanağı da getirdiklerini vurgulayarak, "Bizim amacımız üzüm yemek, bağcı dövmek değil" diyerek, reel sektörü canlandıracak bütün önlemleri uygulamaya sokacaklarını vurguladı.
Başbakan Ecevit, valilerin verdiği bilgiler ışığında krizden etkilenmiş tesislere finansman katkısı sağlayacak projeden umutlu görünüyor.