Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Nedenlerini anlatayım: GS, gelenekleri olan bir kulüptür. Özhan Canaydın'ın başkanlığında Galatasaray'ın vefa geleneği çiğnendi... Zarafetin yerini hoyratlık aldı.İşte örnekler...Takımı şampiyon yapan Teknik Direktör Lucescu'dan, bu başarının tadını paylaşacağı bir haftalık süre bile esirgendi.Maddi olanaklardan yoksun olmasına karşın Galatasaray'a şampiyonluk kazandıran o mütevazı ve olgun adam, şampiyonluktan hemen sonra adeta kapı dışarı edildi. Fatih Terim dostumdur.Galatasaray'a dönüşü elbette güzel bir olaydı ama Lucescu'ya yapılan çirkinlik yaşanmamalıydı. Birinin veda, diğerinin hoş geldin gecesi düzenlenmeliydi.Galatasaraylılar, o gece, ikisini de bağırlarına basmalıydı.Hiç değilse Lucescu'ya sade fakat içten bir veda töreni düzenlenemez miydi? Bunları düşündüğüm sırada "Milliyet Spor Ödülleri"nden birinin Lucescu için öngörüldüğü bildirildi. Ödülü benim vermem önerildi. Galatasaray Başkanı'nın akıl edemediği şeyi, Milliyet Spor Servisi Yönetmeni düşünmüştü.Lucescu'ya ödülünü verip yanaklarından öperken içimde ince bir sızı vardı.Canaydın benzer kabalığı, Fatih gibi bir isme bile yaptı.Fatih Terim'e dayanarak kongre almıştı. Onu göndererek yeniden seçildi.Ayıp... Ve Hagi...En zor koşullarda, yokluk içinde, bu takımı adeta yeniden yarattı.Kendini Galatasaray'a adadı.Son haftaya kadar şampiyonluk yarışından düşmedi ve bu başkan sanki Galatasaray'ın çöküşünden kendisi sorumlu değilmiş gibi Hagi'yi gönderdi.Hagi, gerçekten başarılı olmuştu.Canaydın bir daha Galatasaray'ın başkanı olamaz, ama inanıyorum ki Hagi, Galatasaray'ın teknik direktörü olarak bir süre sonra yeniden gelecek ve gene pırıltılara imza atacaktır........................Galatasaraylılık ruhu, bu başkanın döneminde yaşanamaz olmuştu.Heyecansız, donuk, ışıltıdan yoksun kişiliği, kulübün de, tribünlerin de adeta ferini söndürmüştür.Galatasaray'da belki ilk kez bir başkan el öptürüyor. Metropolitan Galatasaray'a, bu taşra görüntüsü nasıl da yabancı...........................Galatasaray'ın borçlarını yüklenmesi belki fedakârlık ama tarihinin en büyük borçlanmasını Galatasaray'a yükleyen de o. Kendi savurduğu hesapsızlığına kendi kefil olmuş. Hadise budur............................Galatasaray'ın 100 yıllık ağırlığı vardır.Bu yönetim döneminde Galatasaray'ın önüne çıkarılan tüm engellerde, oynanan oyunlarda hiçbir etkin tavır alınamamıştır.Galatasaray'ın neredeyse itelendiği kakalandığı bir süreçteyiz.Hagi'nin, oyuncuların ve taraftarlarının tüm çabalarının, bir hakem düdüğüyle mahkûm edildiği dramlar yaşamıştır Galatasaray. Galatasaray Başkanı'nın ağırlığı hissedilmiş değildir..........................Galatasaray, aydınların kulübüdür.Bu hale düşürülemez.En zorlu koşullarda dahi çözüm üretebilecek entelektüel birikime sahiptir.Ama... Başkan Canaydın, önerilen çözüm formüllerine daima "Acaba bu benim başkanlığıma, benim koltuğuma olumsuz etki yapar mı?" dercesine yaklaşmış, içbükey aynasında ne görüyorsa tavrını ona göre belirlemiştir.........................Özhan Canaydın için tek olumlu puan, "dürüst" oluşudur.O da, akçalı, yani parasal konularda... Sözlerinde, ahde vefasında aynı puanı vermekte tereddütlüyüm.........................Felsefede "tabula rasa" diye bir söylem vardır... Masanın üzerini boşaltmak.... Yani, sıfırlamak anlamına gelir.Temiz ve taze bir başlangıç için geride hiçbir şey bırakmamak yöntemidir.Galatasaraylı kardeşlerim dün toplanarak "yeniden yapılandırmayı" konuştular. Benden de görüş istemişler.Onlara önce "tabula rasa" diyorum.İlk koşul; Özhan Canaydın'ın istifasıdır.GS yönetimi sıfırlanmalı, her şeye sıfırdan başlanmalıdır.Ne zaman mı?"Dün..." "Bugün" bile geç olur. g.civaoglu@milliyet.com.tr GS'yi yeniden yapılandırma toplantısı bağlamında önerim "tabula rasa"dır. Her şeyden önce bu yönetimle hiçbir şey yapılamayacağı anlaşılmalı, masa boşaltılmalıdır.