TATİLE çıkmadan önceki yazımda bugünü öngörmüştüm; “Koalisyon olmaz, erken seçime gidilir...”
Yazım şöyle başlıyordu:
AK Parti “azınlık hükümetiyle”
Hatırlayın...Cumhur-başkanı Erdoğan’ın en yakınlarından olan eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım seçimden önce ne demişti?
“Sandıklardan tek başına iktidar olarak çıkamazsak, AK Parti’nin azınlık hükümetiyle erken seçime gidilir.”
......................
Gelinen noktanın ve geleceğin “şifresi” bu söylemdedir.
Anlaşılan o ki -güncellenen adıyla- Külliye’de kamuoyu araştırmaları masaya yatırılmış ve “AK Parti’nin tek başına iktidar olamayacağı” görülmüş.
7 Haziran sonrasının yol haritası çizilmiş.
......................
Yazımda Ankara’da siyasetin nabzını iyi tutanlardan -AK Parti’ye yakın- Sabah’ın Ankara Temsilcisi Okan Müderrisoğlu’nun da -o gün yayımlanan- satırlarından alıntı yapmışım.
Müderrisoğlu “koalisyon seçeneklerini” sıralamış ve “hiçbirinin olamayacağı” sonucuna varmış.
Anayasa gereği Türkiye’nin seçimleri belirleyeceğini belirterek şu hükme varmış.
“Geriye tek seçenek kalıyor; MHP’nin dışarıdan destekleyeceği azınlık hükümetinin -geçici hükümet olarak- Türkiye’yi seçime götürmesi!..”
.....................
Ben de rotanın çok önceden çizilmiş olduğunu yazmışım:
“İşte seçimden önce Binali Yıldırım’ın getirdiği formülün, önümüzdeki 45 günün sonunda çözüm olarak önümüze geleceğinin belirlenmiş rotası.”
MHP BELİRLEYİCİ OLACAK
DÜN Başbakan Davutoğlu’nun hükümet kurma görevini Cumhurbaşkanı Erdoğan’a iade etmesinden sonra 2 seçenek var.
1- CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na “koalisyon hükümeti kurma” görevini vermesi.
2- Cumhur-başkanı’nın Anayasa gereği bir seçim hükümeti kurmak üzere Davutoğlu’na yeniden görev vermesi.
.....................
Birinci şıkkın gerçekleşmesi halinde CHP’nin Meclis çoğunluğu oylarını alacak bir ortak bulması imkânı görünmüyor.
“Azınlık hükümeti” olarak güvenoyu alamasa da Türkiye’yi seçime götüremez, çünkü Anayasa’nın öngördüğü “seçim hükümeti” seçeneği henüz denenmemiş olur.
Bu durumda ikinci şık devreye konur.
Davutoğlu seçim hükümeti kurma görevini alır fakat HDP’den bakan almamak için azınlık hükümeti olarak güvenoyu isteme şansını zorlar.
İşte orada hem MHP’nin tavrı hem de içtihatlar konuşulacaktır.
.....................
MHP güven oylamasında salona girecek.
Bu belli oldu.
Ama...
Oylamaya katılmazsa AK Parti’nin Meclis’teki çoğunluğu CHP ve HDP milletvekilleri toplamından fazla olduğu için salt çoğunlukla azınlık hükümeti desteği elde edilmiş olur mu?
MHP’nin salonda yer alışı oturuma katılım sayısının 550 olduğu şeklinde yorumlanırsa, AK Parti oyları azınlıkta kalmış sayılır.
Anayasa Mahkemesi’nin kararlarında olayın böyle yorumlanabileceği algısı var.
Yok eğer...
MHP’nin salonda yer almasına karşın oy kullanmaması halinde katılım sayısına dahil edilmeyeceği yorumu yapılırsa bu durumda katılım 470 olarak kabul edilir.
Yarısından bir fazlası olan 236 oyu da AK Parti grubu rahatlıkla karşılar.
......................
İşte bu da gene MHP’nin “belirleyici olacağını” gösteriyor.
......................
Şehitlerimize rahmet, ailelerine ve ulusumuza başsağlığı, yaralılara şifa diliyorum.
