Günün “duyarlı” tartışması...
“Cizre’nin 3 mahallesinde oy sandıklarının kurulmayacağı, o mahalle sakinlerinin daha güvenli başka mahallede oy kullana-cakları...”
Henüz “kesinleşmiş” değil.
Ama...
Süreç başlamış durumda.
Son kararı “Yüksek Seçim Kurulu (YSK)” verecek.
Değiştirmek için başvuracak daha üst bir hukuk yolu yok.
Ancak...
Durumun “duyarlı” olduğunu dikkate alarak irdelemekte fayda var.
......................
Önce... “Hukuk” açısından bakalım.
Pozitif (yazılı) hukukta var olan düzenlemeler açık.
Normal bir seçim ikliminde, ilan edilmiş sandıkların yerleri değiştirilemez.
O seçim çevresindeki seçmenler, kendileri için öngörülen yerlerde oy kullanmak “hak” ve “yükümlüğündedir.”
“Yükümlülük” çünkü oy kullanmayan seçmene yasalarla “para cezası” uygulanıyor.
Bu “ceza” tartışma götürürse de “artısı” ve “eksisi” bir yana madem yasayla düzenlenmiş, uygulanacaktır.
Peki...
Bu durumda “Cizre’deki 3 mahalleye seçim sandığı koymamak, o mahallelerin seçmenlerini başka bir mahallede oy kullandırtmak mümkün olmayacak mı?”
Bir yargı organı olan YSK kararını beklemek ve saygı duymak esastır.
Bununla beraber hukuk yorumları yapmakta sakınca yok.
“Eğer seçimlerin -güvenlik dahil- milli iradeyi en iyi şekilde yansıtma görevi YSK’nınsa... YSK, o 3 mahalleye ya da başka seçim yörelerindeki mahallelere özel uygulamalar getirebilir.”
Yasaların “ruhu” bu yorumu öne çıkarıyor.
.......................
“Siyasi” açıdan bakınca farklı yorumlar öne çıkmakta.
“Bütün vatandaşlarına Türkiye’nin her yerinde güvenli yaşam sunmak” devletin anayasal ve yasal görevidir.
“Fırat’ın kıyısında bir koyun kaybolsa sorumlusu devlettir” anlayışı bu toprakların kadim inanışıdır.
Koyun bir kenara koyunu, “3 mahalle halkının seçimde oy kullanma güvencesinin bile sağlanamaması, o yüzden başka mahallelerde oy kullanabilmeleri” devletin zaafı diye görülür.
Devlet dağında, suyunda, düzünde, kentinde, köyünde her santimetrekare de tek egemen olmalıdır.
3 mahallesinde seçim sandığı kuramayan bir devlet görüntüsü Türkiye’ye yakışmaz.
Türkiye’de, Suriye’deki Kürt kantonlarını model alan kalkışıma cesaret verir.
Tamam...
Cizre “netameli...”
Fakat milyona varan asker ve polis güvenlik güçleriyle Türkiye devleti Cizre’nin 3 mahallesinde seçim sandığı kuramayacak, seçim güvenliğini, can güvenliğini, sağlayamayacak mı?
Bunun düşünebilmek bile acı veriyor.
Bayramın Türkiye’mize demokrasi içinde kardeş sevgisi, barış ve esenlik getirmesini diliyorum. Okurlarımın bayramını kutluyorum. Şehitlerimize rahmet, ailelerine, ulusumuza, başsağlığı, yaralılarımıza şifa diliyorum.