Seçim koşulları

Fikret Bila

REFAHYOL hükümetindeki tıkanıklık, koalisyonun her iki kanadını da seçime sürüklüyor.
Refah kanadı, Milli Güvenlik Kurulu kararlarını kendi tabanıyla ters düşerek uygulamaktansa, bir erken seçimle sorunu aşmayı planlıyor. Tansu Hanım ise Refah'ın orduyla gerginliği, toplumsal muhalefet ve Anayasa Mahkemesi'ndeki kapatılma davası nedeniyle düştüğü sıkışık durumdan yararlanarak başbakanlığı talep ediyor. Çiller'in hesabı da kendi başbakanlığında REFAHYOL hükümetiyle seçime ulaşmak. Ancak, Tansu Hanım'ın bu isteğine Erbakan olumlu yanıt vermiş değil. Çiller'in aynı zamanda ANAP'a da kendi başbakanlığında yeni hükümet oluşturulması önerisi de olumsuz yanıtlanmış durumda. Çiller'in Refah veya ANAP'tan "başbakanlık" alma girişimi sonuç vereceğe benzemiyor.
Nitekim, dün partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, "başbakanlık" konusuna girmeden erken seçime gidilebileceğini açıkladı. İlk kez hükümeti mevcut haliyle koruyarak seçime gidilebileceği mesajı veren Çiller'in başbakanlık iddiasından vazgeçmek zorunda kaldığı yorumu yapılıyor. DYP liderinin REFAHYOL'la seçim sinyali vermesinin grubuna dönük bir "tehdit" oluşturduğu da kaydediliyor. Tansu Hanım'ın seçim kozuyla DYP'deki ayrılmaları durdurmayı ve yeniden listeye girmeyi düşünen milletvekillerinin kendisiyle birlikte hareket etmelerini sağlamaya çalıştığı vurgulanıyor.
DYP kulislerinde ise Tansu Hanım'ın aynı taktiği 1995 seçimi öncesinde de kullandığı, ancak kendisiyle birlikte hareket edenleri milletvekili listesine koymadığı anımsatılıyor.
Erbakan ve Çiller'in erken seçim önerilerine muhalefet ne diyor?
ANAP, seçimden yana olduğunu, ancak bu hükümetle seçime gidilmesine karşı olduklarını vurguluyor. ANAP lideri Yılmaz'ın yakın kurmaylarından Eyüp Aşık, "Biz de seçim istiyoruz ama, bu hükümetle değil. Seçimden önce hükümetin değişmesi, yeni hükümetin 6 - 7 ay içinde yasal düzenlemeleri ve nüfus sayımını gerçekleştirmesi gerekir. Bize göre yeni hükümetle en erken 1998 Nisan veya Mayıs ayında seçime gidilebilir" diyor.
DSP lideri Ecevit de, 1995'te yapılan erken seçimin ne tür sakıncalar doğurduğunun bugün ortaya çıktığını vurguluyarak, yeni hükümetin bir çözüm hükümeti gibi işlev görmesi gerektiğini savunuyor.
CHP lideri Baykal ise, seçimden yana. Deniz Bey'in tercihi de, seçime REFAHYOL'la değil, yerine kurulacak hükümetle gitmek. Ancak Baykal, başka seçenek kalmaması halinde bu hükümetle de seçime gidebileceklerini söylüyor. Deniz Bey'in değerlendirmesi şöyle:
"Elbette, biz de öncelikle bu hükümetin indirilmesini ve yerine kurulacak hükümetle seçime gidilmesini istiyoruz. Ama, bu hükümet indirilemiyorsa, ve seçime gidilecekse, `biz yokuz' diyemeyiz. Hükümeti indiremiyoruz, seçime de gitmeyelim. Siz iktidarda biz muhalefette böylece devam edelim, diyemeyiz. O, çözümsüzlüğü kabullenmek olur. Öncelikli tercihimiz yeni bir hükümetle seçime yönelmektir. Ama bu olmayacaksa yine seçime gidilmesini isteriz."
REFAHYOL'un yerine yeni bir hükümet kurulabilse dahi, parlamento ve toplumdaki dengelerin Türkiye'de seçim koşullarını oluşturduğu söylenebilir.

Yazara Emailf.bila@milliyet.com.tr