Masal gibi bir evlilik töreni... Sarayın balkonunda Prens William ve Kate, Elizabeth’in öpüşmelerini alkış sağanağıyla izleyenler.
Aynı balkonda yıllar önce William’ın annesi Diana ile babası Prens Charles da bu rüya gibi görüntüyü vermişlerdi.
O mutlu dakikalarında bile William annesini düşünmüş olmalı.
Harikulade başlayan her şey ne yazık ki böyle sürmeyebiliyor.
Diana bundan 14 yıl önce kocaman bir soru işaretinin çevrelediği otomobil kazasında ölmüştü.
Çocuk William önce anne ve babasının ayrılmasının acısını yaşamıştı.
Sonra annesinin Mısırlı bir Arap zengini olan Dodi el Fayed ile aşkı, magazin sayfalarındaki fotoğraflarla yaralanmıştı.
Ve...
27 Ağustos 1997 Pazar gecesi gelen ölüm haberi.
O gece Paris/Ritz Otel’in güvenlik müdür yardımcısı Henry Paul’e, otelin sahibi baba Muhammed el Fayed tarafından Diana ve oğlu Dodi’yi bir restorana gizlice götürmek görevi verilmişti.
Yıllar sonra iki genci emanet ettiği Paul’e söylediklerini şöyle anlattı:
“Arabayı çok dikkatli kullanmasını, geleceğin İngiltere Kralı’nın annesinin ve sevgili oğlumun hayatlarının onun ellerinde olduğunu unutmamasını söyledim. Allah biliyor ya Paul’e çok güveniyordum.”
Oysa güven için yanlış adresti Paul.
Mossad adlı İsrail istihbarat örgütünün oltasına çoktan takılmıştı.
Silah anlaşmaları yapmak için gelen Arap müşterilerin nefes alışlarını bile Mossad’a bildiriyordu.
Ayrıca Paul içki içiyor, hap kullanıyordu.
Otelde kalan ünlü müşterileri ve gidecekleri yerleri para karşılığı paparazzilere fısıldıyordu.
O gece Paul kapıdaki gazetecileri atlatmak için bir plan yaptı.
Diana ve Dodi’nin koruması olan Trevor Rees-Jones ile birlikte yem olarak iki Range Rover’i otelin ön kapısından hareket ettirdiler.
Gazetecilerin otomobilleri de arkalarından...
Paul ise Diana ve Dodi’yi arka kapıdan aldı.
Mercedes’in direksiyonuna geçerek hızla yola çıktı.
00:21’de Rue Cambon’un tepesinde görevli Mossad ajanı gözlemci, beyaz bir Fiat Uno’nun caddenin öte tarafına geçtiğini not etti.
Arabada Fransız Güvenlik Servisi DST’den iki istihbarat görevlisi vardı.
Beyaz Uno, Concorde Meydanı’ndaki trafik ışıklarından geçti.
Paul’un kullandığı Mercedes ise ışıklarda beklemek zorunda kaldı.
00:23’te Mercedes, Alma Tünel’ine yaklaştı, Paul önünde giden beyaz Uno’yu mutlaka görmüş olmalıydı.
00:24 yüksek hızla seyreden Mercedes, tünelin girişindeki rampayı indi.
Saniyeler sonra tünelin içinden gök gürültüsü gibi bir ses yükseldi.
Sürtünen metalin ve lastiklerin çıkardığı sesler bir süre devam etti.
Paul ve Dodi ölmüşlerdi.
Diana ise ölüyordu.
Mossad raporuna göre, birkaç saniye sonra beyaz Uno Avenue Montaigne civarında bir ara sokağa saptı.
Orada bekleyen bir kamyonun arkasındaki rampadan tırmanıp kasanın içine girdi.
Ve kapıları kapatılan kamyon hızla oradan uzaklaştı.
Saatler sonra, Uno, hurdalıktaki preste ezildi.
Birkaç saniye içinde tanınmaz hale gelerek bir hurda parçasına dönüştü.