Paşa'nın sınırı

SİNOP


ANAP lideri Mesut Yılmaz'la Sinop yolundayız. Genelkurmay Başkanı Org. Hüseyin Kıvrıkoğlu'nun açıklamasını Yılmaz, nasıl değerlendiriyor? ANAP lideri, soruya önce espri ile karşılık veriyor:
- Biz söyleyince inanmıyorlar. Belki, Paşa söyleyince inanırlar. 15 gündür ben de, Ecevit de yapmaya çalıştıklarının kaosa yol açacağını söylüyoruz. Paşa da aynı şeyi söylemiş oldu.
Yılmaz, küskünlere de mesaj veriyor:
- Onların kaos çıkarma hakkı varsa, bizim de kaosu önleme hakkımız meşru olur.
Yılmaz'a soruyoruz:
- Paşa'nın açıklaması küskünleri etkiler mi?
- Etkiler tabii. Ama bu açıklama olmasa da hareketlerini sürdüreceklerini sanmıyorum. Çünkü içlerinde birlik yok. Tepkisel ve duygusal birliktelikle hareket ediyorlar.
- Org. Kıvrıkoğlu'nun açıklaması Meclis'e uyarı, muhtıra niteliği taşıyor mu?
- Ben öyle almadım. Türkiye'de Türk Silahlı Kuvvetleri'nin görüş bildirmesi artık olağan hale geldi. Eğer, Paşa'nın açıkladığı görüşler benimkinden farklı olsaydı, ben de bu farklılığı vurgulayan bir açıklama yapardım. Ama söyledikleri bizim söylediklerimizle çakışan şeyler. Geçmişte farklı görüşler oldu o zaman açıklama yapmıştım, biliyorsunuz. Benzer düşüncelere, aynı düşüncelere sahibiz.
ANAP lideri Yılmaz, Kıvrıkoğlu'nun kullandığı "üslup"u da olumlu bulduğunu vurguluyor.
- Genelkurmay'ın eski üslubuna göre Kıvrıkoğlu'nun üslubunda nasıl bir farklılık var?
- Bence Kıvrıkoğlu'nun üslubu kurumsal görüş sınırını aşmıyor. Herhangi bir yönlendirici ve dayatmacı yönü yok.
- Cumhurbaşkanı bu işlerin neresinde?
Yılmaz gülerek yanıtlıyor:
- Tepesinde. Sayın Cumhurbaşkanı'nın bu tutumu alacağını bekliyordum. İki sene yakın mesaim oldu. Kendisinden hiç farklı bir tavır görmedim.
- DYP lideri Çiller, bir süre önce hep orduyu eleştiriyordu. Oysa şimdi Kıvrıkoğlu'nun açıklamasını destekliyor?
- Daha önceki tutumları zorlama bir tavırdı. Oportünist demeyeceğim ama partiyi gözeten bir tavırdı. Türkiye için zararlı bir tavırdı. Askerlerin siyasete müdahil olması konusunda en duyarlı olan siyasilerden birisi benim. Ama ben askerlerle daha yakın çalışmamda gördüm ki; askerlerin zaman zaman bu konuda ortaya çıkan duyarlılıkları temelde Anayasa çizgisinin dışına taşmıyor ve siyasilerin anayasal görevlerinin hatırlatılmasıyla sınırlı kalıyor. Askerin aklında ülkeyi yönetmek gibi bir şey yok. Ama ülke yönetiminde anayasal temel ilkelerden sapma olmamasını istiyorlar. Son olarak Anayasa Mahkemesi'nin Refah Partisi'ni kapatma kararıyla da bu husus, siyasi tartışma konusu olmaktan çıkmış, yargı kararına bağlanan gerçeğe dönüşmüştür. FP'nin de bunu farkettiğine dönük işaretler var. FP'nin bile ihtiyaç duyduğu bu durumda DYP'nin askere tavrı tersti.
ANAP lideri Yılmaz, bölücü terör gibi laikliğe karşı hareketlerin de Türkiye'nin açılımının önündeki engellerden biri olduğunu vurguluyor.
* * *
ANAP adayı Yaşar Topçu, iddialı.
Yılmaz'ın "rekor" olduğunu iddia ettiği, coşkulu kalabalıkla karşılayan Topçu, Sinop'un 3 milletvekilini de vaat ediyor.
ANAP lideri, "istikrar ve huzur" için oy istediğini vurgulayan konuşmasında sık sık alkışlanıyor. Yılmaz, "3 milletvekilini de istiyorum" diyerek, sahneyi Mahsun Kırmızıgül'e bırakıyor.



Yazara E-Posta: fbila@milliyet.com.tr