Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Somali’de Türk Büyükelçiliği’ne yapılan saldırıdan sonra “Bu ülkede süren kaos ve iç çatışmalara karşın Türkler hiç terörün hedefi olmamıştı. El Kaide Türkiye’yi neden hedef seçti” sorusuna yanıt aranıyor. El Kaide’ye katıldığını açıklayan El Şabab örgütü saldırıyı üstlendikten sonra örgütün bir yetkilisi de internet sitesinde gerekçelerini açıkladı. Terör örgütü yetkilisine göre “Türkiye, NATO üyesi bir ülke olarak Somali’nin işgalinin bir parçası olduğu” için hedef seçilmiş, “iğrenç kültürünü Somali’de yaydığı, şer odaklarına askeri eğitim verdiği, Somali’de dişi hayvanları kestiği” için saldırıya uğramıştı.
Somali’yle koordinasyon sorumluluğunu yürüten Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, dün arayarak hem bu iddiaları yanıtladı hem de Türkiye’nin bu ülkedeki faaliyetleri hakkında detaylı bilgi verdi.

Haberin Devamı



“Hepsi uydurma”
Bozdağ, terör örgütü El Şabab’ın iddialarının tümüyle uydurma olduğunu belirterek şu bilgiyi verdi:
“Bir kere NATO’dan söz ediyorlar. Oysa Somali’de NATO yok. Somali’de Afrika Birliği adına Kenya, Uganda ve Burundi’nin oluşturduğu ve AMİSOM diye bilinen kuruluşun Birleşmiş Milletler kararına dayanarak bulundurduğu güvenlik gücü var.Türkiye bu birliğe üye değil. Dolayısıyla Somali’de askeri yok. Türkiye’nin işgalin parçası olduğu iddiası tümüyle uydurmadır. Türkiye’nin sadece büyükelçiliğinin iç güvenliğini sağlayan polisleri mevcut. Kahramanca teröristlere karşı koyan ve bir katliamı önleyen bu polislerimizdir. Bu vesileyle kahraman şehidimize bir kez daha Allah’tan rahmet, yaralı kahramanlarımıza da acil şifalar diliyorum. Bir diğer yalan da Türkiye’nin Somali’de dişi hayvan kestiğidir. Kurban dönemlerinde Diyanet Vakfımız kurban kesip dağıtıyor. Ayrıca Kızılay yemek dağıtıyor. Diyanet Vakfı da Kızılay da bugüne kadar bir tane dişi hayvan kesmemiştir.”
Bozdağ, Türkiye’nin Somali’deki yardım çalışmalarının sadece insani ve vicdani olduğunu, siyasi ve hesabi hiçbir faaliyet içinde bulunmadığını vurgulayarak şöyle devam etti:
“Türkiye tümüyle insani yardım çabası içinde. Başbakan Sayın Tayyip Erdoğan, bu ülke halkının açlıktan, kıtlıktan, yoksunluktan kurtulması için elimizden gelen gayreti göstermemizi söyledi. Bu konuyu o kadar önemsiyor ki, ben Yozgat’a gider gibi sık sık Somali’ye gidiyorum. Yozgat’la ilgilenir gibi Somalililerin insani sorunlarıyla ilgileniyorum. Bu ilginin hiçbir yerinde siyaset yoktur. Ne Somali’deki tarafların birine yakın ne diğerine uzağız. Hepsine eşit bir şekilde Somali halkının açlık, sağlık, eğitim sorunlarıyla insani ve vicdani bir görev olarak ilgileniyoruz.”

