Kitabın adı “Çivisi Çıkmış Dünya...” yazarı Amin Maalouf.
Mesajı şöyle:
Yerküre hiç böyle bir dönem yaşatmadı. Bütün sorular, tüm cephelerden hep birlikte üstümüze geliyor; küresel ısınma ve iklimler sapıtması... Ekonomik kriz... Küresel terör... Medeniyetler, ırklar ve dinler çatışması...
Ve bunların artçı depremleri...
Ekonomik krizden... Anayasa Mahkemesi tarafından iktidar partisinin irticanın odak noktası olarak gösterilmesine... “Ayışığı” ve “Sarıkız”a uzanan bir dizi darbe planı iddialarına... Başbakan’ın gazetecilere, siyasetçilere, yargıç ve savcılara, yüksek mahkeme üyelerine kadar uzanan telefon dinlemeleri ve bunların “batan geminin malları gibi” medyaya servis edilmelerine... Genelkurmay karargâhının BBG evine dönüşmesine... Koca koca komutanların hapishaneye konmalarına... Gazetecilerden bilim adamlarına, ilmin mabetlerindeki rektörlere kadar uzanan “beyin hazinesinin“ zindanlara kapatılmasına... Tüm Türkiye insanlarını saran “dinleniyoruz - izleniyoruz” sendromuna... Türkiye’nin “Türk-Kürt ayrışımı” için zehirlenişine... Sünni - Alevi ayrışımının üzerinde yangınlar çıkarmak için kıvılcımlar uçuşturmaya... Medyanın iktidar tarafından ele geçirilmemesi için kaba saba saldırılara... Laikliğin ve Atatürkçülüğün neredeyse suç sayılacağı psikolojik tezgâhlara... Ulusal egemenliğin yerine cemaat egemenliğinin dayatmasına... S-oros çocuklarının kendilerine dikte edilen senaryoları, tıpkı çevre coğrafyalarında olduğu gibi Türkiye’ye de uygulanmasına... Başta büyük sermaye olmak üzere Türkiye dokularının çözülmesine, çökertilmesine...
kadar sarsıntıları iliklerimizde hissedilen “çivisi çıkmış Türkiye...”
Daha sayayım mı?
“Çivisi çıkmış dünya” ile “çivisi çıkmış Türkiye...”
Dünyanın da, Türkiye’nin de bu kaos sonrasında sağlıklı bir düzen üreteceği umudundayım.
Her geceyi izleyen sabahlar vardır. İnsanlık tarihinde hep “ışık” galip gelmiştir.