Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Ama oyundaki kadın sanatçılar örtülüdür. Bu örnek, İrandaki kültür düzeyini ve yaşam tarzını yansıtmak için simgesel olarak anlamlıdır........Evlerde yapılan şarap, likör gibi alkollü içkilerden, kaçak whisky kavlarından, danslı toplantılardan, yaşanan flörtlerden ayrı ayrı söz etmek gereksiz... Bütün İslam toplumlarında bunlar var.Ama...Shakespeare oynamak... Hele seçkinlere perde açan tiyatrolarda değil, devlet televizyonunda -tesettürlü sanatçılarla- oynamak, İran farkıdır.İran, yöredeki çoğu Osmanlı kalıntısı gibi İngiltere tarafından harita üzerinde cetvelle çizilerek "üretilmiş" bir yapay ülke değildir.Kökü binlerce yıl geriye uzanan kültürü, tarihi, ulusal onuru olan devlettir.Mollaların diktası altına girse bile, dünya klasiklerini ekrandan izleyen toplumun "gen kodları" elbette diğerlerinden farklı. İran televizyonunda, İranlı sanatçılar Shakespeare oynuyorlar... İrandaki aydın gözlemcilere göre, bir süre öncesine kadar toplumda, ABDnin olası müdahalesi, "kötünün iyisi" olarak görülüyormuş.Yani...Elbette ülkesine bir askeri müdahaleyi, hele işgalini ve yönetimin yabancı güçler tarafından devrilmesini kimse istemez.Ama...Mollaların diktası, ilkelliği, baskısı, yaşamın tüm sevinçlerini karartan kâbus gibi gölgesi, öylesine bıktırmış ki... Olası bir ABD müdahalesi bile - neredeyse - çare gibi görülmüş. "Gelirler, mollaları sökerler, hür, demokratik sisteme geçilir ve giderler" diye düşünenler az değilmiş.Fakat Ebu Gıreyb hapishanesinde çekilen fotoğraflar, bu psikolojiyi sarsmış.ABD askerlerinin rezillikleri, nefret uyandırmış.Batı kültürüne yakın İranlılar, karanlık çağın uzantısı mollalar rejimini bile kabullenmek durumuna geçmişler. ABDye bakış Şimdi de Iraktaki İngiliz askerlerinin tutuklulara yaptıklarını yansıtan fotoğraflar, İslam gündeme yıldırım gibi çarptı.Bu pisliklerin, yerkürenin en eski demokrasileri arasındaki İngiltere nüfus kütüğüne kayıtlı yaratıklara ait olması, şaşkınlık yarattı.Irakta, İngilizlerin boğazlarını keserek - sözde - infaz yapanlar elbette dehşet veriyor ama Iraklı tutuklulara, fotoğraflara da yansıyan o rezilliklerin sahibi İngiliz askerler de iğrenç değiller mi?Bunları yapanların, Büyük Ortadoğu Projesine ve getireceklerini iddia ettikleri demokrasiye, toplum nasıl güvenebilir?ABD ve İngiltere, böyle fotoğraflardan sonra bulundukları ülkelerin kamuoylarından nasıl destek alabilirler?Uygarlıklar arası uzlaşma çabaları sonuca ulaşır mı? Bu görüntülerdeki pislik, terör örgütlerini besleyen gübre olmaz mı?Özgürlük ve demokrasi özlemiyle, televizyonlarda - tesettürlü de olsa - Shakespeare izleyen İranlı, o yazarın ülkesinden barbarlıkları nasıl yorumlar........Ortadoğuda ABDnin ve İngilterenin karşısındaki en büyük direniş, ne terör, ne din, ne de ulusalcı akımlar... Asıl onların kendi "kirli gölgeleridir.".............Not: 3 gün tatildeyim. Salı günü gene burada... Bayramınızı yürekten kutluyorum. g.civaoglu@milliyet.com.tr İngilizler de