Kampanyanın özünü ve amacını şu slogan ortaya koyuyor:"Okumayan kızımız kalmasın"Kızlarımızın okuması, geleceğimizin de okuması anlamı taşıyor. Önemi de burada...Türkiye, bu hedefe kilitlenmeli...Türkiye, kızlarını okutabilseydi, bugün bulunduğu düzeyden çok daha yukarıda olurdu. Türkiye'yi aşağıya çeken birçok neden sayabilirsiniz, ancak bunlardan en belirleyici olanlarının başında kızların okula gönderilmeyişi gelir. Kilit sorun budur.Milliyet'in "Okumayan kızımız kalmasın" derken, ne denli büyük ve ne denli zor bir mücadele gerektiren bir hedefe yöneldiğini daha iyi görmek için kızlarımızı okula göndermeyen kafalara bir göz atalım. Bunu yapalım ki neyle, nasıl bir zihniyetle mücadele edilmesi gerektiğini daha iyi anlayalım.Çok değil, 3 yıl önce gazetelere yansıyan bir haber işimizin ne kadar zor olduğunu gösteriyordu:Dudak uçuklatan nitelikteki bu çarpıcı haber Antalya gibi Türkiye'nin vitrini sayılan bir ilimizden geliyordu. Antalya'nın Alanya ilçesinin Toslak köyünde altı kız öğrenci, "Zekâ geriliği var, öğrenimine devam edemez" raporuyla babaları tarafından okuldan alınmıştı. Türkiye bu habere inanmakta zorlanırken birkaç gün sonra Toslak'ın komşu köyü Emişbeleni'den de yedi kız öğrencinin aynı yöntemle okuldan alındığı haberi gelmişti.Milli Eğitim müfettişlerinin ortaya çıkardığı bu olayın nedeni, babaların "Kızlar büyüdü, okula gitmesinler" düşüncesiydi. İlkokul son sınıftaki çocuğa, "bu yaş"tan sonra evlenmek yarışır, bağnazlığıydı. Doktor raporuyla "geri zekâlı" gösterilen bu on üç kızın hiçbiri sınıfta kalmamış, bir üst sınıfa kolaylıkla geçmişlerdi. Ama, "bu kafa" onları, "geri zekâlı" diye doktor raporuyla damgalıyor, okuldan alıp eve kapatıyordu.İşin hazin yönü, babaların bu ilkel tutumuna öğretmenin, müdürün engel olamayışı, üstelik "doktor"un da bu raporu vermiş olmasıydı.Bu tek örnek bile, Milliyet'in kampanyasının yaşamsal bir soruna el attığını göstermeye yeter.Eğer babaların, anaların kafasını aydınlatamazsak, kızlarımızı okula gönderemeyiz, geleceğimizi de aydınlatamayız.Milliyet'in kampanyasıyla birlikte, Türkiye'nin her köşesinden, kız çocuklarının, "Baba beni okula gönder" feryadı yükselmeye başladı.Türkiye, bu feryada kulak vermeli.Devletiyle, özel sektörüyle bu kampanyayı desteklemeli, okullar kız çocuklarıyla yeşermeli... fbila@milliyet.com.tr Türkiye'nin geleceğine sahip çıkmak isteyen herkesin ve her kurumun Milliyet'in, "Baba beni okula gönder" sloganıyla başlattığı eğitim kampanyasını iyi okuması, yakından izleyip desteklemesi gerekiyor.
