Okullar dün açıldı.
Binbir çeşit Türkiye gördük.
Gördük ki, yardımlaşmaya, dayanışmaya en çok ihtiyaç duyulan alanların başında eğitim geliyor.
Eğitim olanakları arasındaki uçurumu, gönüllü yardımlarla kapatmak ne dereceye kadar mümkün olur bilinmez ama bu yönde yapılacak her organizasyonun katkısı olacağı açık. Gönüllü yardımlardan öte "sosyal devlet" sorumluluğunun gerekleri ne derece yerine getiriliyor? Belki üzerinde daha çok durulması gereken konu bu...
İkinci el piyasalarda kitap, defter, önlük arayan çaresiz veliler, ellerinden tutukları çelimsiz çocukların yarattığı manzara "sosyal devlet nerede" sorusunu akla getiriyor. Keşke, bu sorunun akıllara takılması için okulların açılmasını beklemek gerekmese...
Günümüzün "yükselen değerleri" arasında, "devlet" hele hele "sosyal devlet" yok. "Var, var olmalı" diyenlere de yanıt hazır, "piyasa ekonomisi, küreselleşme, özelleştirme."
Türkiye koşullarındaki bir ülke sosyal devlet ilkesinden ve onun gereğini yerine getirmekten vazgeçemez. Vazgeçmemeli.
Bu ilkeyi yaşama geçirmek için uğraş verenlerden biri de Devlet Bakanı Hasan Gemici.
Okulların açıldığı gün, "memleketten çocuk manzaraları" ortaya çıkınca Gemici'ye sorduk:
- Yoksul çocukları desteklemek için 50'şer milyon lira ödeneceğini açıklamıştınız. Bu proje ne aşamada? Başka proje var mı?
Bakanın yanıtı umut vericiydi. Önce, üzerinde çalıştığı iki projeyi dile getirdi ve ekledi; "Şu anda süt üreticileriyle görüşme halindeyiz."
Gemici'nin projelerinden biri, ilkokul çocuklarına her gün bir bardak süt içirebilmek. Bu amaçla paket süt üreten firmalarla masaya oturmuş, pazarlık ediyor. Fiyat kırımı istiyor. İstediği fiyatı alabilirse öncelikle hedefi yoksul yörelerden başlamak üzere bir milyon çocuğa her gün bir bardak süt içirebilmek.
İkinci projesi ise yine yoksul yörelerden başlamak üzere bir milyon çocuğa diş macunu ve diş fırçasından oluşan bir set verebilmek. Bu amaçla da Gemici ilgili firmalarla görüşüyor.
İki proje de desteklenmeye değer nitelikte.
50'şer milyon liralık eğitim yardımına gelince...
Bakan Gemici'nin verdiği bilgiye göre bu amaçla vali ve kaymakamların başkanlık ettiği sosyal yardımlaşma ve dayanışma fonlarına 52.5 trilyon lira gönderilmiş durumda. Bu para, il ve ilçelerin kalkınmışlık durumlarına göre dağıtılmış.
Bu paralar "anne"lere ödenecek. Kimlere ödeneceğini, okul müdürü, sınıf öğretmeni, okul aile birliği temsilcisi ve muhtardan oluşan bir heyet tarafından belirlenecek.
Ayrıca kış yaklaşırken, fonlara 27.5 trilyon lira daha gönderilecek. Bu para da kışlık giyim için yapılacak yardımlara ayrılacak. Yardımlar ayni veya nakdi olabilecek.
Gemici'nin her çocuğa bir bardak süt, bir diş macunu ve fırçası projeleri, resmi özel bir kişi ve kurum tarafından desteklenmeli.
Desteklenmeli ki, yoksul çocuklar da süt içebilsin, diş fırçalayabilsin...
