Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı








Büyükelçi Deniz Bölükbaşı'nın başkanlığındaki Türk heyetin çetin müzakereciliği sonucunda Washington'un kabul ettiği ve ABD yetkililerinin "Bize diz çöktürdünüz" dediği, Türkiye - ABD anlaşması (MOU), Türkiye, Kuzey Irak ve Doğu Akdeniz'de ABD'nin bütün faaliyetlerini Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kontrolüne bırakıyordu. Anlaşmanın "Operasyonlar" başlıklı bölümünde, ABD kuvvetlerinin Türkiye topraklarında, hava sahasında, karasularında ve Kuzey Irak'ta yapacağı bütün faaliyetlerde kontrolün Türk Silahlı Kuvvetleri'nde olduğu hüküm altına alınıyor.

DURUM DEĞİŞİR MİYDİ?
MOU'nun Türkiye ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin taleplerini karşılayan bütün hükümleri içerdiği bilinseydi 1 Mart tezkeresinin akıbeti değişir miydi? Bu belge 1 Mart oylamasından önce milletvekillerinin bilgisine sunuldu mu? TBMM'de kapalı oturum yapıldığı 1 Mart günü, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Büyükelçi Uğur Ziyal ile Büyükelçi Deniz Bölükbaşı'nın söz konusu anlaşma hakkında bilgi vermek ve bu anlaşmayla Türkiye'nin elde edeceği kazanımları aktarmak üzere TBMM Genel Kurulu'nda hazır bulundukları, ancak kendilerine konuşma olanağı verilmediği kaydediliyor. TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın yönettiği kapalı oturumda, Başbakan Abdullah Gül'ün de anlaşmaya dönük detaylı bilgi vermediği veya vermek üzere diplomatların konuşmasını sağlamaya dönük ağırlık koymadığı da, 1 Mart tezkeresini savunan bazı AKP milletvekilleri tarafından dillendiriliyor.

GÜZERGÂHI ÇİZECEKTİK
Türkiye ile ABD arasında varılan anlaşmanın hükümlerine göre ABD birlikleri, Kuzey Irak'a karadan ve havadan geçirilecekti. ABD'nin iki tugayı Kuzey Irak'a girecekti. Ancak, ABD birlik sevkıyatı yapmadan 15 gün önce Türkiye'ye "Zaman aşamalı" bir plan sunacak, plandaki değişiklikleri anında bildirecek ve birliklerini harekete geçirmeden önce Türk komutana bilgi verecekti. ABD birliklerinin Türk topraklarındaki ilerleyişleri tümüyle Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kontrolünde olacak, Türk komutanın belirleyeceği güzergah izlenecek ve bunun dışına çıkılmayacaktı. ABD'nin Kuzey Irak'a geçireceği birlikler dışında Türk topraklarında kalacak birimleri sadece lojistik nitelikli olacak ve oluşturulacak Türk ve ABD komutanlarından oluşacak Ortak Lojistik Merkezi'ne bağlı olacaklardı.

KONTROL-KOMUTA-İZİN
MOU'nun "Komuta, Kontrol ve Irak Koordinasyonu" başlıklı bölümündeki hükümlere göre ABD özel kuvvetlerinin Kuzey Irak'taki faaliyetleri Türk Silahlı Kuvvetleri'nin iznine tabi olacaktı. MOU çerçevesinde Kuzey Irak'taki faaliyetlerle ilgili karşılıklı bilgi verilecek ve bu bilgiler üçüncü bir tarafla paylaşılmayacaktı. Bu hükümle Türkiye, Kuzey Irak'taki faaliyetlerle ilgili olarak üçüncü bir ülkenin veya Kuzey Irak'taki grupların bilgilendirilmesine yasak koymayı amaçlamıştı. Yine aynı bölümdeki hükümlere göre Türkiye - Irak sınırında ve Kuzey Irak'ta belirlenen hatta konuşlanacak olan Türk birlikleri Türk komutana bağlı olacaktı. Habur sınır kapısının kontrolü ve güvenliğini de Türk Silahlı Kuvvetleri sağlayacaktı. Türk Silahlı Kuvvetleri'ne kontrol yetkisi veren bir diğer hüküm de havaalanları, limanlar ve üslerle ilgiliydi. Aynı bölümde yer alan hükme göre, ABD'nin Türk topraklarındaki havaalanı, liman, üslerdeki yükleme, karaya çıkarma dahil olmak üzere bütün faaliyetleri Türk Silahlı Kuvvetleri'nce kontrol edilecekti.

