1- Irak savaşının sonucu hakkında kuşkuları yoktu.Saddamın güçlerine "sıfır" şans veriyorlardı. 2- Savaşın sonlarına yaklaşıldığı inancındaydılar.Neden?İşte yanıt:"En iyileri diye baktıkları Cumhuriyet Muhafızları ne ki?Hangi eğitimi almışlar, kimlerden almışlar?Bunlar çağın savaş teorilerinden, pratiğinden ve donanımından yoksunlar.Hantal ve yavaşlar. Cumartesi gecesi çok sayıda üst düzey generalin bulunduğu bir davetin konukları arasındaydım. Bizim özel timler Bunlar parayla tutulan, şımartılan "korumalar." İçeride darbe girişimlerini önlemek için hazırlanmışlar.Küresel savaş yetenekleri yok.Patronun onları artık besleyemeyeceklerini anladıklarında, çözülürler.ABDnin özel savaş eğitimi almış her biri "rambo" gibi özel birlikleri karşısında tutunamazlar.Peki neden hala Bağdat ve Saddam henüz ele geçmedi?Komutanlara göre, ABD mümkün olduğunca az sayıda kayıpla defteri dürmek çabasında.Komutanlar, bizim jandarma komandolarının, özel birliklerin de Cumhuriyet Muhafızlarıyla kıyas edilemeyecek üstünlüklerini vurguluyorlar.Ve soruyorlar:"Tek bir savaş uçağı bile kaldıramayan devlet için hala savaşıyor denebilir mi?"Enformasyon bakanına yabancı gazetecilerin kaldıkları ve o nedenle ABD füze saldırılarına karşı en güvenli yer olan Filistin Oteli önünde basın toplantısı yaptırtmak bile, Bağdatta tırnakların söküldüğünün kanıtı. ABD askerleri Saddamın saraylarında... Bağdat caddelerine girip çıkan ABD tankları... Oyun oynuyor gibiler. Bunlar, Saddamın kasıntı diktatör fotoğraflarını palyaçoya çeviriyorlar.Bağdat rejimi laçka olmakta.Sonun başları görünüyor. Cumhuriyet Muhafızlarının ortak özellikleri "fedai" olmaları. Gecikme bildiriyorum Daha ABDnin Türkiyeden geçiş, liman, üs istediği günlerde, Ankara, Bağdata bir bakan ve kalabalık işadamları grubu göndermişti.Sanki savaş sonrası Irakı Saddam ve ekibi imar edecek ve "Bravo Türkiye" diyerek aslan payını Türk işadamlarına verecekti!Sonra...Kararlarda böyle yanlışlar denendikten sonra doğrular bulunarak ya da doğrulara teğet çizilerek bugünlere gelindi.Şimdi, gene algılama, teşhis ve tavır rötarı var."Gecikme bildiriyorum" anonsları yapılmadığı için Ankara belki göremiyor.Musul ve Kerkükü ile Kuzey Irak yöresi Barzani - Talabani yönetiminin egemenlik coğrafyasına kaymakta.Hem de ABD himayesinde....Savaş sonrasında, noktayı koymak için bir halkoylaması yetecek... Her iki kentte de Kürt nüfus artıyor.Çünkü yöre Barzani ve Talabani güçleriyle çevriliyken, hangi Türkmen ailesinin girişine izin verilir?Tezkere Meclisten geçseydi meydan böylesine boş kalır mıydı? Sonun başlarında olunduğu Ankarada görülüyor mu? Atari oyunu değil Diclenin, Fıratın nerelerine istihkam köprüleri kuruldu?.. Bunları dinliyor, adeta ikinci kez askerlik yapıyoruz...Ama kimse şunları tartışmıyor:90 bin Kuzey Iraklı Kürtün elinde hangi silahlar var?Musul ve Kerkükte nüfus dağılımı nedir?.. Kaçı Türkmen?Savaş sonrası bir plebisit, Musul ve Kerkükün Barzani - Talabani yönetimine girmesi için hukuk kılıfı olamaz mı?Dahası...Savaş sonrası Kuzey Irak Kürtlerinin, Irakın tümünü - ağırlıklı temsille - yönetmek gibi bir hazırlıkları var mı?Türkiye "HAYIR" politikalarıyla Kıbrısta nereye geldi görüyoruz... Irakta aynı "HAYIR" politikasıyla nereye varılacak?Petrol gelirlerine sahip bir Kuzey Irak Kürt yönetimi, Türkiye için mıknatıs olabilir mi?"ABDnin savaşı kazansa bile barışı kazanamayacağı" kuşkularını tartışırken Türkiyenin de ne kazanacağını, neler yitireceğini konuşmalıyız.Çökecek bir şeref tribününden, savaş seyretmek hissi hoş değil. g.civaoglu@milliyet.com.tr Ekranlarda, ABDnin kaç tankı, nereye geçti?