Tam Gün Yasa Tasarısı’na öğretim üyelerinin yönelttiği itirazları ve Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ’ın yanıtlarını sunmuştum.
Bu konuda doktor, hemşire, teknisyen gibi sağlık personelinden, hasta ve hasta yakınlarından çok sayıda e-mail aldım. Sağlık Bakanı Akdağ’ın yanıtlarından sonra yoğunlukla gelen üç itirazı daha paylaşmak istiyorum.
Rektör Erdener: “Batarız”
Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Uğur Erdener, ilke olarak tam gün çalışmaya karşı olmadıklarını, ancak, tasarının bu şekilde yasalaşması halinde üniversite hastanelerinin tümüyle batma tehlikesiyle karşılaşacaklarını söyledi. Prof. Dr. Erdener, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Biz Tam Gün’e karşı değiliz. Ancak tasarı, hastalardan alınan özel muayene ve ameliyat ödemelerini kaldırıyor. Bu ödemeler döner sermayeler için çok önemli. Bunun bizim için anlamı döner sermaye gelirlerimizin yüzde 18’ini kaldırmaktır. Tasarı bu ödemeleri kaldırıyor ama yerine bir şey koymuyor. Örneğin Maliye Bakanlığı bu parayı bize ödemiyor. Ödemeyeceğini de beyan ediyor. Bu durumda biz 100 liraya mal olmuş bir hizmeti 50 liraya fatura edebiliyoruz. Aradaki 50 lirayı kim verecek? Eğer devlet bunu ödemezse zaten zor durumda olan döner sermayeler kısa sürede tümüyle batar.
Mahrum bırakılacağımız bu kaynak için bize telafi edici bir kaynak göstermeleri veya ödemeleri gerekir. Biz maaşını doğrudan döner sermayeden ödediğimiz 2 bin 600 personel çalıştırıyoruz. Bu personelin de maaşlarını ödeyemeyeceğimiz gibi, doktorların döner sermayeden aldıkları katkı payını da ödeyemeyiz. Eğer özel muayene ve ameliyat ücretleri kaldırılırsa, bizim yıllık 35 milyon TL’lik kaynağımız kesilmiş olur. Yerine başka bir kaynak konulmazsa, batarız. Bu söylediklerim diğer üniversite döner sermayeleri için de geçerlidir.”
Emeklilik sorunu
Tam Gün Yasa Tasarısı’na yöneltilen bir diğer itiraz da sağlık personeline döner sermayeden ödenecek katkı paylarının emekliliğe yansımaması. Doktorlar, ek ödemeler emekliliğe yansıtılmadığı için çok düşük emekli maaşı alacaklarını, bunun da emeklilik kararı vermeyi zorlaştırdığını, hatta imkânsızlaştırdığını vurguluyorlar.
Kurum doktorları
Bir diğer eleştiri de kurum doktorlarından geliyor. Pratisyen veya uzman doktor olarak devlet kurumlarında çalışan doktorlar, dışarıda çalışmalarının engellenmesi halinde sadece devletin verdiği maaşla geçinmelerinin mümkün olmadığını belirtiyorlar. Özel çalışma olanağının kaldırılması halinde, kurum doktorlarına da ek ödeme yapılması gerekeceğine, oysa tasarıda böyle bir düzenleme olmadığına dikkat çekiyorlar.
Radyoloji teknisyenleri
Tasarıya itiraz eden bir diğer grup sağlık personeli de radyoloji teknisyenleri. Tasarının günlük çalışma süresini uzattığını, bu durumun, maaş sorunundan da öncelikli olarak bir sağlık sorunu yaratacağının altını çiziyorlar. Aldıkları radyasyon miktarının artacağı, bunun telafi edilemez sorunlar yaratabileceği üzerinde duruyorlar. Radyoloji teknisyenleri, günlük çalışma sürelerinin uzatılması düzenlemesinin kaldırılmasını talep ediyorlar.