"Hamd, evrenler sahibi yüce Allah içindir; Allah ki acıyandır, koruyandır, sevendir;
günü gelince;
ancak
O'dur, hesap soracak...
Tek sana tapan, senden medet umanlarız biz..."
Deniz Kuvvetleri eski Komutanı merhum Oramiral Güven Erkaya, Atatürk ilkelerinin seçkin bir savunucusuydu.
Onu,
Atatürk'ün
Behçet Kemal'e yazdırttığı
Türkçe Fatiha suresinden yukarıdaki mısralarla ebediyete uğurluyoruz.
Atatürk'ün yolundan
Atatürk, anlamını bilerek dua etmenin gereğine inanıyordu.
Ancak...
Kuran'ın mealen tefsiri,
Arapça söylemindeki musiki ve kucaklamadan yoksundu.
O nedenle...
Behçet Kemal'e
Kuran surelerinin
Türkçe'sini şiir diliyle yazdırttı.
Böylece...
Hem zihinler aydınlanacak hem de yürekler ısınacaktı.
İşte gene merhum
Erkaya için
Behçet Kemal'in güzelim
Türkçe'siyle
Alak suresinden birkaç satır:
".............Candan seslen, Rabbin yanında hazır.
Temiz tut gönlünü, koy secdeye baş..."
Merhum Erkaya, gönlü temiz, zihni temiz bir aydındı.
Atatürk'ün başlattığı, yarım kalmış bu çalışmanın tamamlanmasını istiyordu.
Onun ruhuna gene
Behçet Kemal Çağlar'ın
Türkçe'siyle
Bakara suresinden de birkaç mısra:
"Yoktur başka tapacakbir tek Allah var ancak:
İçinde uyanıktır;
her şeyine tanıktır"
"Post modern darbeci" gibi haksız hücumların artık erişemeyeceği
Erkaya'nın samimi demokrat çizgisine
Allah tanıktır.
Erkaya inançlıydı
Kimileri, ne hazindir ki
Erkaya'nın inançlarına dil uzatmaya kalkıştı.
Onunla birlikte
Silahlı Kuvvetler'den emekli olan
Özel Kalem eski Müdürü Bülent Ziya'dan dinledim:
"Sayın komutanım, Ramazan'da oruç tutardı.İftarı makamında açardı.
Ama...
Eğer gece resmi bir daveti varsa, o yemeğin gereğini de yerine getirirdi."
Merhum Erkaya'yı, sadece
Erbakan'ın verdiği yemekte rakı istemesiyle tanımlama ve tanıtma çabasındakilere bilmem bu satırlar gerçeğin mesajını veriyor mu?
Vicdan sahibi, içten inançlılar için inanıyorum
"EVET..."Fakat...
Ya
kasıtlı olanlar?
Dinci değil,
kinci olanlar?
28 Şubat'ın intikamı için
Erkaya'nın naşını bile hedef alanlar?
Zaten bu satırlar onlara değil.
Simge
Erkaya, tam bir
Atatürkçü laikti.İnanç dünyasıyla, devlet işlerini birbirinden ayıran zihin berraklığına ulaşmıştı.
Erkaya'nın simgeleşmesi,
"Silahsız Kuvvetler" diye anılan, demokratik kitle örgütlerinin geniş dayanışmasını oluşturması ve
28 Şubat sürecinin önde gelenleri arasında yer alması nedeniyledir.
Merhum
Erkaya'nın yanlışları hiç olmamış mıdır?
Hangi faninin olmadı ki?
Ama özü, sözü ve çizgisi doğru bir insandı.
Vefatından sonra ona gösterilen ilgi, boşuna mı?
Din adına yapılmış işkenceler, işlenmiş cinayetler ve ortaya çıkartılan ölüm tarlaları, irticaya karşı
28 Şubat sürecinin haklılık kanıtları değil mi?
Güven Erkaya'nın ebediyete intikali üzerine bayram yapanlar, unutmasınlar ki, onun son nefesini verdiği gün
Deniz Harp Okulu'ndan yeni mezunlar diplomalarını alıyorlardı.
Biri gidiyor, yüzlercesi geliyor.
Yazara E-Posta: gcivaoglu@milliyet.com.tr