Bir ‘Osmanlı Polisiyesi...’

TARİHİN ilk Osmanlı polisiyesi Filinta, “adalet, dostluk, kardeşlik” kavramlarını ortaya koyuyor. Hikâye, Galata Kadısı Gıyasettin Hatemi ve onun yetiştirdiği Galata Amiri Filinta Mustafa ekseninde geçiyor. Mustafa karakteriyle Onur Tuna ve Süreyya’yı canlandıran Nur Fettahoğlu ile başarılı şarkıcı Gülçin Ergül Şeffaf Oda konuklarım.
......................
Mustafa oldukça zeki, maharetli, yakışıklı bir genç. Yetim olan Mustafa Kadı Gıyaseddin tarafından yetiştirilmiş. Zaptiye olarak görev yapıyor. Filinta’daki Mustafa karakteriyle Onur Tuna, başarılı oyunculuk sergiliyor.
Onur, iktisat mezunu ama oyunculuğu tercih etmiş.
Onu, “Hayat Devam Ediyor” dizisiyle tanıdık. Ege Üniversitesi Sanat Müziği Konservatuvarı’nda da ses ve beste eğitimleri almış.
Güzel bir ses rengi var.
......................
Nur Fettahoğlu, gizemli, güçlü ve intikam dolu “Süreyya” karakteriyle karşımıza çıkıyor. Filmin kahramanlarından Galatalı Banker Boris’in can düşmanı. Aşk-ı Memnu’nun Peyker’i ve Muhteşem Yüzyıl’ın Mahidevran Sultan’ından sonra Nur Fettahoğlu, “İlk kez bir rolümde
ağlamıyorum. Güçlü bir kadını
oynuyorum” diyor.
Nur’un beyaz ve pürüzsüz cildi, mavi gözleri ve gamzeleriyle birleşince güzel bir reklam yüzü... Kozmetik firmalarına duyurulur... Nur, moda tasarımı eğitimi almış. Bu eğitiminin izleri giyimine yansıyor. Tarzı,
“Az daha çoktur” söylemini doğruluyor.
Nur, spikerlikten geçmiş oyunculuğa.
İyi de yapmış. Canlandırdığı her rolde dikkatleri üzerine çekecek kadar başarılı.
......................
Şeffaf Oda’nın diğer konuğu ise “Bir Tanecik Aşkım” albümüyle başarılı
şarkıcı Gülçin Ergül. Gülçin müziğe 8 yaşında Pera Güzel Sanatlar Akademisi’nde piyano eğitimiyle başlamış. Profesyonel müzik yaşamına ise 16 yaşında Hepsi grubuyla... Şimdi kendi albümüyle çıtayı daha da yükseltti.
Gülçin, Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Akademisi Devlet Konservatuvarı mezunu... Programda Türk Sanat Müziği
sürprizi de yapıyor.

GOSS fuarının kurucuları Clarisse Gorokhoff ve Jeremie Germond sergiledikleri resimlerden birinin önünde.

‘EL YAKMAYAN’ SANAT FUARI

İki genç Fransız, Clarisse Gorokhoff ve Jeremie Germond’un “GOSS” adlı sanat fuarı dün açıldı.
Bütün bir mevsim boyunca her hafta sonu her biri farklı mekânlarda ziyarete açık olacak.
Fuarın özelliği “karşılanabilir sanat sergileri” olması...
Sade ve benzeri olmayan bir “konsept” bu...
GOSS-ÇOCUK
Ziyaretçiler, ressam, heykeltıraş, fotoğrafçı ve karışık teknik sanatçıların, yenilikçi evrenini keşfedecekler.
Aynı zamanda, toplumdaki abesliklere eğlenceli şekilde dikkat çekmeyi amaçlayan “saydam gösteriler” de GOSS’ta yer alıyor. “GOSS” Fransızcada “erkek çocuk” anlamına geliyor. O nedenle çocukların doğallıkları, özgürlükleri ve cüretkâr yaratıcılıklarına
ithafen bu projenin adı “GOSS” olmuş.
ARACISIZ ETKİLEŞİM
SANATÇILAR, iki tam gün boyunca fuarda bulunacak ve istedikleri takdirde sanatseverlere çalışmalarını tanıtıp, kendi evrenlerini anlatacaklardır.
Amaç... “Karşılanabilir bir sanat fuarı olarak” GOSS’ta fiyatı 2500 TL’nin üzerinde eser satılmayacak. GOSS’un yaratıcıları Clarisse Gorokhoff ve Jeremie Germond 4 yıl önce Boğaziçi Üniversitesi’ne okumaya geldiklerinde tanıştılar.
Yakın arkadaşlıkları ve sanata olan ortak tutkuları, onları vazgeçemedikleri İstanbul’da eşsiz ve etkili bir “sanat oluşumu” yaratmaya yöneltti. GOSS işte bu sürecin ürünü.
Bugün “gidin görün...”
Ayrıca “Clarisse ve Jeremie’nin neşelerini de paylaşın” derim. (Giriş ücretsiz)
........................
Adres: Kolektif House, Huzur Mah. Beyazıt Cad. No:15, 4. Levent Sanayi Sitesi/İstanbul

‘TAÇLI’ GÜZEL DOÇENT

OKAN Üniveristesi Türkiye’nin en büyük ve iddialı vakıf üniversitelerinden biri.
Çalışma pratiğine odaklı bir “eğitim felsefesi” var.
Yani “hayattan kopuk, sadece teoriye dayalı” üniversitelerden değil.
Kaliteli öğretici kadrolarının yanı sıra öğrencilerin kendi alanlarında “iş kurmalarını/iş bulmalarını” hedefleyen program uygulamakta.
Bu nedenle de çekim alanı oluşturmuş. İlk mesleği öğretmenlik olan ve sonrasında başta inşaat olmak üzere Türkiye’de ve başka ülkelerde ciddi başarılara imza atan işadamı Bekir Okan artık gününün 24 saatini kendi adını taşıyan üniversiteye ve koleje adamış durumda.
Üniversitenin ğrencilerinin oylarıyla bizim Şeffaf Oda yılın “En Başarılı Kültür ve Sanat Programı” seçilmiş. Haftanın ortasında çarşamba günü ödülü almak üzere, Okan Üniversitesi’nde düzenlenen törendeydim.
Diğer alanlarda da “En Başarılı” olanlara ödülleri verildi. Benimkini, Bölüm Başkanı, eski bir model olarak çok alkışlanmış Ebru Güzel anons etti.
Türkiye Best Model’i tacını takmıştı. Ebru Güzel üniversitede kariyer yapmakta. Bölüm Başkanı Yardımcı Doçent. Hoş bir sürpriz oldu.
Ödülümü ise ünlü roman yazarı, dostum Ahmet Ümit’in elinden aldım.
Okan Üniversitesi’ne ve öğrencilerine teşekkürler.
Günün duygusal anı, engelli Evgin Atalay’a yazdığı kitapları nedeniyle Okan Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Bekir Okan Özel Ödülü’nün verildiği sırada yaşandı.
Kitaplarının adları “Kardeş Gibiyiz, Hayat Yeşil Umut Mavi...”
Evgin Atalay ‘Trederic ataxi kas hastası’.
Ayaklarını, ellerini ve dilini kullanamıyor. Sadece iki parmağıyla 3 kitap yazdı.

Engelli Evgin Atalay’a ise Okan Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Bekir Okan Özel Ödülü verildi.