Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Fikret BİLA

"SORUN şurada" diyor, Maliye Bakanı Zekeriya Temizel, "daha kamu vicdanında vergi suçu kavramını oluşturamadık. Bırakın kamu vicdanını, hakim vicdanında da vergi suçu oluşturamadık."
"Böyle olunca"
diye devam ediyor:
"Vergi kaçakçısını yakalıyorsunuz. Yasalarımız ağır ceza da öngörüyor. Örneğin hapis cezası öngörüyor. Ama, Türkiye'de vergi suçundan hapse girmiş bir tek kişi yok. Neden? Çünkü, vergi kaçakçısını hakim karşısına çıkarıyorsunuz. Hakim duruma bakıyor. Bakıyor ki vergi yasaları insanı iflas ettirecek kadar dengesiz. Vicdanı hapse atmaya el vermiyor."
"Peki, vergi kaçakçıları suçsuz mu sayılacak?"
diye, sorup yanıtlıyor Maliye Bakanı:
"Elbette hayır. Yapmamız gereken, yasaları yeniden düzenleyip vergi yükünü, işletmeleri iflas ettiren ağır yük olmaktan çıkarmak. Buna rağmen vergi ödemeyen, kaçıran olursa da onu en ağır şekilde cezalandırmak. Bu düzenlemeler yapılırsa kamu vicdanında da, hakim vicdanında da vergi suçu kavramı oluşur. Vergi kaçıran, hapse girmek dahil, hak ettiği cezayı çeker."
Maliye Bakanı Temizel, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler için vergi yükünün ağırlığını ve vergi kaçıranı kamu ve hakim vicdanında haklı gösteren nedenleri anlatabilmek için çarpıcı bir örnek veriyor:
"Lise yıllarından beri arkadaşım olan bir dostum var. İhracat işleri yapıyor. Geçenlerde birlikte yemek yiyorduk. Arkadaşıma sordum:
- Ne kadar personel çalıştırıyorsun?
- 263
- Beyannamede ne kadarını gösteriyorsun?
- 47.
- El insaf. Ayıp. 263 kişi çalıştırıyorsun, 47 gösteriyorsun. Vicdana sığıyor mu?
- Onu da sizin korkunuzdan gösteriyorum.
- Neden?
- İhracatta vergi iadesi almam için asgari 47 kişiyi göstermem lazım."
Bakan, arkadaşıyla diyaloğunu anlattıktan sonra devam ediyor:
"Ben tepki gösterince, arkadaşım şu öneriyi getirdi:
Ben 26 milyonla 100 milyon arasında maaş ödüyorum. İşte fabrikanın anahtarı. Al. Sen çalıştır. Beni de ücretli olarak çalıştır. Bütün personeli beyannamede göster, tüm yükümlülüklerini yerine getir. Bakalım fabrikayı kaç gün açık tutacaksın."
Bakan Temizel, bu noktada işletmecilere hak veriyor. Vergi yükünün taşınabilir olması gerektiğini ve bugünkü gibi "işletme batıran" bir yük olmaması gerektiğini vurguluyor.
Vergi mevzuatının, mükellefi vergi kaçırmaya özendirdiğini belirterek, Maliye'de yapılan vergi yasaları değişiklik çalışmalarının bu sorunu çözmeye yönelik olduğunu söylüyor.
"Amacımız" diyor:
"Vergiyi, işletme batıran unsur olmaktan çıkarmak. Vergi yükünü adil, ödenebilir, taşınabilir hale getirmek. Buna rağmen ödemeyenin de gözünün yaşına bakmamak. Böylece kamu ve hakim vicdanına vergi suçu kavramını yerleştirmek."
Maliye Bakanı, vergi kaçıranla ödeyeni, ödeyeyim derken iflas edenle, ödemeyip köşe döneni aynı kefeye koyan sistemi değiştirmeye kararlı görünüyor. Umarız başarılı olur.

Yazara Email F.Bila@milliyet.com.tr