Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Görünen o ki “doku-nulmaz-lıklar AK Parti’nin önerdiği kapsamda” kalkacak.
Perşembe günü Anayasa Komisyonu’nda -gerçi- CHP kapsamı genişletmek isteyecek.
“Başbakan’ın -eskiler dahil-, hakkında fezleke olan bakanların da dokunulmazlıklarının kaldırılmasını” isteyecektir.
Ancak...
Komisyonda AK Partililer çoğunlukta.
CHP’nin önerileri reddedilir ve iktidarın “geçici Anayasa maddesi” aynen genel kurula iner ve oylanır.
“Açıklanan irade” gereği oylamada 367’nin üzerinde “EVET” oyu kullanılır.
Bu geçici madde Anayasa’ya girmiş olur. Çünkü...
CHP de, MHP de son aşamada -istedikleri değişiklikler yer almasa bile- iktidarın getirdiği Anayasa maddesine “EVET” diyeceklerini açıkladılar.
Kamuoyu önünde kendilerini bağladılar.
....................
Ne var ki...
Anayasa maddesi /maddeleri oylamaları için siyasi partiler milletvekillerini bağlayıcı “grup kararı” alamazlar.
Kanun koyucu milletvekillerinin “kendi özgür iradelerini beyan etmelerini” öngörmüştür.
Grup kararı olmasa bile “parti ilkesi” gereği, milletvekilleri tam kadro “EVET” oyu kullanırlar mı?
Genel kanı “hiçbir denetim mekanizması işlemezse 3 partiden de büyük fire verileceği” yolunda.
Fakat...
Anayasa’nın “hür irade” ilkesine rağmen geçmişte siyasi partilerin kendi milletvekillerinin nasıl oy kullandıklarını bazı yöntemlerle denetledikleri sır değil.
“Gizli oy” kullandıktan sonra milletvekili kullanmadığı “kırmızı (HAYIR)” ve “yeşil (ÇEKİMSER)” oyları grup yöneticilerine gösterirler.
Böylece “beyaz (EVET)” oyları garantiye alınmış olur.
Tabii...
Meclis Başkanlığı’nın bu denetimi önlemesinin de yolları vardır.
Örneğin... Oylama bittikten sonra kullanılan “beyaz oy” sayısı kadar “yeşil” ve “kırmızı” oyların da oy kullanma yerinde sayılacağını, sayılarda fark olursa oylamanın yenileneceğini açıklayabilir.
Bunu da delmenin yolları bulunmaz değil.
Uzatmıyorum.
.....................
Tutun ki Genel Kurul’da 367 ve üstü “EVET” oyları ile iktidarın “geçici Anayasa maddesi” kabul edildi.
Ya...
Bunun “Anayasa’ya aykırılık iddiası?”
Bu konuyu usul hukuku profesörü TBB (Türkiye Barolar Birliği) Başkanı Metin Feyzioğlu ile konuştum.
Hocaya göre burada bir Anayasa’ya aykırılık durumu olmaz.
Açıklaması özetle şöyle: (Yanlışlık olursa kusur benim. G.C)
Anayasa’nın değişmez/değiştirilmesi teklif edilemez ilk 3 maddesi dışındaki maddelerin hiçbiri diğerine üstün değildir.
“Anayasa’ya giren yeni maddenin daha önceki maddeye aykırılığı” iddia edilemez.
“Son” ve “özel” madde olarak Anayasa’ya giren bu geçici madde hukuk tekniği bakımından geçerlidir.
Peki...
Hukuk devleti “hukuk devleti maddesine (madde 1)” aykırı mı?
Değil.
Ya “dokunulmazlığı kaldırılanların kendilerini savunma haklarını kullanamamış olmaları?”
Savcılıkta kullanırlar.
Ama...
Bana göre “Anayasa’ya aykırı olmamakla beraber hukuk devletinde böyle uygulamalar olmamalı, popülist tavırdır.”
...................
Konunun bir de siyasi yönü var ki çok önemli.
Yani...
Sadece HDP’lilerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasıyla ortaya çıkabilecek “ayrımcılık” ve “dışlama” sosyal yapıda reaksiyonlar zinciri üretebilirdi.
Oysa...
Şimdi “Bütün partilerin milletvekilleri aynı torbada, ayrımcılık, dışlamak yok” denebilecek.
Denebilecek!..