Almanya Federal Meclisi -beklenen- “Ermeni soykırımı kararını” aldı.
“Beklenen” diye yazdım.
Sadece önceden parlamentodaki partilerin hepsinin “evet” oyu vereceklerini açıklamış olmaları nedeniyle değil.
Bu son noktanın seyir defteri yıllardır yazılmaktaydı.
Şöyle ki:
.....................
Daha 5 ya da 6 yıl önce Alman devlet televizyonunda “Osmanlı’nın Ermenilere soykırımı” iddiasını kanıtlama amaçlı belgesel (!!) yayınlanmıştı.
Belgeselde (!!) rezalet ötesi “komik” yorumlar yapıldığını aktardılar.
Güya...
Hitler Yahudi soykırımı yapmak için Türkiye’den esinlenmiş, hatta cesaret almış.
Enver Paşa ve diğer İttihatçıların Yahudi soykırımı suçlarının üstü örtülmüş.
Hitler de “Haaaa soykırımları yapanlara ceza gelmiyor, o halde ben de Yahudilere soykırım yapayım” diye düşünmüş.
.....................
Buna elbette “kargalar bile güler.”
Ama...
Bu yayına karşı Türkiye’den -güçlü- ne bir ses, ne bir nefes.
.....................
Başka ayak seslerini de duyurayım.
Almanya’da çok sayıda Türk kökenli politikacı var.
Çeşitli partilerden 11 de milletvekili.
Önce...
Dünkü parlamento oylamasında -belki biri hariç- tamamının “EVET” oyu verdiğini belirteyim.
Çünkü...
“Ermeni soykırımını kabul etmeyen” Türk politikacının kariyerinde ilerlemesi hatta durumunu koruması mümkün değil.
Bir örnek...
Hakkı Keskin Alman Türk Topluluğu Başkanı’ydı.
Almanya’da sol partinin mensubuydu.
“Ermeni soykırımı” iddiasını kabul etmediği için partisinden ihraç edildi.
Mehmet Kılıç milletvekiliydi.
O da “Ermeni soykırımı iddiasını kabul etmediğini” söylemişti.
İlk seçimde partisinden aday gösterilmedi.
Saf dışı edildi.
Uzatmayayım, böyle örnekler az değil.
.......................
Bakmakla yetinmeyip gören gözler için “gidişin nereye olduğunun” işaretleridir.
Almanya’da gazetecilik yapan bir meslektaşım “Burada Türkiye’ye posta koyanlar yükseliyor” dedi dün.
Üzgündü.
Öyle bir isim Yeşiller Partisi’nin Eşbaşkanı Cem Özdemir.
Gerçekten dün oylanarak kabul edilen “Ermeni soykırımı kararının” başını çeken odur.
Kimilerine göre, bu Cem Özdemir’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a “karşıt” tavrı.
Gerçekten özellikle Gezi olaylarında Cem Özdemir iktidarı kınamıştı.
Erdoğan’ın da onu hedef alan sert sözleri olmuştu.
Belki bu “psikolojinin” de rolü olabilir ama çok küçük bir pay.
Asıl neden, Özdemir’in siyaset yükselişinde Ankara’yı hedef alan sözleri ve eylemleridir.
Zaten o da “kendini Alman olarak gördüğünü, Almanya için politika yaptığını” sık sık söylemiştir.
.......................
Asıl belirleyici ağırlık küresel ve özellikle ABD merkezli lobidir.
Almanya’da 700 bin dolaylarında Türk seçmen bulunmasına karşın Ermenilerin sayısının 5-10 binde kalması ve buna rağmen 4 partinin de Ermeni tezi yanında yer alması ilginç değil mi?
Bunu sağlayan, küresel Ermeni lobisinin Alman politikasına yön verebilmesidir.
Peki...
Türklerin lobisi?
Bizimkiler darmadağın...
Türkler... PKK/HDP’ye yakın ve onların uzantısı olanlar... Sünni ve Alevi odaklı iki ayrı kutupta örgütler... İmkânları nispeten daha fazla olan AK Parti’ye yakın kuruluşlar vs...
Bunlar bir arada Almanya politikasına ağırlık koyacakları yerde birbirleriyle didişmekte.
Türkiye’nin de “ciddi bir lobi çalışması yaptığını” söyleyene rastlamadım.
Diğer çoğu Avrupa ülkesi gibi Almanya parlamentosu da “Ermeni soykırımı” kararını işte böyle bir boş bırakılmış alanda ilerleyerek aldı.
Bize de “kınamak” kaldı.