“El Şabab bizi durduramaz”
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Türkiye’nin bu yardımlarıyla Somali halkının nefes almaya başladığını, ekonomisinin canlandığını, sağlık ve eğitim hizmetleri ve yatırımlarının arttığını da belirterek, saldırıyı şöyle değerlendirdi:
“Türkiye’nin Somali’ye yaptığı hizmetler Batılı ülkelerin de, bazı Afrika ülkelerinin de ilgisini ve merakını çekiyor. Benim katıldığım uluslararası toplantılarda, yabancı devlet adamlarıyla sohbetlerimde en sık karşılaştığım soru ‘Türkiye neden Afrika’da’ sorusu. Ben de hep aynı yanıtı veriyorum, ‘Türkiye insani ve vicdani nedenlerle Somali’de’ diyorum. Hepsi bu. Başka bir amaç arayanlar bulamıyorlar ve yanıldıklarını anlıyorlar. Ancak yine de hem Afrika’da hem Batı’da Türkiye’nin bu faaliyetlerinden rahatsız olanlar elbette var. Somali’de kaostan, iç çatışmadan çıkar umanlar, bu ortam nedeniyle saltanat sürenler rahatsız oluyorlar. Somali’nin canlanan bir ekonomiye, sağlık ve eğitim hizmetlerine kavuşmasından saltanatlarını kaybedecekleri kaygısıyla rahatsızlık duyuyorlar. Biz Sağlık Bakanlığımızla, Kızılayımızla, TİKA’yla, sivil toplum kuruluşlarıyla Somalililere insani yardımda bulunuyoruz. Bundan rahatsızlık duyanlar var diye, bu çalışmalarımızı kesmeyiz. Terör örgütünün elindeki bölgelere bile yardım ulaştırıyoruz. Bu nedenle bir taşeron terör örgütü bizim Somali’de insani yardım faaliyetlerimizi durduramaz.”

“Önce güvenlik”
Bozdağ, Somali’deki Türk görevlileri ve vatandaşları için güvenliği öncelediklerini de vurguladı ve şu bilgiyi verdi:
“Bizim önceliğimiz vatandaşlarımızın, görevlilerimizin güvenliği. Bu amaçla Somali’de elçiliğimize 5 zırhlı araç gönderdik. Büyükelçiliğin dış güvenliğini Somali polisi sağlıyor. Somali’de tam bir devlet otoritesi yok. Güçlü bir polis teşkilatı yok. Bu nedenle ayrıca oradaki yerli kuruluşlardan özel güvenlik hizmeti de alıyoruz. En iyi güvenlik hizmetini verebileceklerle çalışıyoruz ve oranın koşullarına göre en iyi maaşı düzenli biçimde de ödüyoruz. Bu konuda bir kaynak sıkıntımız da yok.”

Yapılan yardımlar
Bozdağ, Türkiye’nin yaptığı ve yapmaya devam ettiği yardımlarla ilgili olarak da şu bilgileri paylaştı:
“500 devlet bursu olmak üzere, sivil toplum kuruluşlarının da katkısıyla 2.500 Somalili öğrenciyi okutuyoruz. Hem meslek yüksek okullarında hem liselerde. Ayrıca sağlık hizmeti ve doktor eğitimi de veriyoruz. Sağlık Bakanlığımız 200 yataklı bir hastane yaptırıyor. Sağlık meslek yüksek okulu ve bir meslek lisesi yapılıyor. ‘Kimse yok mu’ derneği hastane yapıyor. Başkentin havaalanı uluslararası uçuşlara uygun hale getirildi. 23 kilometrelik yol sıcak asfaltla kaplandı. Türk Hava Yolları Somali bağlantılı uçuşlara başladı. Somali’yi dünyaya sağlamış olduk. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin temizlik sisteminin aynısını Mogadişu’ya kurduk. Kentte hayvan kemiklerinden çöp dağları vardı. Hayvanları yemişler ve kemikleri çöp olarak öyle birikmiş. Oraya kemik yakma makinesi göndererek, bu görüntüyü de temizledik. 100’den fazla su kuyusu açtık. Bu faaliyetlerimiz nedeniyle 1000 kişiye istihdam sağladık. Ekonomik canlılık getirdik. Yardımlarımızın mahiyeti budur. “