1- Huntington'un ortaya attığı ve büyük tepkiler yaratan "Medeniyetler Çatışması" tezi, ne yazık ki, giderek geçerlilik kazanmakta.ABD ve Avrupa'da "İslam ve demokrasi değerlerinin birbirine aykırı olduğu" görüşünde olanların oranı, yüzde 56...Avrupa'da yüzde 85, ABD'de yüzde 95 oranında eğilim, "İslamın tehdit" olduğu yolunda. Özellikle İslamın içindeki belirli gruplar için bu trend vurgulanıyor."Medeniyetler Çatışması" için gerçekten kaygı verici oranlar bunlar...2- Türkiye açısından kaygı, altı çizilecek kadar derinleşmekte.Çünkü... Araştırmaya göre, Türkiye yüzünü Avrupa'dan çevirmekte, "Ortadoğululaşma" yörüngesine kaymakta.II. Dünya Savaşı'ndan bu yana Türkiye kamuoyu, ilk kez hem ABD'ye, hem AB'ye birden soğumakta.Araştırmanın 0-100 dereceler arasında ısı ölçme testinde Türkiye insanının ABD için sıcaklığı, sadece 20 derece, AB için ise, 45 derece. Daha önceki ısı ölçümlerinde AB'ye Türkiye insanı çok daha sıcak bakıyordu.Özellikle AB'ye karşı soğuma süreci hızlı ve oranı yüksek.Buna karşılık İran'a duyulan sıcaklık derecesi, 43.Yani... Türkiye insanı İran'a neredeyse AB kadar yakın.Araştırmanın Lübnan olaylarından önce yapılmış olması daha da kaygı verici.Türkiye'nin Lübnan'a asker göndermesine karşı olma oranı yüzde 80'i bulduğuna göre "Ortadoğululaşma" süreci ivme kazanmış olabilir............................Bu oluşumun başta Bush'un yanlışları olmak üzere pek çok nedeni var.Ancak, AKP hükümetinin bir süredir AB ile ilişkileri neredeyse askıya almış görüntüsü, AB ile sürtüşmeler ve İslam coğrafyasına ağırlık veren politikalar toplumu da şartlandırıyor.Hükümetin bakış açısı, toplumu da etkiliyor.Bu süreçte Türkiye'nin de "Medeniyetler Çatışması" coğrafyasında görülmemesi için Brüksel'i merkez alan sabit pergel ayağını kaydırmaması, alternatif politikaları, pergelin diğer ayağının hareketleriyle çizmesi gerekir.Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün Almanya Başbakanı ile "medeniyetler uzlaşması" çağrısı, zamanlaması ve özüyle doğru ve gerçekçi bir tavırdır. Gül'ün ılımlı ve daha demokrat kişiliği inandırıcı olabilir.............................3- Dünya, ABD'nin tek kutuplu küresel gücü dışında yeni bir kutup daha arayışında...Avrupa, "bu kutbun AB olması" eğiliminde.O kadar ki... AB'nin tüm üye ülkeleri kapsayan bağımsız bir dışişleri bakanı olması görüşü, yüzde 64 oranında taraftar kazanmış bulunuyor.Türkiye bu eğilimin dışında kalmış.İlginç tavırları var.Örneğin... AB'ye tam üyelik isteyenlerin oranı, yüzde 73'ten yüzde 54'e düşmüş. (Daha önce yansıttığım 45 derece, AB'ye olan ısı derecesidir.)ABD'ye de yakın değil. NATO'ya güven grafiği düşüyor. İsrail'e destek 12 derece...Türkiye'nin hiçbir sorunu olmayan tarihi boyunca en yoğun ve iyi ilişkileri yaşadığı Rusya için ısı derecesi, sadece 21 derece...Türkiye, hiçbir ülkeye, nötr olan 50 derecelik ısıyı bile vermiyor.Türkiye'de "Türkün Türkten başka dostu yoktur" sloganının etkisi görülmekte.Daha ilginç bulgular da var...Sözgelişi... İran'ın nükleer gücü, Türkiye'nin yarısında bile tehlike olarak görülmemekte.Türkiye insanının en fazla desteklediği toplum, Filistinliler, yüzde 47... Bunlar da Ortadoğululaşma süreci kaygılarını artırıyor.............................."Nereye gidiyoruz?" sorusunun cevabı, lafazanlıkla, demagojiyle olmaz. İşte bulguların apsis ve ordinatlarıyla çizilen bir maceranın yol haritası bu.............................(*) Transatlantic Trends 2006 araştırması. g.civaoglu@milliyet.com.tr ABD, Avrupa ve Türkiye "trendleri" araştırmasının (*) ortaya koyduğu 3 bulgu şöyle... (Moda trendleri değil.)