MGKda idam cezasının kaldırılması konusu Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından bu yaklaşım içinde gündeme getiriliyor. Sezer, idam cezanın kaldırılması gerektiğini, ancak, özellikle şehit ailelerinin ikna edilmesi ve gönüllerinin alınması gerektiğini vurguluyor. İdam cezasının kaldırılmasını terör örgütleri ve destekçilerinin istismar edebileceğini belirten Sezer, bunun önlenmesi için de Anayasaya hüküm konulmasının yararlı olabileceğini kaydediyor.Cumhurbaşkanı Sezerin bu yaklaşımı toplantıya katılan bakanlarca da paylaşılıyor. Sadece Milli Savunma Bakanı Sebahattin Çakmakoğlu, MHP görüşleri doğrultusunda şerh düşüyor, denilebilir.MGKnın asker üyeleri ise sadece dinleyerek, ancak karşı çıkmayarak bu yaklaşımı paylaşmış oluyorlar. Dışişleri Bakanı İsmail Cem, şehit ailelerinin ikna edilmesi ve onlara af konusunda bir güvence verilmesi üzerinde duran bir konuşma yapıyor. Özellikle idam cezasının kaldırılmasından Abdullah Öcalanın da yararlanacak olması nedeniyle bu cezanın neden kaldırıldığının halka ve şehit ailelerine çok iyi anlatılması gerektiğini vurguluyor. Şöyle diyor:"İdam cezasını kaldıralım, ama gerekli önlemleri mutlaka alalım. Sadece Avrupa Birliği için değil, Türkiye için de belki bu kararı vermek gerekiyor. Ama, ortada 30 bin can kaybı var. İçleri yanmış şehit aileleri var. Onların duygularını, düşüncelerini unutmamak gerekir. Onlara neden bu kararın alındığı izah edilmeli. Bu konuda ikna edilmelerine çalışılmalı. Bu cezanın kaldırılmasının istismar edilmesini önleyecek önlemler alınmalı. Ciddi bir devlet yaklaşımı bunu gerektirir. İdamın kaldırılmasından yararlanacak olanların aftan veya şartlı salıvermeden yararlanmaları engellenmeli. Belki Anayasaya böyle bir hüküm konulabilir. Bunların afla veya şartlı salıvermeyle dışarı çıkmalarını önleyecek bir anayasal güvence sağlanmalı."Cemin bu yaklaşımı ve önerisi Cumhurbaşkanı Sezerin yaklaşımıyla örtüşüyor ve paylaşılıyor. MGKda hakim olan bu formülün daha önce üst düzey komutanlar tarafından kişisel olarak benimsendiği belirtilen "Rudolf Hess" modeli olduğu da söylenebilir. Nazi Hessin ölene kadar hapiste kalması gibi, Anayasaya konulacak hükümle idam cezasının kaldırılmasından yararlanacak olanların kalan ömürlerini hapiste geçirmelerini sağlayacak bir düzenleme düşünülüyor.Cumhurbaşkanı Sezerin, MGKda oluşan bu yaklaşımı 7 Haziranda toplayacağı liderler zirvesine taşıması büyük olasılık. MHPnin itirazı sürdüğü için bu yaklaşıma muhalefet partilerinden destek aranacağı açık. İdamın kaldırılması ve OHAL uygulamasına son verilmesi kararlarıyla ABnin beklentileri yönünde karar alan MGKnın Kıbrıs konusundaki kararı ise 29 Nisan belgesinden ödün vermemek yönünde. KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş ve Türk Dışişlerinin birlikte geliştirdiği içeride iki egemen devlete, dışarıda tek temsile dayalı çözüm önerisi çizgisinde durulması ve Denktaşın desteklenmesi gerektiği sonucuna varıyor. ABnin Kıbrısta ortak çözüme ulaşılmadan Güney Kıbrısın ABye almasının kabul edilmeyeceğinin altı bir kez daha çiziliyor.MGK, Türkiye için de, AB süreci için de tarihi kararlar almış durumda. Artık beklenti, ABnin adım atması ve görüşmelere başlamak için takvim belirlemesi... fbila@milliyet.com.tr Milli Güvenlik Kurulu toplantısında idam cezasının tümüyle kaldırılması konusunda varılan sonucu şöyle özetleyebiliriz: "İdam cezası tümüyle kaldırılmalı, ancak, Anayasaya af yasağı konulmalı."