Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Cannes Film Festivali gala gecesinde şeref masası...
Dönemin en güzel kadınları Kim Novak ile Brigitte Bardot arasında bir Bakan oturuyor.
Kadınların "Le Beau François" (yakışıklı François) dedikleri, sonraları 14 yıl Cumhurbakanlığı yapan François Mitterrand...
Çapkınlığıyla ünlü.
Salondakilerin gözleri bu üçlüde...
"Acaba François hangisini seçecek? Kim'i mi, yoksa Brigitte'yi mi?"
Kuşku duyulmayan şey, François'in hangisini isterse istesin, "hayır" cevabı almayacağıdır.
Aradan yıllar geçer...
10 Mayıs 1981'de, Vieux Morvan adlı restorantta iki adam, neşeli bir kadın muhabbetine dalmışlardır.
Adamlardan biri François Mitterrand'dır.
Konu ise Birigitte Bardot ve Kim Novak'ın anatomilerinin karşılaştırılmasıdır.
Özellikle göğüslerinin...
Anlaşılan Mitterrand, bir tanesiyle yetinmemiş!

François Mitterrand'ın sevgilisi Anne Pingeot'tan olan ve ölümüne kadar izlediği kızı Mazarine'nin "İLK ROMAN" adlı kitabı yayınlandı.
"İLK ROMAN"ı okurken, belleğimdeki bu anı, roman sayfalarının kenar süsü gibi.
François Mitterrand, bir müze müdüresi olan Anne ile büyük aşk yaşamıştı.
Bir de kızları olmuştu.
Mazarine...
Bu sırrı pek az kişi biliyordu.
Dünya basını, onu, Mitterand öldüğü zaman mezarının başında 19 yaşında bir genç kız olarak tanıdı.
Mazarine, bir anda büyük bir ün kazandı.
Bu kitapta Mazarine, babasından kalıtımlarını da yansıtıyor.
O da sosyalist... Güzel... Ve de hedonist... Yani, her türlü entellektüel ve cinsel ufuklara açık...
Onun erkekleri, herhalde yıllar sonra yazılacak.

Ama... Babasının kadınlarını anlatan bir kitap var.
"KADINLARI SEVEN BAŞKAN" adlı bu kitabı, Le Point Dergisi'nden Marie - Therese - Guichard yazmış.
François Mitterand da aşklarını, genelde sanatçılar arasından seçmiş.
Anne ile ilk yıllarına kadar, yaşamında sürekli değişen kadınlar var.
Hiçbir zaman vazgeçmediği dört tutkusu şöyle:
"- Kadınlar...
- Kenarları çok geniş, kendine özgü şapkası...
- Kırmızı kaşkolu...
- Tanıştığı ve güzel bulduğu kadınlara, hiç tereddüt etmeden 'güzelsiniz madam'
söylemi..."
Bazen bu söylemi, ilginç cevaplara çağrı yapıyor.
Örneğin... Cumhurbaşkanlığı yıllarında, Bakan eşlerine bir davet verir.
Her birinin ellerini ayrı ayrı sıkarken, onlardan birine "güzelsiniz matmazel" der ve sorar:
"Kimin kızısınız?"
Kız, bir isim söyler.
Mitterand, "Hükümet'te öyle bir Bakan yok" der.
Bu kez aldığı yanıt şöyle:
"Evet babam Bakan değil, bir kolejde müdür.
Ben burada falanca Bakanın eşi olarak bulunuyorum."


François Mitterand ve yaşamındaki kadınlar için etiketler var.
"- Mitterand'ın kelebekleri...
- Mitterand'ın kraliçeleri...
- Mitterand'ın kadınları..."
Onun seçimlerinde, oyların çoğunluğunun kadınlardan geldiği saptanmıştır.
Kampanyalarını da kadınları yüklenirdi.
Örneğin... Mitinglerinde Juilette Greco, Les Feuilles mortes'u (şarkının İngilizcesi Autumn Leaves) onbinlerce seçmene söylerdi.
Ya da Gigi l'Amoroso'yu o harikulade sesiyle Dalida...
Onbinler, bu seslerle büyülendikten sonra Mitterand konuşmak için kürsüye gelirdi.
Gençliğinden başlayarak François Mitterand, ileri yaşlara gelinceye kadar yaşamında sol entellektüel sanat çevresinden pek çok parfüm koklamış.
Herhalde kadınlar için bir tek pişmanlığı varsa, o da eşi Danielle Mitterand'dır.
En yücesi de ona çocuk veren ve bir yaşam boyu bu kutsal sırrı koruyabilen sevgilisi Anne Pingeot.
Onun - bir gün yazarsa - anılarını okumak, çok ilginç olabilir.