Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Oysa... Hadise siyasetin üzerindeki örtüdür. Altında olanları görmek gerek..."Başörtüyle yükseköğrenim" Anayasa Mahkemesi'nin, Anayasa hükmüne dayalı kararıyla engellenmiş bulunuyor.Ayrıca AİHM de (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi) bu doğrultuda karar vermiş bulunuyor.Her iki karar da Anayasa hükmüne dayalı olduğu için, Anayasa değişmedikçe geçerlidir.................................AKP iktidardır."Şikâyetçi" olduğu bir yanlışlık varsa, görevi, "yakınmak" değil, "düzeltmek"tir. AKP'nin de kamu vicdanındaki konumu budur.................................AKP "Anayasa'yı -referandumsuz- değiştirecek Meclis çoğunluğum yok" diyebilir.Ama... Bu sayıya çok yakındır.ANAP, Meclis kürsüsünden toplum önünde "AKP de Anayasa'yı değiştirmek isterse başörtülülere yükseköğrenim kapılarını açmak için biz milletvekillerimizin tümüyle destek verir, eksik sayıyı tamamlarız" söylemiyle angaje olmuştur. DYP'nin de böyle bir durumda destek vereceği söylenebilir.Yani...AKP, "sızlanmak" yerine "harekete geçerse" Anayasa değişikliği için sayısal vasıflı çoğunluğu zorlanmadan bulur.Neden 3.5 yıldır parmağını oynatmadı?..................................Tutun ki, Anavatan ve DYP böyle bir destek için AKP'yi bir vücut çalımıyla yarı yolda bırakacak oldu.Sözgelişi..."Bu desteği veririz ama siz de şu şu şu konularda bizim istediğimizi yapın" diye ağırdan aldılar.Örneğin..."Sonbaharda erken seçim istediler." AKP'nin bütün bunlara karşın gene de -ilk yaklaşımda- eli kuvvetli.Anayasa'yı "referandum aşamasıyla" değiştirecek çoğunluğa tek başına sahip.Oylarıyla değişikliği yapar ve Anayasa usul hükümleri gereğince referandum sandıklarını kurdurtur.Son kararı halk verir.AKP, bu yola da adımını bile atmadı....................................Ama... "Başörtüyle yükseköğrenim" için hem kendi harekete geçmeyip hem başka adresleri "sorumlu" gösterdi.Hâlâ da bu "çarpıtılmış" görüntüler sürdürülüyor....................................Önümüzdeki süreçte, seçimlere giderken AKP'nin en fazla kullanacağı seçim malzemesi "başörtüyle eğitim" idi.O zamana kadar bu konu AKP tarafından dillendirilmiyordu. Seçimlerin yaklaşması bekleniyordu.Ancak...Melih Meriç'in Haber Türk/Basın Kulübü Programı'nda Demirel'in konuşmasıyla bu zamanlama hesapları bozuldu. Tartışma, AKP iradesi dışında erken başlatıldı.Şimdi... AKP'nin önünde aylarca zaman var. "Seçimlere şu kadar süre varken hâlâ neden parmağını bile oynatmıyorsun?" soruları meydanlara ve TV ekranlarına döne döne yansıyabilir...................................Fakat... Konu bu denli "sığ" da değil.Çünkü... Anayasa Mahkemesi kararında, Anayasa'nın "değiştirilemez, değiştirilmesi teklif edilemez hükümlerinden laisizm ilkesine" dayalıdır.AKP, bugünkü Meclis çoğunluğu bir yana, ilk seçimde -farz edin ki- milletvekilliklerinin tamamını kazansa bile Anayasa'nın laiklik ilkesini değiştiremez, değiştirilmesini teklif edemez.Başbakan Erdoğan'ın "Anayasa'nın bütün hükümleri eşit olacaktır" söylemindeki şifrenin çözümü bu olabilir mi?Onun iç dünyasını bilemem. Siyaset medyumluğu yapmaya kalkışmam yanlış olur.Buna karşılık... Daha uzun süre, Anayasa'dan "değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez maddeler hükmü çıkmıştır" diye bir ek, bir değişiklik gelemeyeceğine inanıyorum.Ama...Zaman içinde Anayasa Mahkemesi üyeleri değişir, başka bir görüş açısıyla Anayasa'daki "laik Cumhuriyet" kavramının yorumu farklı olur, bu kavramın kapsamına başörtüsü de alınabilir... Bunlar da bazı siyasetlerin gen kodlarında yer alıyor.Ve o nedenlerle de önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimi çok farklı. g.civaoglu@milliyet.com.tr Demirel ile Erdoğan'ın "başörtüyle eğitim" tartışması "Suudi Arabistan mı... Viyana mı... ABD mi?" diye "coğrafya" atlaslarına kaydı.