Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Kitabın adı “Acı Soslu Hans... (Einmal Hans mit scharfer Sose)”
Okudunuz mu?
Duydunuz mu?
Almanya’da “best-seller” olmuş.
500 bin satılmış.
Ya “Tatlı için Ali (Ali zum dessert)?”
Bu kitabın satışı ise 400 bini buldu bile.
Ne yazık ki Türkçe çevirisi yok.
5 bin bile satılamayacak kitapların çevirilerini yapıp vitrinlere döşeyen yayınevlerimiz bunları neden ıskalıyorlar?

Acı Soslu Hans/Tatlı Ali

Oysa en az 50-100 bin rahat satar bu iki kitap.
Yazarı Hatice Akyün.
Babası köyde ekin biçerken, ilk işçi dalgasıyla gelmiş “Alamanya”lı olmuş.
Hatice Akyün’ün parlak eğitim çizgisi ve çok satan kitapları ötesinde, dünyanın en saygın dergilerinden “Der Spiegel” yazarı olduğuna da işaret edeyim.
“Der Spiegel”de köşesi olmak, zor iştir.

ŞÖVALYELERİN MASASI
Hatice Akyün 30’lu ilk yaşlarda hoş bir kadın.
Türkiye onun temsil potansiyelinden faydalanmalı.
Akyün’ü çarşamba gecesi Turizm ve Kültür Bakanı Ertuğrul Günay’ın yemeğinde tanıdım.
Masanın etrafında Almanya’da pırıltılar yakalayan sanatçılar yer almıştı.
Efsanedeki şehir “Camelot”ta yuvarlak masa etrafındaki şövalyeleri anımsadım.
Bakan Günay, bu iki kitabın Türkiye’de yayımlanmasını üstlendi.
Gece boyunca masada “başarı öyküleri” birbirini izledi.
Müzik, sinema, tiyatroda önemli çıkışlar yapmışlar.
Ne yazık ki çoğunu tanımıyoruz.
İkinci, üçüncü kuşak Almanya Türkleri onlar.
Türkçeleri “kırık” bazılarının ama “kopmuş” değiller. Hepsi baba toprakları için, katkıda bulunmaya istekli.
İçlerinde müzik kariyerini Boston’da yapmış olanı, Almanya’nın ilk 10 film yönetmeni arasında sayılanı, en çok izlenen tiyatro oyununa imza atan yönetmen ve yapımcı, saygın müzelerin küratörleri var.
Türkiye’den tanıdık simalarla da karşılaştık. Örneğin “Aşk Bir Hayal” dizisi oyuncularından Orhan Kılıç Almanya kökenliymiş. Berlin Güzel Sanatlar Akademisi oyunculuk bölümünü bitirmiş.
....................
Daha çok Almanya’daki Türk futbolcuları biliyoruz.
O kadar ki Milli Takım’ın değişmezleri oldular.
Türkiye, sınırların ötesindeki diğer alanların değerleriyle de bağlar geliştirmeli.
Sadece Almanya değil, diğer ülkelerdeki sanatçılarımıza, otorite kabul edilen doktorlarımıza, ünlü mimarlarımıza uzanmalıyız.
Bazı ülkelerde de olduğu gibi Türkiye’de de bir “Diyaspora Bakanlığı” neden kurulmasın?
Devlet bakanlarından biri bu misyonu yürütmeyi üstlenebilir.

ROL DAĞITIMINDA BDP
Ya iç politika? Ak Parti ve CHP’nin oyları “artı-eksi” 3-5 puan yanılma payı ile belli.
MHP’nin baraja takılması olasılığı ise “yok” denebilecek kadar az.
Tabela partilerinin ittifak girişimi siyasette yaprak bile kımıldatmaz.
O halde 12 Haziran 2011 seçimleri sonrası Meclis aritmetiğinde “büyük” değişim çok zor.
Hatta...
Ak Parti’nin biraz daha “irileşeceği” bile söylenebilir.
Bu projeksiyonu bozacak bir siyaset aktörü BDP olabilir mi?
BDP’nin yıldızı o kadar parlamıyor.
Beklenti 27-30 dolaylarında bir gurup oluşturması.
20-21’i Güneydoğu seçim çevrelerinden, 6-9’u ise diğer bölgelerden -İstanbul dahil- BDP bağımsız adayları.
Bu da Meclis’teki tabloya farklı görüntü çizmez.
BDP’nin bir diğer -talihsizliği- CHP...
Kemal Kılıçdaroğlu faktörü Türk-Alevi oyları CHP’ye çekiyor.
Örneğin, Tunceli’de artık BDP’ye şans verilmiyor.
Eğer baraj yüzde 5 olsaydı son seçimlerde aldığı oylarla BDP 52 milletvekili çıkarabilirdi.
İktidar çoğunluğu için fren oluşabilirdi.
Ak Parti gene iktidarı sürdürürdü ama demokrasinin “sağlam muhalefet gereği” karşılanmış olurdu.
“Seçim sandıklarından çıkarak siyasete ağırlık koyabilmek” ümidi güdük kalmamalı.
Demokrasi dışı odaklara at oynatacakları boş meydan bırakılmamalı.
BDP’nin oylarını arttırmak için yol haritası yok değil.
-Kandil ile arasındaki makas açısını açmak...
-Bölge partisi değil Türkiye partisi olmalı...
Bunlar, BDP’ye kemikleşmiş yüzde 6’nın üzerinde kalan Kürt kökenlilerin oylarını getirebilir.
Belki yüzde 10 barajı bile aşılır.
Yoksa, BDP marjinal kalır.
Demokrasi sahnesinde küçük rollerle varlığını -ancak- sürdürebilir.
Şiddet yanlılarına gün doğmamalı.