Saddam’ın heykelleri bile Saddam’dan daha çok mu direndi?
Bağdat 21 günde düştü.
Ya Musul ve Kerkük?
Türkiye için esmer günler mi?
ABD’nin itibarlı gazetelerinden Wall Strret Jornal’da Cherly Bernard’ın satırlarından bazılarını yansıtayım:
"Peşmergeler her zaman ‘dur’ denilen yerde durmaz. Kürtler pekala Kerkük’ü ele geçirebilir."
.....
"ABD ordusuyla birlikte omuz omuza çarpışan Kürtler, ABD’nin önemli bir müttefikinin (Türkiye’nin) saldırı hedefi haline gelirse, buna seyirci kalmamız imkansız olacaktır."
.....
"ABD, diplomatik çabalarla Türkiye’den iki ödün koparmayı başarmıştı.
1- Koalisyon birliklerine mühimmat (lojistik) yolunu açmak.
2- En azından şimdilik Türkiye ordusunu Kuzey Irak’tan uzak tutmak.
Fakat, gene de Türklerin, Kürtlere karşı harekete geçme olasılığı ortadan kalkmış değil."
.....
Satırlara devam...
"Kürt müttefiklerimizle, NATO üyesi Türkiye arasında silahlı çatışma çıkabileceği yolunda kaygılarımız var."
.....
"Iraklı Kürtler son yıllarda ilerleme kaydetti. Türkiye tarafından tehdit olarak görülen bu başarılar, kendi olanaklarıyla yaşayabilir bağımsız bir Kürt devleti vizyonunu besliyor.
Kurtuluştan sonra Kürtlerin durumu büyük olasılıkla daha iyi olacak."
.....
"ABD, büyük özveriler gösteren peşmerge savaşçılarının askeri yetenek ve cesaretlerine övgülerde bulunurken, Türkiye’de bazı çevreler, Kürtlerin önünü kesmek isteyebilir. Irak savaşını fırsat olarak görebilirler.
Bu da bir dizi felaketi tetikler.
Kendi Kürtleriyle sorun yaşayan İran da devreye girebilir."
Bir başka yayın daha...
İngiliz Daily Telegraph’tan da satırlar yansıtalım: "ABD özel kuvvetleri ve ABD hava desteğiyle düzensiz Kürt peşmerge birlikleri Kerkük ve Musul kentlerine ilerledi."
.....
"Kuzey Irak Kürtleri, 1991’den bu yana siyasi özerklikten yararlandılar. Kaçakçılıktan elde ettikleri gelirlerin yanı sıra BM’nin petrole karşı gıda anlaşması uygulamasıyla ülkenin en varsıl yönetimlerini oluşturdular. Artık, Kerkük ve çevresindeki petrol alanlarını ele geçirip bağımsız devlet kurmayı amaçlıyorlar. Ancak Ankara, ‘bunu savaş sebebi sayacağını’ açıklamıştı. Türkler Irak’a girerse, büyük olasılıkla İran da girecektir."
.....
"4. piyade tümeninin Türkiye’den geçmesi için Türk parlamentosundan karar çıkaramayan ABD, peşmergelere daha bağımlı hale geldi. Peşmergeler Kerkük’te bir isyan başlatabileceklerini söylüyorlar. Böylece çarpışmadan Kerkük ele geçebilir ama Kürtlere de bunun karşılığını ödeyecektir."
Wall Street Journal’a göre böyle bir durumda çözüm, "Türkiye ile karşı karşıya gelmemek, araya AB’yi koymak...
Çünkü zaten AB üyeliğini hedefleyen Türkiye, Kürt politikalarını çok daha iyi koşullara getirmiş bulunmakta.
Böylece AB, Türklerle, Kürtler arasında tampon yapılırken, öte yandan da ABD ile AB ilişkilerini düzeltme yolunda adım atılmış olacaktır."
Yani AB, Truva Atı olarak gene önümüze sürülebilir. Bazı satırlarını yansıttığım bu yazılar, Radikal gazetesinde ayrıntılarıyla yer almakta.
İşte Türkiye’nin karşı karşıya, hatta burun buruna olduğu kritik süreç...
Tezkere geçmiş olsaydı, savaş daha kısa sürede bitecek, daha az masum kanı dökülecekti.
Ayrıca...
Bütün bu olasılıklara hiç gerek kalmayacaktı.
Türkiye harekat boyunca hem güney, hem kuzey karargahlarında yer alacaktı... Oldubittiler yaşanmayacaktı.
Kuzey Irak’ta denetimi elinde tutacaktı.
Savaş sonrası masada yer alacaktı.
Devlet adamlığı "öngörebilmektir"...
Yılları... 10 yılları.
Ama ne yazık ki 21 gün ötesi bile görülemedi.