"Dün, sayıları 1000in altında ABDli, bizim Kuzey Iraktaki havaalanlarımıza indi. Daha fazla olabilirdi ama Türkiye karadan geçiş vermediği için dar olanaklı havaalanlarımıza böyle küçük sayılarla geliyorlar."Bu ABD silahlı birlikleri ne yapacak?"Erbil - Kerkük ve Erbil - Musul arası tampon bölgeyi tutacak."Ya siz Kürtler?"Biz ABDnin partneriyiz. Koalisyon üyesiyiz. Ortağımız olarak ABDnin duyarlı hatları tutması bizim için yeterli güvencedir."Bu söylem çok şeyi ortaya koymakta.Türkiye - daha önce girmiş az sayıda birliğin dışında - neredeyse bölgede yok.Bushun Kuzey Irak Özel Temsilcisi Zalmay Halilzad ile dün Ankarada yapılan görüşmeler sonucu belki birkaç bin kişilik silahlı gücümüz daha girecek ama duyarlı bölgeleri denetleyecek mevzilerde bulunmayacak.ABD ile dirsek temasında kalacak.Yöredeki Barzani ve Talabani güçleri ise ABDnin başını çektiği koalisyonun asli ortağı.Yeniden yapılanma aşamasında koalisyon ortaklığı, herhalde Kuzey Irak Kürtleri için artılar üretecek. Kuzey Irak Kürt bölümü kurmaylarından dinliyorum: Kürtler savaşacak mı? Kuzey cephesinde ABD ile birlikte sıcak çatışmaya girecekler mi?İlke olarak... Hayır.Onların görevi bir kısım Irak birliğini kuzeye mıhlamak.Öncelikle 20 bin dolaylarında iyi yetişmiş, iyi silahlanmış, iyi para alan, gece görüşle harekat aygıtlarına ve Sovyet yapısı T 72 tanklarına sahip cumhuriyet muhafızlarını bölgede tutmak.60 bin cumhuriyet muhafızı ise güney cephesinde.Savaşın sonunun ne kadar öne çekileceğini işte bu toplam 80 bin cumhuriyet muhafızı belirleyecek.Saddamın 300 bin dolaylarında sıradan birlikleri ise tam Allahlık. Silahları, eğitimi, örgütlenmesi, morali dökülüyor.Kürtler, güneyin çözülmesi halinde, kuzeydeki çetin ceviz 20 bin cumhuriyet muhafızı ile kuru kalabalık diğer kuvvetlerin kendilerine teslim olacakları görüşündeler.1991de de 90 bini böyle teslim olmuş. Ayrıca toplam 90 bini bulan ve bir yılı aşkın süredir yöredeki ABD özel servis subayları tarafından eğitilen Barzani ve Talabani birlikleri ne olacak? Nokta... Dinlediğim takvim şöyle :"Askeri çatışmaların 5 - 6 haftada sonuca ulaşacağı tahmin ediliyor. Saddam yenilir ya da bir şekilde devre dışı kalır... Yani şu veya bu şekilde düzenli savaş biter. Tabii daha sonra tek tük saldırılar, terör niteliğinde baskınlar sürebilir ama artık o savaş değil, savaş sonrası tepkiler sürecidir. Siyasi oluşumla birlikte zaman içinde marjinale geriler." Peki bu savaş ne kadar sürer? Köprülerin altı Köprülerin altından akacak sular Saddamı önüne katıp götürür.Bu bilinmeli.Saddam güçleri 1991e oranla sadece yüzde 10da... Koalisyon güçleri ise yüzde 1000 daha etken. Bu kadarı yeterli değil mi?Ya kalan çeyrek aklının, Saddama biyolojik ve kimyasal silahlar kullandırtması olasılığı!Çok uzak ihtimal.Onun Askeri İstihbarat Başkanı Orgeneral ile Londrada konuşmuş ve sormuştum:"Saddam 1991de neden nükleer, kimyasal, biyolojik silah kullanmadı?"Cevabı şöyle olmuştu:"Nükleer silaha zaten tam erişmiş değildi. Kimyasal ve biyolojik silah kullanmaktan ise - ya ABD karşılığında nükleerle cevap verirse - diye korkmuştu. Yaşamak istiyordu.."Peki bu kez? Saddam, yaşamdan umudunu keserse? Kimyasal ve biyolojik silahları kullanması uzak olasılıktır.Kendisinin, torunlarının sonunu getirmiş olur. Bir ülkeye sığınma güvencesi... Savaş suçlusu olarak yargılanmak. Ölüm cezası olmayan bir yargı sistemi umududur. Apo örneği önümüzde...Evet... Irak Savaşı kilometre dolduruyor.Masum insanlar yitiriliyor.Masum insanlar acı çekiyor.Fidan gibi gençler devriliyor.......Ve Türkiye, Kuzey Irakta kırmızı çizgiler çekiyordu.Şimdi tersi mi? g.civaoglu@milliyet.com.tr Köprü istihkam hesapları, Diclenin, Fıratın debisi, kıytırık kasabalarda nokta direnişler üzerine oturtulan kurmay harp oyunlarına takılmak, sonucu değiştirmez.