Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

BALYOZ’DAN beraat eden Em. Tümamiral Semih Çetin’den bir söylem:
“Balyoz darbe davası değildi. Ama TSK’ya darbedir.”
......................
ÇARŞAMBA gecesi Ahmet Hakan’ın “Tarafsız Bölge” konukları Balyoz davasından beraat etmiş -biri kadın hava Albay- komutanlardı.
Ortalama 4 yıla yakın hapis yatmışlar.
Her biri konuşurken ekranda “özgeçmişleri” okunuyordu.
Hepsi de parlak subaylar.
Dinlediklerim dehşet vericiydi.
Hukukçu olarak bende deprem sarsıntıları yaptı.

OLAYIN RÖNTGENİ

10 binlerce sayfalık iddianame ve bir kısım basında manşetten yer alan “darbe” suçlamalarının arkasında olay nedir?
Anlattılar:
......................
DÜNYADA ve Türkiye’de silahlı kuvvetler her yıl “seminerler” düzenliyorlar.
Savaş hali ya da sıkıyönetim ilanını ve bu durumda neler olacağının, neler yapılacağının tartışıldığı “asker forumları” bunlar.
Tartışmanın yapılması için önce bir senaryo yazılıyor, ilgili komutanlara gönderiliyor.
Onlar da -olası- icraat düşüncelerini seminerde dile getiriyorlar.
Balyoz davasına konu olan planı yazmış olan emekli Tuğgeneral Süha Tanyeli senaryoyu şöyle tanımladı.
“Ege’de Türk ve Yunan jetleri arasında yaşanan -it dalaşı- diye anılan havada karşılıklı sıkıştırmalar oluyor.
Yunanistan’la savaşın eşiğine geliniyor.
Bu arada içeride de kaosa dönüşebilecek karışıklık işaretleri ortaya çıkıyor.
Bunlardan biri Fatih Camii’nde cuma namazından çıkan bir sakallı grubun çevredeki yerleşkelere zarar verecek eylemlere geçmesidir.
Senaryo gereği “sıkıyönetim ilanının” gerekçesi olarak planda geçiyor.
Sıkıyönetim halinde elbette hangi binaların, kurumların sıkıyönetim kontrolüne alınacağı da bu seminerin içeriğinde var.
İşte “Fatih Camii’nin bombalanacağı” ve “Hava Kuvvetleri’nin Ege’de kendi uçağını düşüreceği” gibi vahim iddiaların medyaya servis edildiği ve manşetlerde yer aldığı olayın gerçek yüzü.
Yani...
Sadece -olağan- bir “hani mesela” durumu.
Her zaman yapılmadığı halde I. Ordu Komutanı o seminerdeki bütün konuşmaları kayda aldırtıyor.
Yani...
Gizli saklı bir şey yok.

Haberin Devamı

ÇAKMA CD

Haberin Devamı

VE bazı eller iki “çakma CD” üreterek bu seminer kayıtlarına yerleştiriyor.
Balyoz davası böyle açılıyor.
Amaç?
Ahmet Hakan’ın konuklarından Em. Tümamiral Semih Çetin dudak uçuklatacak yorumlar yaptı.
Kelime kelime yansıtamam ama verdiği mesaj şöyleydi:
TSK eskisi gibi değil.
Amerika’yla Türkiye’nin artık tam örtüşmeyen çıkarları nedeniyle daha sorgulayıcı ve Türkiye yararlarının yanında daha keskin duruşa sahip.
Özellikle Deniz Kuvvetleri hedef alınmış.
Deniz Kuvvetleri’nin subay sayısının daha az olduğu dikkate alınırsa -göreceli olarak- Balyoz vurulan daha çok denizciler.
Deniz Kuvvetleri iki savaş gemisi yapıp denize indirmiş.
Bir başkasının donanımını tamamen ileri teknolojiye dönüştürmüş.
Başka ülkelerden “savaş gemisi siparişleri” gelmeye başlamış.
Türk Deniz Kuvvetleri hem “bağımlılıktan” sıyrılmaya hem de silah sanayiinde “rakip” hale gelmeye başlamış.
Onu dinlerken, Türkiye silah sanayiinde yerli ileri teknoloji üreten ASELSAN’dan 6 üstün yetenekli genç mühendisimizin seri intiharları ve ölümleri aklıma geldi.
Ve...
NATO dışı ülkelerden “ortak yapım” füze projeleri nasıl da tepki tsunamileri yükseltmişti.
....................
SEMİH Çetin Amiral’in yorumu bu.
Doğruluğu düşünülse de elbette tek neden bu olamaz.
Atatürkçü laik Cumhuriyet kadını Em. Albay Berna Dönmez 24 yıl boyunca sürekli Hava Harp Okulu Tarih hocasıymış. (Derslerinde sürekli demokrasiye olan bağlılığını vurgularmış.)
Berna Albay’ı “Darbe sonrası Yıldız Teknik Üniversitesi başına getirilecek” iddiasıyla davaya dahil etmişler.
O da yıllarca kadınlar hapishanesinde yatmış.
Ama CD’yi kurgulayanlar bir başka yerde de “atlamışlar” ve Yıldız Teknik değil “İTÜ” yazmışlar.
Hiçbir şeyi anlatabilmek mümkün olmamış.
Tarih öğretmenliği ne, darbede üniversiteye el koymak ne?
“Ne alaka?”
.....................
ÇOK duyarlı başka anlatılanlar da var.
Araya başka bir konu girmezse devam edeceğim...