Rusya'dan bir mesaj:
DX Birliği adını bir taşıyan bir kuruluş tarafından gönderilen bu mesajın tam çevirisi şöyle:
"Sayın meslektaşlarımız.Bildiğiniz gibi şimdi Rusya yoğun bir finansal ve ekonomik krizde.
Biz, aylardır maaşlarımızı alamıyoruz ve ailemiz emekli.
Onlar da emekli maaşlarını alamıyorlar.
Sonuç olarak çocuklarımız hep aç ve hasta oluyorlar.
Bu yüzden size bir rica ile başvurmaya karar verdik.
Ricamız, bize gerekli ihtiyaçlarımızı, çocuklarımızın yemeklerini alabilecek kadar az bir para yardımı yapmanız.
Herhangi bir yardımınızı umuyoruz.
Size en sıcak duygularımızı ve nazik saygılarımızı sunuyoruz.
Cevabınızı bekliyoruz.
Allah, sizin gerçek iyilikseverliğinizi hatırlayacaktır.
Rus arkadaşlarınız."
Hazin ve duygulandırıcı bir mesaj.
Ve Mavi Akım
Bu insanlık dramını not ediniz.
Sonra...
Böyle bir durumdaki
Rusya'nın
Karadeniz'in altında
2200 metrelik boru hattı kuracağını ve yılda
16 milyar metre küp doğalgazı Samsun'a ulaştıracak projeyi finanse edeceğini düşününüz.
Dünyada teknik olarak böyle bir projenin gerçekleşmiş olmaması bir yana,
Rusya, hangi kaynakla bu mega projeyi hayata geçirecek?
Maaş bile veremiyor.
İşte
Mavi Akım arasındaki bir görüntü...
Ve ne ilginçtir ki, ekonomik durumu böylesine dramatik olan
Rusya, Karadeniz'in altından geçecek proje için henüz parmağını bile oynatmamışken,
Türkiye, Samsun'dan itibaren, bu
sanal mavi gazın dağıtımı için bazı firmalara
52 milyon dolar ödemiş bulunuyor.
Moskova'dan gelen haberlere göre, mavi gaz için ön protokolün imzalanması
"bazı eksikliklerin olduğu gerekçesiyle" bir süre ertelenmiş.
İyi de olmuş.
Ama...
Başbakan Ecevit, Moskova'da
"hiçbir şey Mavi Akım'ın gerçekleşmesini önleyemez" diye bir demeç de verdi.
Galiba bu da
siyaset geometrisi çarpık olmayan bir söylem.
Çünkü...
Mavi Akım, topal bir bacak da olsa,
üstündeki gövde bir deve ait.
Bülent Ecevit'in
Rusya'da yaşamakta olduğu
Mavi Akım sıkıntısı,
İsmet Paşa'nın şu sözünü hatırlattı:
"Büyük devletle yakın ilişki, ayıyla yatağa girmeye benzer.Okşarken bile pençeleriyle acıtır, kanatır."
Ecevit'e
Moskova'da çok sıcak ilgi gösteriliyor.
Ama...
Canının yandığı da sezilmekte.
Öyle anlaşılıyor ki,
Mavi Akım sorununu şimdilik zamana yayıyor.
Diğer yatak
Üstelik...
Bir diğer yatak daha var.
Oradakinin pençeleri daha da güçlü.
ABD'den söz ediyorum...
ABD ise
Bakü - Ceyhan petrol boru hattından yana ağırlık koyuyor.
"Son pürüzlerin de giderildiği ve bu işin İstanbul'daki AGİT Konferansı'nda imza ile noktalanacağı" yolunda duyumlar var.
Hatta...
Clinton'ın
Enerji Danışmanı John Wolf, Ankara'da basın toplantısı yaparak, bu konuda ağırlık koydu.
ABD petrol şirketleri, projenin finansmanını sağlıyorlar.
Biraz da hesap konuşalım.
Devlet Planlama Teşkilatı'nın
2020 yılı için doğalgaz ihtiyacı öngörüsü
40 milyar metre küp.
Bunun
6 milyar metre küpü zaten
Rusya'dan geliyor.
Ruslar ile olan anlaşma gereği,
Ukrayna - Bulgaristan hattından
8 milyar metre küp daha gelecek.
Rusya'dan zaten toplam
14 milyar metre küp gaz... Cezayir'den de
4 milyar metre küp sıkıştırılmış doğalgaz alınıyor.
Türkmenistan ve
İran ile yaptığımız anlaşma gereği,
İran, Türkmenistan'dan aldığı gazı kendi kullanacak.
Bize de
Tebriz üzerinden aynı miktarda kendi gazını verecek.
Yani...
2015 yılına kadar gerekli olan toplam
29 milyar metre küp doğalgaz ihtiyacımız karşılanmakta.
Bakü - Ceyhan üzerinden iki aşamada
15'er milyar ton daha gaz almakla tüm ihtiyaçlarımızı karşılayacağız.
Dışarı da satış olacak.
Yanı sıra
ABD, bu hat üzerinden
Azerbaycan ve
Kazak petrollerini de
Akdeniz'de pazarlamak üzere
Türkiye'ye akıtarak, bölgeyi
Rusya egemenlik alanından ayırmaya çalışıyor.
İşte ikinci yataktaki durum.
Yazara E-Posta: gcivaoglu@milliyet.com.tr