ERCAN HAVAALANI DEVREDE
MOU'nun "Deniz Operasyonları" başlıklı bölümünde ise Doğu Akdeniz'de hava ve deniz trafiğinin düzenlenmesi için KKTC'nin Ercan Havaalanı devreye sokuluyor. ABD, deniz ve hava trafiğinde akışı sağlamak için, Ercan Havaalanı'ndaki yetkililere bilgi vermeyi taahhüt ediyor. Trafiği ayarlamak için düzenlenen bu hükümle, dünyanın tanımadığı KKTC ve Türkiye'den başka bir ülkenin uçuş yapmadığı Ercan Havaalanı resmi belgeye de geçmiş oluyor.
Operasyon sırasında Doğu Akdeniz'deki yasak ve güvenli bölgelerin Türk Deniz Kuvvetleri ile ABD kuvvetlerinin birlikte saptayıp ilan edecekleri ve deniz güvenliğini birlikte sağlayacakları da hüküm altına alınıyor.

GEMİLER RAPOR VERECEK
Anlaşmanın, "Deniz Operasyonları" bölümünde Tomahawk füzeleri ve ABD uçak gemileriyle ilgili hükümler de yer alıyor. ABD'nin Akdeniz'deki 6. Filo'su ve uçak gemisi gruplarının operasyona dahil edilmesi için Türk Deniz Kuvvetleri ile ABD Deniz Kuvvetleri'nin karşılıklı personel görevlendirecekleri hükmünün yer aldığı Deniz Operasyonları bölümünde, uçak gemisinin Türk karasularına girmesi durumunda, girmeden önce en kısa sürede Türk komutana bilgi vereceği ve faaliyetleri sonrasında yine Türk yetkililere rapor verileceği de hükme bağlanıyor. Ayrıca, ABD hava unsurlarının Türk hava sahasında kalış süreleri, uçuş bilgileri, kalış - iniş zamanları ve Tomahawk füzelerinin görevlerinin de aynı komutana bildirileceği hükmü yer alıyor. Böylece, Türkiye toprakları, hava sahası ve karasularında TSK'nın izni, kontrolü ve bilgisi olmadan ABD'nin hiçbir faaliyette bulunamayacağı anlaşmaya geçirilmiş oluyor.

1 - Alıcı (Türkiye) taraf ve Gönderici (ABD) tarafın Türkiye'de ve kuzey sınırındaki ilişkilerini ve Türkiye'de ve Kuzey Irak'ta yapılacak olan bir operasyon durumunda, bu MOU kapsamındaki prensipleri içerir.
2 - Genel Operasyon Prensipleri:


