Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Fransız Sosyalist Partisinin tüm üyeleri sandığa gidecekler ve yeni Avrupa Anayasası için "EVET" veya "HAYIR" oyu kullanacaklar."EVET" oyları daha fazla çıkarsa, zaten merkez sağ partiler de "EVET" eğilimli oldukları için, Cumhurbaşkanı Chiracın eli kuvvetlenecek.Çünkü... Avrupa Anayasası için Fransayı büyük referanduma götürecek olan kişi o.Referandumu alacağı anlaşıldığında siyasi statüsü "proteinlenmiş" olacak.17 Aralıkta Türkiyeye müzakere tarihi verilmesi kararında - daha önce Shcröderle de anlaştıkları için - "yeşil ışık yakılması" tavrını, daha rahat koyabilecek. Bugün Fransada adı konmamış bir "Türkiye referandumu" yapılıyor. O nedenle Sosyalist Parti üyeleri arasında yapılacak olan bugünkü referandum, bir bakıma 17 Aralık kararı için "tünelin ucundaki ışık..." Peki "aydınlığa çıkış" mı?Yoksa..."Üstümüze gelecek bir trenin farları mı?"Bu sorunun cevabı için Fransız Sosyalist Partisinin iç yapısına bakalım.Partinin genel başkanı diyebileceğimiz 1. sekreteri François Holland, Avrupa Anayasasına "evet" görüşünde.Bu bağlamda..."Türkiyeye müzakere tarihi verilmesini" de savunuyor.Partinin ikinci adamı ve Mitterrand döneminin başbakanı Laurent Fabius ise Avrupa Anayasasını "sağa kaymış" buluyor ve karşı..."Bu anayasa, sosyal haklara yeterince atıfta bulunmuyor. Liberal kapitalist sistemin temel şablonunu dayatıyor" gibi bir söylemi var.Pembeden kırmızıya daha yakın sol kanada oynuyor. Türkiyeye ABden tam üyelik için müzakere tarihi verilmesine karşı. Bir de sosyalist partinin "eski kültleri" var. Lang, Delors gibi...Sol kanadın bu saygın kanaat önderleri de, ABnin yeni anayasasından yana ağırlık koymaktalar."Türkiyeye tarih verilmesini" de savunuyorlar.Sonuç, genel beklenti bu referandumda yüzde 62-65 dolaylarında "evet" oyu çıkması. Bu beklenti gerçekleşirse, Chirac da genel referandumu alabileceği izlenimleriyle - yukarıdaki satırlarda da belirttiğim gibi - güçlenecektir.Chiraca muhalefet AB Anayasa referandumunu "Türkiyeye tarih verilmesiyle eşleştirdiği" için bugün tünelin ucundaki ışığın, üstümüze gelmekte olan trenin farları olmayacağı söylenebilir. Tünelin ucu Bugünkü Sosyalist Parti referandumunda çekişenler, aslında 2007 yılı başkanlık seçimlerinin Sosyalist Parti adayı olma yarışındalar."EVET" oyları daha çok çıkarsa Holland, "HAYIR" oyları fazla çıkarsa, Fabius... Buna daha iki gün önce genel başkan seçilen ve ilk demecinde Türkiyeye hayır diyen Sarkozy ve Hıristiyan Demokrat Parti Başkanı Bayrouyu da ekleyiniz. Böylesine zorlu bir karşı cephe önünde Chiracın 17 Aralıkta Türkiye için olumlu oyu gerçekten bir "değer ayarını" yansıtacaktır. Chirac, bir yıl öncesinden "Türkiyenin AB üyeliği bir vizyon konusudur, bu çok önemli kararı kimseye bırakmam. Türkiye üye olmalıdır" diyerek belli etmişti.Bu konuda Shcröder ile de anlaşmışlardı.Sarkozy, Chiracın "nefret ettiği" denebilecek bir politikacı.Bu da gene Fransız iç politikasının Türkiyeyi etkileyecek sorunu.Chiracın Türkiyeye ilettiği mesajı bir kez daha anımsatayım:"Şu AB Anayasası referandumunu aşayım... Daha 3.5 yıl görevdeyim. Türkiyenin Avrupa Birliği tam üyelik sürecini bu 3.5 yılda bir daha sapma yapılamayacak sağlam bir koridora yerleştireceğim..."17 Aralıkta Chiracın önerisiyle karar metnine "ucu açık" ya da "özel statü" gibi ifadelerin konulma ihtimali daha düşük.Fakat... Chirac, metinde olmayan bu ifadeleri karar açıklandıktan sonra kişisel yorumu olarak dile getirmeyi ve iç politikada gaz almayı deneyebilir. g.civaoglu@milliyet.com.tr Chiracın değer ayarı