Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Gözler, kulaklar İstanbul'da...
Herkes deprem uzmanı hocaların, özellikle de Kandilli Rasathanesi Müdürü Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara'nın ağzına bakıyor...
Hocalar, İstanbul'un büyük risk altında olduğu görüşünde birleşiyorlar.
Ancak, deprem araştırmaları konusunda medyada, dolayısıyla kamuoyunda ihmal edilen bir kurum var: MTA...
MTA'nın 17 Ağustos depreminden sonra yaptığı çalışmaların ne kadar yaşamsal önem taşıdığı Düzce depreminde ortaya çıktı.
Cumhurbaşkanı Demirel'in talimatıyla TÜBİTAK'ın koordinatörlüğünde, İstanbul Teknik Üniversitesi ve Ankara Üniversitesi'yle ortak çalışma yürüten MTA'nın bulguları, Düzce depremini "yakın gelecekte" ifadesiyle saptadı. MTA'nın ilgili bakanlıklara sunduğu raporda, Düzce'de deprem olacağı yazılı. Aynı şekilde Hendek için de 6'nın üzerinde bir deprem beklendiği de yine MTA'nın saptaması. MTA'nın Düzce ve Hendek'teki bulguları, Ankara Üniversitesi tarafından okunup raporlaştırılmış durumda...
MTA'nın İstanbul'u ilgilendiren bulguları ise İstanbul Teknik Üniversitesi'ni bekliyor...
MTA Genel Müdürü Cengiz Atak'a dünkü görüşmemizde, "Düzce depremini önceden bildirmişsiniz, İstanbul'la ilgili bulgularınız nedir?" diye sorduk.
Atak şu bilgiyi verdi:
"17 Ağustos'tan sonra Marmara Denizi'ndeki çalışmaları Sismik - 1 gemimiz yürüttü. Deniz tabanı verilerini topladı. Enerji boşalması olmuş mu, stres birikimi var mı? Bu soruları yanıtlayacak veriler alındı ve İTÜ'ye teslim edildi. Anlaşmamız gereği İTÜ'nün bu verileri inceleyip, rapora bağlaması gerekiyor. Biz, verileri 1 Ekim'de teslim ettik, ama 45 gün geçti, İTÜ hala bir sonuç bildirmedi."
- 45 günde neden bir sonuç çıkmadı? MTA, bu verileri kendi olanaklarıyla okuyamıyor mu?
- Anlaşmamız gereği biz verileri İTÜ'ye veriyoruz. Onların değerlendirmesi gerekiyor. Ankara Üniversitesi'yle de öyle çalıştık. Biz de takip ediyoruz. Hocalarla bizzat konuşuyorum. Bazen hocaların derse gittikleri, ders programlarının yoğun olduğu, bazen teknik arıza, bazen elektrik kesintisi gibi nedenlerle çalışmaların uzadığı bilgisini veriyorlar.
Prof. Dr. Işıkara'nın, "İstanbul'un 25 kilometre güneyinde, Marmara'da büyük bir deprem olabilir" diye açıklama yaptığı bir ortamda, Sismik - 1'in İTÜ'ye verdiği verilerin değerlendirilmesi çok ama çok önem taşıyor.
İstanbul için geç olmadan, İTÜ'nün bu verileri bir an önce değerlendirmesi herkesin beklentisi...
* * *
DEPREMLER MTA'nın ne kadar önemli bir işlevi olduğunu kanıtladı.
Ancak bu öneme uygun ilgi görmediği de açık.
Örneğin Sismik - 1 gemisinin yenilenmesi projesi.
Bu köşede birkaç kez konu ettiğimiz Sismik - 1'in yenilenmesi amacıyla gerekli olan 20 milyon dolar civarındaki kaynağın bizzat Başbakan Ecevit'in talimatıyla MTA'ya tahsis edildiğini bildirmiştik.
Ancak, gelin görün ki, bu para hala MTA'nın eline geçmiş değil.
Genel Müdür Atak'a sorduk:
- Neden?
- Bürokratik işlemler. Konu, DPT'ye takıldı kaldı. Oradaki uzmanlar, "yerli gemi mi, yabancı gemi mi" diye tartışıyorlar. Zaman geçiyor. Sismik - 1 ömrünü tamamladı. Türkiye büyük deprem riski altında. Marmara'da, Ege'de aralıksız çalışma yapmamız lazım. Ama hala gemiyi alacak para bize gelmedi.
Bu Türkiye'nin büyük bir ayıbı...
Başbakan'ın talimatıyla kaynak ayrılmasına rağmen, evrakların kurumlar arasında gidip gelmesi yüzünden, para MTA'nın eline geçmiyor.
Faylar kıpırdıyor, bürokrasi kıpırdamıyor!




Yazara E-Posta: fbila@milliyet.com.tr