Şu iki kelimenin arasında önemli bir fark vardır.
“Gıpta”ve “kıskanmak.”
Birincisi“olumlamayı” da içeren “Keşke bizde de olsa” gibi bir duygudur.
İkincisi ise “olumsuzdur.”
“Neden orada oluyor da bizde olmuyor?”tepkisinin ifadesidir.
......................
2015 Nobel Barış Ödülü’nün Tunus “Ulusal Diyalog Dörtlüsü”ne verilmesi bana “gıpta” duygusunu yaşattı.
Bu dörtlü birbiriyle dünya görüşü taban tabana zıt 4 sivil toplum kuruluşunun ülkeyi “kuyudan çıkarması” nedeniyle aldı dünyanın bu saygın ödülünü.
Kısaca anlatayım:
Tunus Arap Baharı’nın patladığı ilk İslam ülkesidir.
“Yasemin Devrimi”adıyla anılan halk hareketiyle 24 yıldır iktidarda olan diktatör Zeynel Abidin Bin Ali devrilmiştir.
Ancak...
Tunus bir türlü istikrarı yakalayamamıştır.
Siyasi cinayetler, kanlı terör saldırıları birbirini kovalamış, seçimle iktidara gelen “katı muhafazakâr” iktidar ulusunu kucaklayamamıştır.
Bu arada ekonomi de bozulmuştur.
Tunus, birbirini zehirleyen “sert muhafazakâr siyaset” ve “ekonomik çöküş” sarmalında dibe sürüklenmekteydi.
......................
İşte bu süreçte devreye “Ulusal Diyalog Dörtlüsü” girdi.
Bu 4’lü “Genel İşçi Sendikası, Sanayi, Ticaret ve El Sanatları Konfederasyonu, İnsan Hakları Birliği, Barolar Biriliği”ndenoluşmaktaydı.
Birbiriyle zıt görüşteki partilerle diyaloglara girdiler, yoğun çaba gösterdiler.
Bu olumlu girişimle medyanın, kamuoyunun ve demokrasi dünyasının desteğini kazandılar.
Arkalarına aldıkları o güçlü destekle “katı muhafazakâr iktidar partisini”de“ulusal ortak yarar platformuna”çekmeyi başardılar.
Tunus istikrar yolunda yeniden yükselişe geçti ve bu tırmanışı sürdürmekte.
Siyasi istikrarın “müjde çiçekleri” gibi açması, beraberinde ekonominin de doğrulmasını getirdi.
“Kan”ve “şiddet eylemleri”-neredeyse- durdu. Ve...
Bütün bunlar“demokrasi” içinde gerçekleşti.
“Ulusal Diyalog Dörtlüsü”Tunus’un yeniden kazanılmasını sağlamıştır.
......................
Oysa...
Arap Baharı’nın ne yazık ki demokrasiye evrilmediği Libya, Suriye, Mısır ve Yemen hâlâ ya otoriter yönetimlere teslim oldular ya da hâlâ kan ve terörün, iç savaşın acılarına gömülmüş durumdalar.
Tunus “demokrasi içinde istikrarı yeniden yakalayan” tek Arap Baharı ülkesi...
Arap Baharı ilk Tunus’ta başlamıştı, demokrasi hedefine de ulaşan ilk Arap ülkesi oldu.
Ulusal Diyalog Dörtlüsü bu mucizenin altındaki imzadır.
O nedenledir ki Almanya Şansölyesi Angele Merkel, Küba ziyaretiyle estirdiği barış nedeniyle Papa Francesco, Amerika ve Batı ile İran arasında nükleer anlaşmaya katkısı dikkate alınan Dışişleri Bakanı Zarifi gibi güçlü adayları geride bırakarak Nobel Barış Ödülü’nü Tunus’a getiren “Ulusal Diyalog Dörtlüsü”nü yürekten kutluyorum.
......................
İçimde“kıskançlığın” zerresi yok.
Ama...
“Gıpta”ediyorum.
Türkiye’yi giderek uçurumun kenarına sürüklemekte olan ayrımcı/ayrıştırıcı rüzgârları göğüsleyecek bir “ortak akıl” girişimine ihtiyacımız var. Hem de “varoluşumuzun sürdürülmesi adına...”