Dün gece 74 ülkeden 51 bakanın katıldığı Çırağan'daki davette "zellikle İslam ülkelerinden diplomatların bu soruyu zaman zaman dile getirdiklerine tanık oldum. Bugün İstanbul' da toplanacak olan Avrupa Birliği - İslam Konferansı ™rgütü Ortak Platformu bu çağrışımı yapıyor.Açalım...Yıllardır, küresel politika analizleri, Huntington' un yankılar yapan "Uygarlıklar çatışması" iddiasına dayandırmıştır.Kısacası... "Huntington'a g"re ideolojiler arası çatışma bitmiştir. Bundan sonraki çatışmalar, "zellikle İslam ve çağdaş Batı uygarlığının karşı karşıya gelmesinden kaynaklanacaktır. 11 Eylül'den sonra Huntington' un bu tezi yükselişe geçti.İntihar saldırıları kısa bir süre Huntigton' u doğrulayan kanıtlar gibi g"rüldü. Cem - Huntington karşılaşması mı? Mühendislik hatası Ancak kısa süre sonra b"yle ayırımcı bir tavrın ilkelliği anlaşılmaya başlandı.Ayrıca Taliban' a karşı harekata hazırlanılırken b"yle bütün İslam alemini karşıya almanın akıl dışılığı g"rüldü.2- İnsan psikojisi, acıdan uzaklaşmaya, hazza d"nüktür.11 Eylül acısından sonra, İslam'ı toptan karşıya alarak gerilimi artırmak, İslami ter"r "rgütlerinin ve onların arkasındaki karanlık güçlerin ekmeklerine yağ sürmek olurdu. Batı, acıyı sürdürmek ve yoğunlaştırmak yerine acılar üretmeyecek olumlu ç"züm arayışlarına y"nelmiştir. Huntington teorisinin son kullanım tarihi dolmakta. 1- Ama uzun sürmedi. Çünkü binlerce masumun yaşamını yitirdiği tarihin bu en iğrenç kıyımı, canlı yayında tüm dünya tarafından izlenmişti. Müthiş tepki patlamaları Huntington' un teorisinde vuracağı hedefi buldu; İslam... İslam barış getirebilir mi? Ona g"re militan İslamın o şaşaalı günleri geride kaldı. İran' da perdeler aralanmakta. Mısır' da Cemaat - i İslamiyye, šrdündeki Hizbullah ve diğerleri, dehşete ve şiddete dayalı politikalarıyla hiçbir siyasi değişimi gerçekleştiremediler. İşte Taliban ç"ktü. El Kaida sindi.. Takcyh ş"yle yazıyor: İranlı filozof Abdülkerim Soruç, Mısırlı liberal İslamcı Hasan Hanefi, Tunuslu Gannuşi ve benzerleri "İslami demokrasi" oluşumunun başını çekiyorlar.İşte bazı dayanakları:- İslamda "şura" (danışma) kavramı, halka karşı sorumlu hükümeti, seçimi, plebisiti, referandumu hayata geçirebilecek kurumdur.- Peygamber Hz. Muhammed' in "šmmetimin arasındaki fikir ayrılığı, Allah'ın rahmetinin bir g"stergesidir" hadisi "çeşitli fikirler" olmasının ve ifade "zgürlüğünün onayı olarak yorumlanıyor.- İslami "icma" (konsansüs, uzlaşma) kavramı, çoğunluk iktidarına teolojik temel olarak g"rülmekte.B"yle başka değerlendirmelerle, İslami demokrasiye doğru bir rüzgar oluşmakta.Tabii... Bu İslami Demokrasisi, asla, Batı standartlarında bir demokrasi olamaz. Washigton Yakın Doğu Politikaları Enstitüsünde araştırmacı Ray Takcyh, Foreign Policy dergisinde ilginç saptamalarda bulunuyor. Bir doktrin olabilir İslam Konferans ™rgütü ve AB Dışişleri bakanlarını bir ortak platformda toplamak fikrini 11 Eylül sonrası yeni ortamda kafasında oluşturmuş ve inanılmaz bir süratle uygulamaya koymuştur.Bu çalışmanın şantiye şefi Büyükelçi Murat Ersavcı' dan dinlediğim diplomasi güzergahını bir başka yazıda anlatırım.İki "rgüte üye 88 ülkeden 74 katılım.51 bakandan 44'ü dışişleri bakanları. Almanya, Fransa, Avusturya, İngiltere...Uygarlıkların kavşağında, uygarlıklar - Batılılar biraz tepeden baksalar da -- bir araya geliyor. Türkiye, bütün kurumlarına üye olduğu Batı uygarlığının parçası.İslam aliminin din, gelenek ve tarihiyle yoğrulmuş.Toplantı, Türkiye' yi, küresel siyasetin başrol oyuncuları arasına çıkartıyor.İnsan haklarına dayalı, laik, demokratik Türkiye modelini g"steriyor.Ve en "nemlisi belki de bu yakınlaşma bir doktrin oluşturabilir.İnsanlığın yüce değerlerine tarihi bir gala düzenleniyor. Cem' i ve Dışişleri Bakanlığı'nı kutluyoruz. g.civaoglu@milliyet.com.tr İsmail Cem bu oluşumu iyi okumuştur.