Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Avrupa Birliği diken üstünde…

“Ya aşırı sağcı lider Marine Le Pen Fransa Başkanı seçilirse!..”

Aşırı sağın kadın lideri Le Pen, Putin’e yakın…

AB’nin Rusya’ya yaptırımlarına taş koyabilir.

Ayrıca…

AB’nin Almanya ile birlikte “iki atlısından” biri olan Fransa “aşırı sağ yönetime geçtiğinde” bugüne kadar oluşmuş yol haritasında devam çok zorlaşır…

BURUN FARKI

24 Nisan’da Fransız seçmeni cumhurbaşkanını seçmek üzere -ikinci turda- oy kullanacak.

Cumhurbaşkanı Macron 2017’de yüzde 34 oyda kalan Marine Le Pen’e karşı yüzde 66 oy alarak ezici bir zafer kazanmıştı.

Haberin Devamı

Beş yıl sonra gene Marine Le Pen ile birlikte ikinci tura kaldılar.

Bir ay öncesine kadar Macron “rahat kazanacak” gibi görünüyordu.

Anketler “Macron’un oyların yüzde 57-61’ini, Le Pen’in ise yüzde 40-43’ünü alacağını” göstermekteydi.

Ukrayna krizinde Macron’un dinamik girişimleri…

AB diken üstünde

Putin’le, Zelenskiy’le ve diğer dünya liderleriyle kurduğu diyaloglar lehine bir iç politika rüzgâr yaratmıştı.

Ancak…

İkinci tura 10 gün kala manzara değişti.

Üç anket analizi Macron’a yüzde 50-51.5, Le Pen’e ise yüzde 48.5-49 şans veriyor.

Makas çok daraldı.

Artı eksi 1.5-2 hata payı ile Le Pen’in “burun farkı” galibiyeti uzak ihtimal değil.

AB diken üstünde

TAMAM MI, DEVAM MI?

Bu değişimin nedeni öncelikle “ekonomi…”

Fransızlar artan fiyatlardan çok rahatsız.

Sorumlu olarak da elbette beş yıldır ülkeyi yönetmekte olan Macron’u görüyor.

Klasik soru…

“Marine Le Pen ekonomik sorunları çözebilecek alternatif mi?”

Her demokraside iktidarın “tamam mı, devam mı” çizgisinde karşı karşıya kaldığı siyasal yazgı sorudur bu.

Marine Le Pen daha önceleri aşırı sağcı fikirleriyle güven vermiyordu.

Ancak…

Yıllar içinde köşelerini törpüledi.

“Kitle partisi, ana akım partisi olmaya” yöneldi.

Le Monde onun yeni konumunu şöyle tanımlıyor…

Fransız seçmeninin çoğu Le Pen’i artık eksantrik/uçuk politikaların siyasetçisi olarak görmüyor.

Fransa’nın ekonomik ve sosyal sorunlarında köhne bilgili, tehlikeli bir radikal olarak da algılanmıyor bir süredir.

Yetersizliği ve sığlığı hakkındaki argümanlar da zamanla geçerliğini yitirmiş görünmekte.

Haberin Devamı

AB diken üstünde

YÜZÜ ESKİDİ

Öte yandan Macron 2017’de yeni ve dinamik taze bir yüzdü.

Politikada kaşarlanmadan genç ve iddialı bir imajla ansızın politikaya girmişti.

Seçmene yeni bir siyasi oluşumu sunmuştu.

Seçimleri kazanmadan altı ay önce yayımladığı “Devrim” adlı kitabı sevilmişti, umut vermişti.

Fransız halkına “eğer toparlanmazsa aşırı sağın beş ya da 10 yıl içinde iktidara gelebileceği” uyarısını yapıyordu o kitapta.

Fransız halkı yelkenlerini bu yeni ve taze rüzgâra teslim etmişti.

Macron hem Başkan seçildi hem de parlamento çoğunluğunu elde etti.

Aradan beş yıl geçtikten sonra 2017’deki “aşırı sağ” uyarısı gerçekleşme sinyalleri veriyor.

Macron’un yüzü ise yıprandı.

Pandemi, enflasyon, sarı yeleklilerin sokaklara dökülüşü, memnuniyetsizlik Macron’un oylarını aşağı çekti.

Başarması için şu 10 gün içinde merkez oyların yanı sıra soldan hatta ılımlı sağdan oyları kendine çekmesi gerekiyor.

AB diken üstünde

KEKEME Mİ?

Solda sosyalist başkan adayı Melenchon ilk turda yüzde 21.95 oy aldı.

3’üncü sıra için güçlü bir destek…

Haberin Devamı

Sol oylar “aşırı sağ Le Pen’in seçilmesi olasılığına karşı tepki olarak Macron’a kayar mı?”

2002’de böyle bir durum yaşanmıştı.

Marin’in babası o dönemin aşırı sağ lideri Jean-Marie Le Pen, ana akım merkez aday Jacques Chirac ile karşı karşıyaydı.

İkinci turda sol oyların kendisine aktığı Chirac yüzde 18’e karşı yüzde 81 ile büyük fark atarak Başkan seçilmişti.

Tarih tekerrür eder mi?

Bir inanışa göre tarih “kekemedir.”

24 Nisan da gene kekeleyecek ve sol oyları yanına alacak olan Macron, bir kez daha Başkan seçilecek.

Dileriz…

Fakat bu kez o kadar kolay değil.

İşçi oyları bölündü.

Özellikle “göçmen işgücü” rekabeti yüzünden emekçi sınıfta “göçmen karşıtı aşırı sağ partiye” kaymalar oldu.

Ayrıca…

Solcu Melenchon’un oyları genç oylar ağırlıklı.

Macron’a ise -genellikle- komformist orta yaş oylar yönelmiş.

İşsiz gençlere 24 Nisan’da göçmen karşıtı Marine Le Pen çekici görünebilir.

İki adayın televizyon tartışma programı herhalde sonuç üzerinde etkili olacak.

AB diken üstünde

…………..

Ayrıca…

12-19 Haziran’da iki turlu Yasama Meclisi seçimleri var.

Seçilmiş cumhurbaşkanından farklı partilerden bir Yasama Meclisi çoğunluğu oluşursa, bu da diğer bir tehlikeli ihtimal.

7’NCİ EKONOMİ

Fransa dünyanın 7’nci en büyük ekonomisi.

BM Güvenlik Konseyi üyesi ve nükleer güce sahip.

AB’nin kurucu üyesi, 70 milyona yakın nüfusu var.

Yüzyıllarca kendi ülke yüzölçümünün 17 misli büyüklükte -yaklaşık 11 milyon km kareye yakın- toprağı sömürerek zenginleşti.

Hâlâ “koloniler” adı verilen deniz aşırı ülkelere de egemen.

Önemli bir medeniyet merkezi.

Böyle bir büyüğün “aşırı sağ yönetimine girmesi” küresel talihsizlik olur.