Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Abdullah Öcalan'ın seyir defterinde son sayfalar...
Ege'deki Yunan adası Korfu'ya, bir Falcon 900 tipi 8 kişilik uçak iniyor.
Uçaktan "bir kişi alınarak" götürülüyor.
Siyah bir otomobille uzaklaştırılıyor.
Ankara'ya ve Batı'nın gizli servislerine ulaşan bir bilgiye göre, o kişinin Abdullah Öcalan olması büyük ihtimal.
Küçük jet uçağı, Korfu Havaalanı'nda bekliyor.
Yunanistan'da PKK himaye görüyor.
Pasok'tan 187 imzalı davet mektubu da geldi.
Ancak...
Başta ABD olmak üzere, Batı'nın ve AB'nin baskıları nedeniyle, Yunanistan'ın Apo'ya açıkça kucak açması çok zor.

Ayrıca...
Ankara'dan edindiğim izlenimlere göre, Yunanistan'ın Apo'yu barındırması, iki ülke arasında çatışmaya kadar uzanabilecek çok ciddi soruna neden olabilir.
Çünkü...
Türkiye, daha önce Suriye'ye ultimatom verirken, "Türkiye'yi bölmek isteyen bir terör örgütünün başına topraklarını açan, onu himaye eden ülkenin de Türkiye'nin düşmanı sayılacağını, o ülkenin, böyle bir tutumun sonuçlarına katlanması gerekeceğini" açıklamıştı.
Güneydeki komşuya dönük bu kesin tavrımızı, batıdaki komşu Yunanistan'a da koymamız tabidir.
Suriye ile yaşanandan çok daha ağır bir kriz gündeme gelebilir.
Yunanistan'da bunun farkında.
O nedenle, iki kez Atina'ya inen Apo'nun uçağını alanda bekletmiş ve kalma isteğini geri çevirmiştir.
Fakat...
Vitrine koyduğu bu görüntüye karşın, Yunan adaları, Apo'nun gizlice saklanmasına uygun bir coğrafya.
Korfu'dan sonra, Ege'deki yüzlerce adaya, yer değiştirmesi sağlanabilir.
Ama... Unutulmasın.
Suriye de, Apo'nun kendi topraklarındaki varlığını, hiçbir zaman resmen itiraf etmiş değildi.
Türkiye, buna rağmen, "göndereceksin" dayatmasını yapmıştı.
Ankara'dan aldığım izlenim, "Korfu kuşkusu doğrulanırsa" Türkiye aynı kesin tutumu dayatacaktır.
ABD ve Avrupa da, Atina üzerine baskı uygulayacaktır.
Kaldı ki, dün geç saatlerde Ankara'dan bir açıklama yapıldı:
"Apo, Korfu'dan geldiği" yere döndü.
Nereye?

Rusya'da bir "korugan"ı var.
Sıkıştığı zaman, oraya uçup bir süre saklanabiliyor.
Apo'ya bu saklanma yerini, Rus mafyasının sağladığı sanılmakta.
Rus mafyası, eski komünist partisinin KGB ajanları bağlantılı.
Uyuşturucudan edinilmiş yüklü miktarda para var.
Bir zamanlar, PKK ile KGB, Bulgaristan aracılığı ile ilişki kurmuş.
Ankara'daki yetkililere göre, o ilişkilerin kalıntıları hala var.
Apo, bazen Falcon 900, bazen Lear tipi küçük jet kullanıyor.
İzlenmeyi zorlaştırmak için iki uçak verilmiş.
Rusya'da sığındığı yerin Türkiye açısından faydalı yönü, "Apo, oradan iletişimi kuramıyor."
Oysa, İtalya'da bütün iletişim olanaklarına sahipti.
Türkiye'de helikoptere dönük eylemden, bombalı intahar saldırılarına kadar, çeşitli konularda Apo'nun inisiyatifi olduğu iddia ediliyor.
Tabii...
Bütün bunlar, şu satırların yazıldığı sıradaki son durumdu.
Bir bakarsınız, Öcalan bir başka yerde de görünebilir.
O zaman...
Yukarıdaki satırlarımızın bir yararı, Yunanistan için Ankara'dan ön uyarıyı, caydırıcı tavrı, şimdiden Atina'dakilere iletmektir.
Sorumluluğa çağrıdır.

Abdullah Öcalan'ın gittiği her Avrupa ülkesinden geri çevrilmesi, Türkiye açısından propaganda şansıdır.
PKK'nın, Avrupa'yı etki alanı haline getirdiği yolundaki iddiaların yadsınmasıdır.
PKK'ya gelince...
Liderlerinin, gittiği her ülkeden uzaklaştırılması, gidecek hiçbir yer bulamamış olması, herhalde kafalarındaki ve hayallerindeki büyüklük imajlarını çökertmektedir.
Oysa...
Öcalan, İtalya'ya ilk geldiğinde, görüntüler farklıydı.
Kendine tahsis edilen villada kalan...
İtalyan güvenlik timleri tarafından korunan...
İstediği yere gidebileceği açıklanan...
Bütün iletişim olanaklarından yararlanarak, örgütüne emirler veren Öcalan'ın, artık Avrupa kentlerinde dolaşarak, toplantılar düzenleyerek hatta resmi kurumlarda kabul edilerek, uluslararası platformda meşruiyet aşamasının başlayacağı fantezileri dahi yapılmaktaydı.
Aslında...
İtalya acemi Başbakanı D'Alema, önce Brüksel'e uçmuş.
Oradan aldığı bazı yanlış izlenimlerle, Almanya'ya geçmişti.
Almanya'nın deneyimsiz Başbakanı Schröder ile birlikte, "konuyu Avrupa girişimi haline getireceklerini" dahi açıklamışlardı.
Ama bu girişim, İngiltere ve Fransa'nın karşı koyuşları sonucu, aralıktaki AB Dışişleri Bakanları Toplantısı'nda adeta buzdağına çarptı.
Apo, şimdi Avrupa'da istenmeyen adam.
Yeter ki, şu manzarayı sürdürebilelim.




Yazara E-Posta: g.civaoglu@milliyet.com.tr