    a - Alıcı taraf üslerinden yapılan operasyonları sonlandırma yetkisi Türk Silahlı Kuvvetleri'ndedir.
    b - Gönderici taraf, Irak'ın Türk sınırına WMD saldırısı yapması durumunda, NBC (nükleer, biyolojik, kimyasal) riskini hafifletmek için, NBC koruma (kişisel, kolektif) ve arındırma sistemi Türkiye'de konuşlandırabilir. Gönderici taraf aynı zamanda, NBC zehirlenmesine maruz kalan Türk personeline NBC desteği de verir. NBC'ye maruz kalan personel, olayın olduğu yerde veya decontamination (siterilize etmek) kapasitesine sahip bir yerde decontaminate edilmelidir.
    3 - Komuta, Kontrol ve Irak Koordinasyonu:
    a - Bu MOU çerçevesinde Irak'a yapılacak olan operasyonlar bu ekte yer alan kurallara göre komuta edilecektir.
    b - Gönderici tarafın kara kuvvetlerinden iki tugay Türkiye'den geçecektir.
    c - Gönderici taraf kuvvetlerinin Kuzey Irak'a girişinden sonra, Gönderici tarafın Türkiye sınırları içindeki kara kuvvetleri, lojistik birimlerle sınırlı kalacaktır.
    d - Birliktelik Kuralları (ROE) daha sonra mübadele edilecektir.
    e - Bütün kararlar, açıklık ve güvenlik prensiplerine bağlı olarak yürütülecektir. Her iki taraf da, bu MOU çerçevesinde birbirlerine Irak'a yapılan operasyonlarla ilgili uygun bilgi sağlayacaklardır. Bu bilgiler, bilgiyi verenlerden yetki almadıkça, herhangi bir üçüncü tarafla paylaşılmayacaktır.
    f - Gönderici tarafın Türkiye'de başlayan ve Kuzey Irak'a yönlendirilen PYSOPS aktiviteleri, TSK'nın iznine tabidir.
    g - Türkiye - Irak sınırında belirtilen hatta konuşlandırılan Alıcı taraf güçleri, Alıcı taraf komutasında olacaktır. Bu bölgedeki aktiviteler, Türkiye - Irak sınırının kuzeyinde operasyon yapan Alıcı taraf ile Gönderici taraf güçleri tarafından koordine edilecektir.
    h - Habur sınırının kontrolünü Alıcı taraf yapacaktır. Önceliklerin de - confliction'ı (anlaşmazlığı çözmek), Ortak Lojistik Operasyon Merkezi (JLOC) tarafından yapılacaktır.
    i - Kuzeyden Keşif Operasyonu, MOU çerçevesinde Irak'a yapılan operasyonların başlamasından sonra sonlandırılacaktır.
    j - Gönderici tarafın Alıcı tarafın topraklarındaki, deniz / hava limanları / üslerine yükleme ve karaya çıkarma dahil olmak üzere tüm hareketleri, Alıcı tarafça, Ortak Lojistik Operasyon Merkezi kanalı ile control edilecektir.
    kGönderici taraf ile Alıcı tarafın ulusal komuta ve kontrol ilişkileri ve ortak koordinasyon merkezleri Ek 2'de belirtilmiştir. Taraflar, gerekli olduğu zaman irtibat subayları mübadelesi de yapacaklardır. Ek 2'de belirtilen ortak merkezlere ek olarak, Alıcı taraf planlama faaliyetlerine katılmak üzere, Appendix - 3'te belirtilen USCENTCOM karargahına personel subayları gönderecektir.
    l - Kuzey Birleşik Ortak Komuta Merkezi anlaşma şartları, taraflarca karşılıklı anlaşma ile, daha sonra belirlenecektir.

4- Kara Operasyonları:

    a - Gönderici taraf, birimlerinin Türkiye'de konuşlandırılmasından en az 15 gün önce, Zaman Aşamalı Gelişme Planı sunacaktır. Bu plandaki herhangi bir değişme, harekete geçmeden yeterli bir süre önce Türk Silahlı Kuvvetleri'ne bildirilecektir.
    b - Alıcı taraf subayları tarafından koordine edilip, JMCC tarafından onaylanmadıkça, konuşlandırma sırasındaki güzergahlar değiştirilmeyecektir.

