Futbol ve ırkçılık

Almanya tartışıyor:
"Milli Futbol Takımı'nda neden siyahi oyuncu yok?
Neden diğer dinlerden ve ırklardan oyuncu yok?
Oyuncularımızın safkan Alman olması, bize ırkçı görüntüsü veriyor.
Üstelik...
Başarısız oluyoruz."
NDR televizyonundaki bu hararetli tartışmada, önce dünya, ardından Avrupa Şampiyonluğu'nu kazanan Fransız Milli Takımı'ndaki Zidane'ın Cezayir kökenli Müslüman, Henry'nin Surinam kökenli siyahi olmasına işaret ediliyor.
Ekleyelim...
Yedek kaleci Lama, Desailly, Thuram, Vieira, Karambeu, Anelka, Wiltord, Trezeguet de siyah.
Djorkaeff ise Ermeni kökenli.
Hollanda Milli Takımı'nda da siyahlar vardı.
Yarı finale yükseldiler.
Almanya Milli Takımı'nda farklı etnik kökenden denebilecek tek kişi Mehmet Scholl'du.
O da yedek kulübesinde oturtuldu.
Zaten...
Scholl, "babasının Türk olduğunu fakat çok küçük yaşta aileyi terkettiğini ve kendisini hiçbir zaman Türk hissetmediğini" söyler.
Ama...
Gene de yakınır:
"Diğerleri gibi bir Alman olduğum halde, radyo ve TV'deki naklen maç yayınlarında bütün futbolcular soyadlarıyla anılırken, benden Türklüğüm vurgulanmak istenircesine, Mehmet Scholl diye söz edilir.
Neden?"

Utanç ve gerçek

Çünkü kökler derinde...
Almanlar'ın üstün ırk olduğuna inanan Nazi döneminin diktatörü, milyonlarca kişinin katili ve büyük bir kıyımın sorumlusu Hitler, ABD'li siyah atletlerin altın madalyalar kazandığı 1936'da Berlin Olimpiyat Stadı'nı öfkeyle terketmişti.
Almanlar, İkinci Dünya Savaşı sonrası, sicillerindeki ırkçılık karasını yıllarca taşımışlar ve bundan utanç duymuşlardır.
"Artık değiştiklerini" ispatlamak için çok çaba göstermişlerdir.
Ama...
Başardıkları söylenemez.
Almanya Milli Futbol Takımı'nın DNA testinden geçmişçesine safkan Almanlığı bir örnek.

Türkler'e azınlık hakları

Bu tutum, Almanya'da yaşayan Türkler açısından, bizi daha da yakından ilgilendiriyor.
Almanya'da 2 milyon 600 bin Türk var.
Araştırmalara göre 2030 yılında Alman nüfusu 40 milyona düşecek, Almanya'da yaşayan Türkler'in sayısı ise 7,5 milyon olacak.
Yakında milyonlarca Türk için başlarına azınlık statüsü diye bir sorun çıkmasından kaygılılar.

Gizli ırkçılık mı?

Peki Türkler'e karşı açık tavır konuyor mu?
Dazlakların, yeni Naziler'in saldırıları elbette var.
Fakat...
Bütün Alman ulusunun bu ilkel tavrı benimsediği söylenemez.
Almanya'daki Türk Araştırma Enstitüsü'nün, Uluslararası Çalışma Örgütü için yaptığı bir araştırmayı yansıtalım...
Çeşitli sektörlerde, "eleman aranıyor" ilanları üzerine, önce Almanca'yı ana dili gibi konuşan bir Türk telefon ediyor.
Özgeçmişini anlatıyor.
Cevap "çok iyi."
Adı soruluyor.
Türk ismi verince, önce bir sessizlik... Sonra buz gibi bir ses:
"Üzgünüz. O iş doldu."
Enstitü, hemen ardından aynı özelliklere sahip, gene Almanca'yı ana dili gibi konuşan bir başka Türk'e aynı iş ilanı için telefon ettiriyor.
Ama bu kez Alman adı verdirtiyor.
Bir Alman ismi duyulunca, "buyrun görüşelim" deniliyor.
Hani o iş dolmuştu?
Bu ayrımcı tavrın ortalaması yüzde 15.
Bankacılık gibi müşteri ilişkilerinin yoğun olduğu sektörlerde yüzde 30'a kadar tırmanıyor.
Böyle Hitler zombileri yüzünden, ne yazık ki çağdaşlığı, insani değerleri benimsemiş pek çok Alman da dünya kamuoyunda dışlanmakta.
Almanya'da gizli ırkçılık sorgulamasının futbolda bile olsa başlaması, olumlu işaret.


Yazara E-Posta: gcivaoglu@milliyet.com.tr