Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

ÇÖZÜM sürecinde “turuncu ışık...” Artık “yeşil” algılanmıyor ama ışık “kırmızı” da değil.
Cumhur-başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “gözlemci heyet” üzerine dün koyduğu “kırmızı çarpı” işareti “acaba” diye düşündürtüyor.
Uzun zamandır özenle hazırlanan Diyarbakır’daki Nevruz kutlamaları...
Orada Abdullah Öcalan’ın mesajının okunacak olması...
Çözüm sürecinde bir kilometre taşının daha geride bırakılacağı...
Beklentiler olumluydu.
Hatta “umut” vericiydi.
......................
ANCAK Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan “Ne gözlemci heyeti, roman mı yazacaklar? Yok böyle şey” mesajı geldi.
Ilımlı ortamın üstüne soğuk duş etkisi yaptı.
Siyasette en yanlış şey “beklentilerin yükseltilmesi” ve ardından “boşluğa düşüştür.”
“Çözüm için psikolojik bir kırılma olur mu” kuşkusu verdi.
Hem de bütün dikkatlerin Diyarbakır’a odaklandığı, belki milyonu aşkın vatandaşın orada toplanacağı, HDP’lilerin ve Öcalan’ın mektubunu dinleyeceği “duyarlı günün” bir öncesinde...
......................
CUMHRUBAŞKANI Erdoğan’ın bu çıkış için zamanlaması da ilginç.
Acaba neden?
Ağır basan olasılıklardan biri “kamuoyu araştırmaları” olabilir.
Son araştırmalar arasında “AK Parti oylarının düştüğü” sonuçları var.
Yoksa...
Çözüm sürecinde İmralı ve Kandil’le diyaloglar, toplumun bir kesiminde AK Parti’ye karşı olumsuz hava mı yarattı? Gezici şirketinin araştırması AK Parti oylarının yüzde 40’ın bir tık altına düştüğü iddiasına dayalı.
AK Parti araştırmaları ne sonuç veriyor, bilmiyoruz.
Fakat...
İktidarın kamuoyu araştırmaları da oylarında gerilemeyi gösteriyorsa, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu çıkışı yapması gerekli görülmüş olabilir.
........................
BU olasılığa, “araştır-malarda oylarını artıran partilerin MHP ve HDP oldukları” iddiası da destek vermekte.
HDP “Türkiye partisi” konumuna geçmekte, çözüm için demokratik siyasi oyunun başrolüne soyunmakta.
Kürt tabanını genişlettiği gibi HDP’nin barajı aşmasını isteyen beyaz Türklerden de taraftar devşirmekte.
MHP ise çözüm sürecinde Abdullah Öcalan ve Kandil’le diyaloglara karşı reaksiyon gösteren geniş kesimde oy tabanını yaymakta.
Genel Başkan Bahçeli’nin ülkücüleri sokaktan çekmesi, Anap’ın ve DYP’nin kurmaylarından Meral Akşener, Bahattin Şeker, Sümer Oral, Celal Adan ve Murat Başesgioğlu gibi isimleri milletvekili yaparak vitrin yenilemesi...
Ardından...
Ahad Andican, Merkez Bankası eski Başkanı Durmuş Yılmaz, Hazine Müsteşar Yardımcısı Erhan Usta ve TÜGİAD Başkanı Zeki Çakan’ın da vitrine konulması MHP’ye “devleti yönetebilecek kadrolara sahip” imajını çiziyor.
MHP böylece tabanını sıkı tutarak yapısal bir dönüşümü de gerçekleştiriyor.
Oysa...
7 Haziran seçimleri için AK Parti’nin oylarına göz diktiği bir kesim de MHP’nin muhafazakârlarıydı.
Bu umudu hayli aşındı.
........................
Sonuç...
Cumhurbaşkanı en fazla ses getirecek zamanlamayla bu çıkışı yaptı.
Yankıları için çok beklemek gerekmeyecek.

Haberin Devamı

ERDOĞAN VE REFERANDUM

Haberin Devamı

Eski Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı dünkü yazım üzerine bir maddi hataya işaret etti.
Teşekkür ediyorum, düzeltiyorum.
Erdoğan’ın milletvekili seçildiği 9 Mart 2003 Siirt seçimlerinin kısa öyküsü şöyle:
2002’de Siirt’ten bir AK Parti, bir CHP ve bir bağımsız (Fadıl Akgündüz) seçilmişlerdi.
Ancak...
Seçimdeki yanlışlıklar nedeniyle iptal kararı alındı.
O sıra da anayasa değişikliğiyle “seçilme hakkını kazanan” Recep Tayyip Erdoğan AK Parti Milletvekili adayı Mervan Gül’ün istifa etmesi / ettirilmesi sonrası aday oldu.
Yenilenen seçimlerde AK Parti Siirt’te 3 milletvekilliğinin 3’ünü de kazandı.