Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bugün Bu uyarıdan sonra bir kez daha Körfez Savaşı henüz başlamadan Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da yaşadığım şoku anımsadım...AKP'nin Abdullah Gül'ün kurduğu birinci hükümetinde Dışişleri Bakanı olan Yaşar Yakış, o tarihte Riyad Büyükelçisi'ydi.Yaklaşan savaşı izlemek için Riyad'a gitmiştim.Yakış, zarafet göstermiş, beni büyükelçilik evinde konuk etmişti.Bir ara "Amerikalı komutanlarla görüşmek istediğimi" söylemiştim.İçtenlikle katkıda bulundu.ABD Büyükelçisi'ne telefon ederek bu isteğimi yansıttı.Riyad'ın, ABD Kuvvetleri'nin subayları tarafından komuta merkezi olarak kullanılan otelde randevu verildi.Aşağıda konuştuğum ABD'li iki yarbayın söylediklerini ve benim sorularımı sunuyorum... Nihayet Ankara, ABD'yi uyardı: "PKK'da uzun namlulu ağır silahlar, tanklar var. Bunlar ABD malı..." 'Amerikalı Yarbay Türkçe konuşuyordu. Daha önce Ankara'da TBMM yanındaki Amerikan Yardım Heyeti merkezinde bir süre görev yapmış. Yarbay ile duvara asılı dev Ortadoğu haritasının önündeyiz.Sağ elinin avuç içini Musul/Kerkük vilayeti olan geniş alanda gezdiriyor. Ve sakin bir sesle, kelimeleri tane tane seçerek anlatıyor."Savaş bitecek. Saddam çökmüş olacak. Devlet otoritesinden yoksun bir boşluk doğacak. Kürtler, bizim Irak'tan çıkarken bıraktığımız silahları elde edecekler. Bir devlet kurarak bu coğrafyadaki boşluğu dolduracaklar. Belki Türkiye'den de toprak isterler.Ya vereceksiniz ya da savaşacaksınız."Ona anımsatıyorum."Türkiye bunu kabul etmeyeceğini açıklamış bulunuyor."Amerikalı yarbay, "O zaman çarpışacaksınız" diyor.Soruyorum:"Türkiye'nin düzenli orduları, silahları, topları, zırhlıları, tankları, uçakları, füzeleri var. Böyle bir güce nasıl karşı koyarlar? "Amerikalı yarbayın verdiği yanıt düşündürücüdür:"Irak'ın kuzeyindeki Kürtlerin de yakında çok silahları olacak. Saddam'ın bıraktığı silahlar onlara kalıyor. Belki Türkiye'de sizinkilerden bile ileri silahları olacak. Uçakları, tankları, füzeleri, zırhlıları, helikopterleri, havalimanları ......"' Ardından bir başka odaya geçtik.Bir diğer Amerikalı yarbay, gene aynı söylemi tekrarladı..."Bunları yazacağım" uyarıma "Nasıl isterseniz" cevabını verdi............................Yukarıdaki konuşmaları o zaman çalıştığım Sabah gazetesinde yazmıştım.Çok daha uzun olan konuşmaların bir özeti...O tarihten bu yana PKK sorunu ve ABD ile ilişkiler tartışılırken bu yazım sık sık bana hatırlatılır.Hâlâ çözemediğim bir soru, kafamın içinde...ABD Büyükelçisi, beni neden bu iki yarbaya göndermişti?Türkçe bilen ve her kelimesi net olan iki yarbay, neden bu dehşet verici mesajı bana -hem de yayımlanacağını bile bile- vermişlerdi?Son aşama... Bakınız PKK'nın elinde tankların da olduğudur. 16 yıl önceki öngörüdür. Sizden toprak isteyecekler Türkiye'nin Malezya olacağı/olmayacağı tartışmaları Prof. Mardin'in "mahalle baskısı" söyleminin de önüne geçti.Elbette iki ülke arasında pek çok fark var.Ancak... Malezya'dan örtülü kadın fotoğraflarına bakarak "Böyle mi olacağız?" kuşkuları yersiz. Çünkü... Fotokopi makinesiyle çekilmişçesine aynı görüntüler Türkiye'de de var.Başları örtülü... Daracık giysiler... Bacakları sımsıkı saran blucinler... Çıplak ayağa giyilmiş yüksek ökçeli ayakkabılar ya da parmak arası terlikler...İşte 2007 Türkiye'sinden başı örtülü bazı kadınlarımızın görüntüleri... Elbette hepsi "aynı" değil ama "aynı" olanların sayısı da çok. gunericivaoglu@milliyet.com.tr MALEZYALILAŞTIRDIKLARIMIZDAN