Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Bodrum’da hafta sonu çoğunluğu yabancılardan oluşan bir otelin sahilindeydim.
Turistlerin ellerinde “Fifty Shades” roman üçlüsünden biri vardı.
Buna “Mummy porn (anne pornosu)” da diyorlar.
Konusu milyarder bir işadamı olan Christian Grey ve masum bir edebiyat öğrencisi Anastasia Steele arasındaki aşk ilişkisi.
“Birinci kitap olan Fifty Shades of Grey” bütün zamanların en hızlı “çok satan romanı...”
Sadece Amerika’da ve Kanada’da 15 milyon satıldı.
Atlantik’in diğer yakası İngiltere’de de müthiş satıyor.
Bu ayın sonuna kadar 1 milyonu yakalayacağı tahmin ediliyor.
Kitap “Da Vinci’nin Şifresi ve Ye, Dua Et, Sev” kitaplarının satış hızını çok kez katlamış durumda.
Bu bir aşk ama daha çok “erotik roman...”
Kadınlar kapışıyor.
IPad’lerden okumak tercih ediliyordu.
Böylece kadınlar “erotik kitap okuduklarının kimse tarafından görülmediğini” düşünüyorlardı.
Fakat “salgın” öylesine hızlı yayıldı ki artık bu üç romandan oluşan seri plajda, metroda, otobüste, parkta ve kocaların, çocukların gözleri önünde evde kitaptan okunuyor.
“21’inci yüzyıl kitabı” da deniyor.
Bir kitabevi sahibi olan kadın vitrine “Evet... Herkesin konuştuğu kitap burada” yazılı poster asmış.
Bir diğeri şöyle sesleniyormuş müşterilerine:
“Hey, masanın üzerinde soft porno var...”
“Diva anneler” sitesinin kurucusu Lyss Stern’e göre bu 3 kitaplık dizi “birçok evliliğin altındaki ateşi yeniden yaktı.”
Kadınlara ise “bu kitapları okumanın sizi yeniden seksi yapacağını düşünüyorum” diye sesleniyor.
Bütün bunları yapan 49 yaşındaki Erika Mitchell adındaki İngiliz anne.
Kitaplarına EL James takma adını kullanıyor.
Bu üç kitap haftalardır “NYT’nin (New York Times)” en çok satan birinci, ikinci ve üçüncü sırasında.
Orta yaşlardaki hayal kırıklığı içindeki anneler için “anneler pornosu (mummy porn)” hayata ikinci umut.

Haberin Devamı


Milyarder Grey ve masum Anastasia aşkı

Milyarder Grey ve masum Anastasia aşkı

...........................
Yabancı dil bilen birkaç Türk diğer cinsin de okuduğunu gördüm bu kitapları.
...........................
Kafamda düşünceler uçuştu.
- “Siyasetçilerin dayattığı gündem ile halkın gündemi çok farklı...”
- “Bu dünya erkeklerin dünyası sananlar fena halde yanılıyorlar. Şu son kitap da bu gerçeğin evrimden, devrime evrildiğinin mi göstergesi.”
.............................
Bizim gündemimiz ise bu gezegenden de çok farklı.
Bizim sorunumuz “kan dursun anneler ağlamasın...”
Bunun için hepimiz elimizi taşın altına koymalıyız.

Haberin Devamı

MISIR-YUNANİSTAN-SURİYE

MISIR’DA Arap Baharı sonrası, işte manzara.
“Müslüman Kardeşler’in adayı cumhurbaşkanı seçildi...
Askeri Yüksek Konsey’in patronajında budanmış yetkilerle görev yapacak.
Yönetim böylece ortasından yarılmış durumda.”
Halkın yarıdan 2 çıt fazlası Müslüman Kardeşler adayını seçti.
Yarıdan 2 çıt azı ise Mübarek’in eski adamına oy verdi.
Halk da ortasından ikiye ayrılmış.
Mısır ekonomisi, bu konunun uzmanlarına göre “en az 20 yıl geriye kaymış.”

Milyarder Grey ve masum Anastasia aşkı

.........................
Aynı ekonomik durum Yunanistan için de geçerli.
“15-20 yıl geriledi.”
Üstelik...
Ayağının kaydığı bu çukurdan çekip çıkaracak güçlü bir iktidarın siyasi istikrarından da yoksun.
Gerileme ters yolda devam eder.
.................
Suriye’nin ekonomik durumu daha da kötü.
Kapital ülkeden kaçtı.
Siyasi istikrar umudu “mum alevi gibi zayıf ve titrek...”
Ekonomisi güçlü olmayan bir iktidar sopalı rejimde nereye kadar gidebilir ki?
Suriye “bırakın sarhoşu, kendi devrilsin” sürecinde...
Düşürülen uçağımızdaki şehitlerimize rahmet diliyorum.
Ailelerine, TSK’ya ve ulusumuza da başsağlığı...
Olayın siyaset boyutuna ayrıca gireceğim.