5- Deniz Operasyonları
    a - Alıcı taraf koruma kuvvetleri birimleri, Türk Deniz Kuvvetleri tarafından atanacak bir Türk RADM (LH)sinin komutasında olacaktır.
    b - Bu faaliyetler sırasında, Gönderici tarafça, iletişim subayı olarak bu faaliyetleri desteklemek üzere atanan personel, Türk RADM'leri ile şbirliği ve koordinasyon içinde görev yapacaktır.
    c - Alıcı taraf ve Gönderici tarafın Doğu Akdeniz'de bulunan deniz kuvvetleri arasındaki blue - on - blue anlaşmasını önlemek üzere, belirleyici süreçler saptanacak ve ve uygulamalar bunlara göre yapılacaktır.
    d - Ticari taşımacılığın güvenliğini sağlamak ve müdahaleleri önlemek üzere, ABD Deniz Taşıma Savaş Gruplar (CVBGs) ve Türk Deniz Kuvvetleri denizcilere (NOTMARs) ticari taşımacılık için kullanılmak üzere iyi tanımlanmış güvenlik zonları (bölgelerini) belirten duyurular hazırlayacaktır. (MSZ) bu güvenlik zonları (bölgeleri) (MSZ) bölgede ticari taşımacılık için kullanılan tüm limanlara yeterli ulaşım ve rota sağlayacak biçimde yerleştirilecektir. Bölgede belirlenen rotanın dışında seyreden ticaret gemilerine müdahale yapılmayacak ve sadece küçük kısıtlamalarla limanlara salimen ulaşacaklardır. ABD Deniz Savaş Taşıma Grupları (CVBGs) aynı zamanda (NOTAMs) havacılar için havadan operasyonlardan önce uluslararası havacılık cemiyetine yapılan deniz operasyonlarından haberdar etmek için duyurular hazırlayacaktır. ABD Deniz Kuvvetleri Türk hava ve deniz trafik kontrol sistemlerinin akışının düzenlenmesi için Kıbrıs Ercan Havaalanı yetkililerine bu duyuruları (NOTMAR ve NOTAM) verecektir. Bu provizyonlar (CVBGs) ABD Deniz Savaş Taşıma Grupları'nın ve görevli uçakların uluslararası kurallar çerçevesinde hareketlerini ve güvenlik ve savunmaları için alacakları gerekli önlemleri hiçbir şekilde kısıtlamayacak ve engellemeyecektir.
    e - Özel olarak uçak taşıma operasyonu ve hazırlığı için (CVBGs) gemileri ve uçaklarına Türk hava sahası ve karasularını kullanmak üzere önceden kararlaştırılmış olan diplomatik serbestlik verilmiştir. Bu gemi ve uçakların bölgede harekatını en aza indirmek üzere her türlü çaba harcanacak ve sadece gerekli olduğu hallerde, kötü hava koşullarında uçuş güvertesinde uygun yükleme ve kurtarma yapmak için ve yerel deniz ulaşımı ve hava trafiğini aksatmayacak biçimde olacaktır. Uçak gemisinin Türk kara sularına ve hava sahasına girme niyeti bu sahalara girmeden önce mümkün olan en kısa sürede Türk yetkililerine belirlenen iletişim kanalları ve LNO yoluyla bildirilecek ve aynı yetkililere rapor verilecektir.
    f - Gönderici tarafın Mersin, İskenderun ve Taşucu / Ağalar limanlarındaki harekatları Alıcı tarafın yetkilileri tarafından önceden düzenlenecektir.
    g - Filo ve uçak gemisi gruplarını dahil etmek üzere Türk Deniz Kuvvetleri ve ABD Deniz Kuvvetleri arasında karşılıklı uzlaşma görevlileri gönderilecek.
    h - Barış zamanında karşılıklı koruma sağlamak için Türk ve ABD Deniz Kuvvetleri, görüşme yaparak operasyon kuvvetlerin (real time ve near real time biçiminde) bulunduğu bölgedeki taktik yüzeyi ve hava resmi alışverişi yapmak üzere ortak bir sistem ve prosedür üzerinde anlaşacaktır.
    i - Türkiye'de ya da Türkiye üzerinden yapılacak tüm hava etkinliklerini kapsayan Hava Görev Emirleri (ATOs), (detaylı uçuş bilgileri - kalkış ve iniş zamanları, Türk hava sahasında bulunma süresi, kanatlı ve sabit ve döner pervaneli uçakların görev süresi, Tomahawk kara saldırı füzelerinin görevi, alıcı tarafın görev gücü komutanına bildirilecektir.
    j - Gerekirse, Türk deniz birlikleri Doğu Akdeniz'de arama ve kurtarama (SAR) operasyonlarına katılabilecektir.