Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Alfredo Moiz, Tel - Aviv'de yaşar.
Şimdi Fenerbahçe'de oynayan Haim Revivo ile aynı binada otururlarmış.
Birgün, Revivo'nun düğün davetiyesi gelir.
Davetiyede yazılı otele giderler.
İsrail'de adet, evlenenlere hediye değil para verilmesidir.
Alfredo Moiz de kapıda bir genç kızın tuttuğu gümüş tepsiye, gıcır gıcır, 2 adet 100 dolar koyar.
Fakat... Salona girdiklerinde görürler ki düğün Revivo'nun değildir.
Onun düğünü, otelin bir başka salonundadır.
Alfredo Moiz, üstünde bir para tepeciği oluşan gümüş tepsinin başındaki genç kıza durumu anlatır, parayı geri ister.
Kız: "nereden bileyim sizin 200 dolar attığınızı tepsiye?" der.
Alfredo Moiz'in cevabı "paraların üzerinde benim adım yazılı" olur.
Gerçekten... Alfredo Moiz, hediye üzerine kartvizit koymak gibi kendi adı ve soyadını dolarların üzerine yazmıştır.
Böylece dolarları geri alır ve otelin diğer salonundaki Revivo'nun düğününe giderler.
Orada da gene bir gümüş tepsi... Alfredo Moiz yazılı dolarlar tepsiye bırakılır.
Bu öyküyü, Musevi Cemaati'nin bir önceki Başkanı Rıfat Saban'dan dinledim. Alfredo Moiz, onun eniştesi.
Fenerbahçe, şimdi İsrail'de en tutulan futbol takımı.
Ankara'daki İsrail Büyükelçiliği'nde ve İstanbul'daki İsrail Konsolosluğu'nda diplomatlar da Fenerbahçe'li.
Türkiye'dekilerin bir zamanlar Fatih Terim nedeniyle Fiorentina'lı, şimdi de Hakan Şükür nedeniyle Inter'li, Tugay nedeniyle Glaskov Rangers'lı, Tayfun nedeniyle Real Sociedad'lı ve Alpay nedeniyle Aston Villa'lı olmaları gibi...

Keşke Dünya Bankası ve IMF'ciler de Kemal Derviş nedeniyle Türkiye taraftarı olsalar.
Ama... En azından "Kemal Derviş'in bu iki kurumdaki saygınlığı nedeniyle bu para mabedlerinin Türkiye için önerilere daha açık oldukları" düşünülebilir.
Kişisel ilişkiler ve simge olan isimler nedeniyle oluşan sempati, kapalı sanılan kapıları aralıyor.
Bir Fransız diplomattan dinlediğim şu öykü, ilginç bir örnek.
1960'lı yıllarda Yunanistan, albaylar cuntası ile yönetilirken Başbakan Karamanlis, Paris'te yaşıyordu.
Karamanlis'in kız kardeşi, daha sonraki yıllarda Cumhurbaşkanı olan Valery Giscard d'Estain ile bir gönül ilişkisine girmiş.
Giscard d'Estain, Yunanistan'a bir jest yapmak istemiş. Yunanistan'da albaylar cuntası çöküp demokrasiye geçilince d'Estain, kişisel çabalarıyla bu ülkeyi AB'ye aldırtmış.
Gene Paris'teki Kürt Enstitüsü'nden bir gönül ilişkisi nedeniyle daha sonraki Cumhurbaşkanı François Mitterand'ın eşi, hala PKK'nın bayraktarlığını yapmıyor mu?
Herhalde şu hafta sonu, en az 10 bin İstanbul'lunun, büyük dansçı Cordes ve onun müzisyenleri, dansçıları nedeniyle İspanya'ya gönülleri kaymış olmalı.
Gösterinin yapıldığı Mydonose'dan coşku manzaraları, yüreklerinin sevgiyle ısındığının kanıtı.
Hagi nedeniyle Türkiye'den Romanya'ya, bir sempati yolu açılmadı mı?
Şu cezalı haftalarında izleyemediğimiz Hagi'nin duran toplara vuruşundan, yeşil sahadaki balesinden daha çok özlediğim nedir, bilir misiniz?
Her maçtan önce İstiklal Marşı'nı sağ elini kalbinin üzerine koyarak saygı duruşunda bulunuşu. O süreçte gözlerinin sevgi dolu pırıltısı.
İşte krizsiz, dolarsız, faizsiz, borsasız, siyasetsiz bir Pazar yazısı...
Güzel insan manzaralarında bir gezinti...