Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Gördüğünüz karikatür Fransa’nın saygın “Le Monde gazetesi”nde yayımlandı.
Manşetteki “Asker, Mısır’da İslamcıların olmadığı bir hükümet dayattı” haberine eşlik ediyor.
Mısır’ın “geçiş hükümet üyeleri ceketli kravatlı... Milli Savunma Bakanlığı’nı da üstlenmiş olan darbeci Genelkurmay Başkanı Sisi de üniformalı olarak” masanın etrafındalar.
Hükümetin dışında bırakılan “takkeli, sakallı, entarili, ayakları yemenili” Müslüman Kardeş’in ise ağzını tıkamışlar, bedenini de oturduğu sandalyeye sıkı sıkıya bağlamışlar.

Ağızdaki “tıkaç”, bedendeki “bağ...”

Peçeli, çarşaflı bir hanım onun kulağına eğilerek “ağzını tıkadılar, zamanla alışırsın” diyor.
........................
Mısır’daki son durumun görüntüsü böyle.
Kurulan geçiş hükümetinin içinde bir tane bile Müslüman Kardeşler mensubu bakan yok.
Haberin içinde ise şu satırlar dikkatimi çekti.
“Darbeyi yapan Genelkurmay Başkanı Mısır’ı seçimlere götürecek hükümette de bakan olarak görev aldı.
Onun hedefinde sandıklar kurulduğunda cumhurbaşkanı seçilmek var.”
Bu durumda, karikatürdeki ağzı, elleri, kolları bağlı Müslüman Kardeş’e, çarşaflı hanımın “ağzının tıkalı olmasına alışırsın” söylemi anlam kazanıyor.
Hedefin sandıktan çıkarılacak darbeciler olacağı mesajı verilmekte.
Amerika, Körfez ülkeleri, Suudi Arabistan ve Avrupa’nın Mısır’daki darbe ile oluşan geçiş yönetimine tepki koymayışı Sisi’ye cesaret veriyor olmalı.
Haberdeki şöyle satırları da yansıtayım:
“Yeni hükümetin Maliye Bakanı liberal Ahmad Galal (Ahmet Celal) devrik diktatör Hüsnü Mübarek’in içinde bulunduğu işadamları çemberiyle ilişkili bir ekonomisttir.”
Yani...
Kökleri Mübarek’le ailesine kadar inen “asker/bürokrat/işadamı çemberi” ve Arap yarımadası ile Amerika ve Avrupa, kaptan köşkünü ele geçirmişler, Mısır dümenini onlar tutuyor.
Bu Ekonomi Bakanı’na “halkı Mursi dönemine göre hayli iyileşmiş koşullarla sandığa götürmek” misyonu verilmiş.
11 buçuk milyar dolar da ek kaynak.
Hükümet-teki başı açık 3 kadın bakan ise batıya tamamlayıcı “sizdeniz” mesajı...
...............
Karikatüre bakılırsa “işlem tamam...”
Oysa...
Böyle “toplum mühendisliği” girişimleriyle hedeflenen sonuçlar -genellikle- alınamıyor.
Dışlanarak, ağızlar tıkanarak, eller, kollar bağlanarak, ötekileştirilerek bir yere varılamaz.
Bunun Mısır’daki en yakın örneği devrilen Cumhurbaşkanı Mursi yönetimidir.
Mursi de 1 yıllık yönetiminde sadece temsil ettiği Müslüman Kardeşler’i kollamış, korumuştu.
Kadroları onlarla doldurmaya çalışmıştı.
Nüfusun geri kalan çoğunluğunu “yok” hükmünde saymıştı.
Çıkar yol değildi.
Şimdi...
Aynı yanlışı “geçiş döneminin” yönetimi yapmakta.
10 milyonlarca Müslüman Kardeş yanlısı böylesine dışlanırsa, Mısır, sandıklara kuzuların sessizliğinde mi gidecek?
“Ağzının tıkalı, kolalarının bağlı olmasına” alışacak mı?
Bunu ummak için siyaseten “görme özürlü” olmak gerekir.
ABD’nin ve Avrupa’nın böylesine “saf” olduklarını düşünmüyorum.
.........................
Hele “Arap Baharı” sürecinde “ılımlı İslam” sözü veren Müslüman Kardeşler’e bel bağladıkları hatırlanırsa, görünenin arkasında başka hesaplar olduğu söylenebilir.
Bunlardan biri “ılımlı İslam” sözünü tutmayan, Başbakan Erdoğan’ın “laik devlet” tavsiyesini “inyore eden (yok sayan)” ve “otoriter İslam devleti” taşlarını üst üste koyarak döne döne aynı binayı okuyan Müslüman Kardeşler’i “hizaya getirmek” niyeti seziliyor.
Diyalektiğin “tez-antitez-sentez” kuralı gereğince önce bir uca, sonra diğer uca savrulan sarkaç, ortalarda bir yerde duracaktır.
2 tarafın da birbirini yok sayamayacağı, birlikte yaşamayı ve paylaşmayı kabul edecekleri bir gelecek, Mısır’ın hayrınadır.
Çok değil, 1 yıl geçmeden karikatürdeki Müslüman Kardeş’in ağzındaki ve bedenindeki bağ çözülür.
Türkiye için Mısır’dan dersler çıkarmaya çalışanlara bir mesaj: “Kimsenin ötekileştirilmediği, kimsenin ağızlarına tıkaç basılmadığı, ellerin ve kolların bağlanmadığı, tarafsızlar için bile -bizden değillerse karşımızdadırlar- zihniyetinin geçerli olmadığı” bir demokrasi modelini herkes içine sindirmeli.