Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

MÜMTAZ Soysal'ın Beşiktaş taraftarlığı gibi istisnalar vardır.
Ama asıl kural, Galatasaray Lisesi'ni bitirenlerin, Cim bom'lu olmalarıdır.
İmam Hatip ortaokul ve liselerine gelince...
Genel kural... Bu okulları bitirenlerin RP'yi desteklemeleridir.
Ender olarak Anavatan'lı, DYP'li, MHP'li ve BBP'li olanları da var.
Fakat...
Bu partilerin İslami siyaset yapan kanatlarına mensupturlar.
Zaten onlar da, RP ile dirsek teması halindeler.

YANİ...
İmam Hatip okulları, genelde Refah Partisi'nin değirmenlerine su taşımaktadır.
Ayrıca...
Sağın diğer partileri olan Anavatan, DYP, MHP ve BBP de, İmam Hatip liseleri konusunda "ne şiş yansın... Ne kebap" politikalarıyla... Liderlerinin kokmaz bulaşmaz tavırlarıyla, gene, RP için çalışmış oluyorlar.
Çünkü...
RP ile dirsek teması içindeki kadrolar da, bu partilere verilmiş İmam Hatip kökenli - istisnai - oylar da aslında emanettir.
Son tahlilde RP'ye ait olacaklardır.

İMAM Hatip'linin iki profili var.
Bilgisayarı, ingilizcesi ya da almancası, temel ve genel kültür derslerinin çizdiği profil, bir yüzüdür.
Diğer yüzünün karakteristikleri ise şöyle sıralanabilir:
Kuran'ı Kerim'i...
Arapça'yı...
Hadis ve fıkıh...
İslam tarihini bilir.
5 vakit namaz kılar, oruç tutar.
Kimileri, arada sigara içse bile - ki günah olarak tanımlanmış değildir - kesinlikle ağzına içki koymaz.
Flört etmez, dansa vs. gitmez.
Evlilik öncesi cinsel ilişkiye kesinlikle girmez. Hatta zihni fantezilerini dahi, olabildiğince frenler.

LAİKLİĞİ - kerhen - kabul eder.
Ama, Türkiye'de laikliğin tam uygulanmadığı inancındadır.
İslam'a devletin baskı yaptığı gibi bir sanı sahibidir.
O konuda, sağlam örnekler gösteremez ama, kulak dolgunluğuyla bu inançtadır.
Atatürk'ü "bu toprakları Hıristiyan işgalcilerden kurtardığı" için"yadsıyamaz."
Ne var ki...
Bazı devrimler ve özellikle harf devrimi nedeniyle...
Ayrıca, hilafetin kaldırılması bağlamında, Cumhuriyet sonrası dönemiyle Atatürk'ü benimsemez.
İmam Hatip'li toplumdan itelendiği gibi bir duygu içindedir.
Özellikle üniversitelere giriş sınavlarında büyük pırıltılar göstererek, kendini ve mensubu olduğu camiayı kanıtlamak gibi bir misyonu yüklenmiştir.
Diğer liselilere göre, pek de hissettirmek istemediği bazı kompleksleri vardır.
Bu kompleksler bazen üstünlük, bazen de altta kalmışlık mesajını taşır.

BU okullara, genellikle kendileri gitmezler.
Tercih ailenindir. Oğlu ya da kızı islami terbiye alarak eğitim yapsın istemişlerdir.
Dahası...
Genellikle ekonomik koşullar da tercihleri belirlemektedir.
Cumhuriyet'in ilk yıllarından itibaren yoksul, fakat yetenekli çocuklar için "leyli - meccani" diye anılan "devlet parasız yatılı okulları" vardı.
Bugün toplum için önemli noktalarda olan pekçok isim, bu okullardan yetişmiştir.
Oysa...
Özellikle merhum Turgut Özal'ın Başbakanlığı döneminden itibaren, bu okullar neredeyse dumura uğramışlardır.
Onların bıraktıkları boşluğu İmam Hatip liseleri, Dini Vakıf okulları ve yurtları doldurmuştur.

ŞİMDİ...
İmam Hatip okulları tartışılıyor...
Fakat... Türkiye'deki birçok orta eğitim kurumunun yöneticileri, İl Milli Eğitim Müdürleri, ya İmam Hatip'lidir, ya da İmam Hatip'li görüşlerini paylaşmaktadır.
Milli Eğitim sistemi, çoğunlukla o zihniyetin ipoteği altına geçmiştir.
Tarikat vakıflarının liseleri ve yurtları da, İmam Hatip okullarından farklı değiller ki...
1965'ten başlayarak, birkaç parantez dışında, Türkiye hep dini siyaseti en fazla gıdıklayan sağ zihniyet erbabının ellerinde kalmıştır.
Merkez partilerin Avni Akyol gibi ılımlı isimleri istisnadır.
Ve Türkiye, bu hale, bir yılda... Sadece 700 İmam Hatip orta okulu ve lisesiyle gelmiş değil.
Buzdağının görünmeyen bölümü, çok daha hacimli.
O nedenle, ben, 8 yıllık temel eğitim sorununun, sonunda çözülemez olmadığını düşünüyorum.
Hatta Ankara'dan edindiğim izlenimler, - daha önceki yazımda da belirttiğim gibi - son 3 yılın seçmeli derslerle yapılacağı... Bunların içinde din derslerinin de olacağı... Kuran kurslarının yaz tatillerinde uygulanacağı yolundadır.
Ama aysbergin görünmeyen kısmı, çarptığında... Bunun formülü yok.