Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı



Kıbrıs konusunda dörtlü görüşmeler İsviçre'de yarın başlayacak. KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş, son anda bir değişiklik olmazsa, bu görüşmelere katılmıyor.
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'e, KKTC Başbakanı Mehmet Ali Talat ve Dışişleri Bakanı Serdar Denktaş eşlik edecekler. 28 Mart'ta da Başbakan Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı Karamanlis, devreye gidecekler.
İsviçre'ye giderken Türk tarafındaki tablo nedir?
KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın, İsviçre'ye gitmeyişi, dörtlü görüşmelerden Türk tarafı açısından olumlu bir sonuç beklemediğini gösteriyor. Kıbrıs'taki müzakerelerde ilerleme kaydedilemeyişi ve Rum tarafının katı tutumu Denktaş'ta bu kanıyı oluşturdu.
Denktaş, İsviçre'de, Türk tarafının olmazsa olmazları plana yansımazsa, KKTC'de referandum için "hayır" kampanyası yapacağını açıkladı. Denktaş'ın planı desteklemesi, olmazsa olmazların İsviçre'de kabul ettirilmesine bağlı.
Böyle bir sonuç alınırsa Denktaş, "evet" diyecek ve halka da aynı yönde çağrı yapacak.
KKTC Başbakanı Mehmet Ali Talat ise, başından beri Annan planının bu haliyle bile kabul edilmesinin reddedilmesinden daha yararlı olduğunu savunuyor. Bu görüşleriyle tutarlı olarak İsviçre'de Türk tarafının istekleri plana geçmese dahi referandumda "evet" denilmesini savunacaktır. Talat'ın bugüne kadarki tutumundan böyle davranacağı tahmin edilebilir.
KKTC Dışişleri Bakanı Serdar Denktaş'ın durumu ise farklı. Serdar Denktaş, İsviçre öncesinde, Türkiye ile KKTC'nin olmazsa olmazlar konusunda bir tutum birliği içinde olmaları gerektiğini savundu. Bu Serdar Denktaş'ın da İsviçre'de olmazsa olmazların plana geçirilmesini zorunlu gördüğü anlamına geliyor. Eğer bu gerçekleşmezse Serdar Denktaş'ın, Başbakan Talat gibi Annan planının bu haline de "evet" demesi ve referandum kampanyasına o yönde katılması zordur.
Ayrıca, Serdar Denktaş'ın, Talat'la zıt bir tutuma girmesi, KKTC'de bir hükümet sorunu da yaratabilir.
Ankara'nın tutumuna gelince...
Önceki gece Başbakan Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Org. Hilmi Özkök ve Dışişleri Bakanı Gül'ün yaptığı üçlü zirve sonrasında, "olmazsa olmazlar konusunda ısrarcı" olunacağı sonucu vurgulandı. Dışişleri Bakanı Gül, toplantı sonrasında İsviçre'de bu çizginin izlenip savunulacağı yönünde açıklamalar yaptı. Denktaş'ın yaklaşımına yakın görünen bu tutum İsviçre'de sonuç verir ve olmazsa olmazlar yönünde Annan planı değiştirilirse zaten sorun yok. O zaman Denktaş'ın da desteğini alarak referanduma gitmek ve "evet" sonucuna ulaşmak kolay olacaktır.
Ancak aksi olursa, değişmemiş Annan planını, - Başbakan Talat dışında - savunmak ve "evet" oyu istemek, Başbakan Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Gül açısından da kolay olmayacaktır.
Umut edelim ki, İsviçre sürecinde, Kıbrıs sürecinde gerçekleşmeyen değişiklik gerçekleşsin ve Türk tarafının olmazsa olmazları plana girsin.
Rum tarafı ve AB bu gerçeği görüp dayatmadan vazgeçsin...