Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Güneri Civaoğlu

Çok bilinmeyenli denklemlerin çözümünde yöntem, bilinmeyenlerin tek tek çözülerek sayısının azaltılmasıdır.
Erbakan'ın, istifa mektubunu Cumhurbaşkanı'na sunmasıyla birlikte bir bilinmeyen eksilmiştir.
Şimdi, denklemdeki diğer bilinmeyenler tek tek çözülecektir.
Şöyle ki:
- Demirel, yeni hükümetin kurulmasında nasıl bir yöntem izleyecek?
- Bu bağlamda Türkiye'yi erken seçime nasıl bir hükümet götürecek?
- DYP'deki muhalifler ne yapar?
- Meclis, erken seçime karar verebilecek mi?
- Çiller başbakanlığında takiye Refahyol, tansiyonu düşürecek, laik, demokrat hukuk devleti adına kaygıları giderecek... orduyla ve sivil demokratik çevrelerle atılmış köprüleri yeniden kurabilecek midir?
- Erken seçim, nasıl bir tablo çizecektir?
Seçim, demokrasiye karşı tehlikeleri aşmak formülünün ötesinde, çözüm de getirecek midir?
Şimdi, bu soruların yanıtlarına geçelim.

Anayasa'nın söylemi, Cumhurbaşkanı'nı bağlamamıştır. Dilediği herhangi bir milletvekiline hükümet kurma görevini verebileceği öngörülmüştür.
Demirel, önüne konulan RP - DYP - BBP liderlerinin destek bildirimine karşın, Çankaya geleneklerini sürdürecektir.
Erbakan'a dün zaten "hükümeti yeniden kurmayı, düşünüp düşünmediğini" sormuş bulunuyor.
Bugün liderlerle görüşmelerinden sonra... sıradaki ikinci büyük parti olan Anavatan'ın Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ı görevlendirebilir ya da bu olasılığı araştırır.
İkinci büyük parti liderini atlayarak - sadece kağıt üzerinde bir çoğunluk iddiasıyla - önüne sürülen Çiller'in başbakanlığına doğrudan by - pass yapmaması galip ihtimaldir.
Mesut Yılmaz, hükümeti kuramazsa... sıra, zaten Çiller'indir. RP ve BBP oy güvencesinin geçerliliği o zaman görülecektir.
Küçük bir olasılıkla Çiller de hükümetinin arkasına yeterli çoğunluğu alamazsa, Cumhurbaşkanı dilediği bir milletvekiline bir hükümet kurdurur ve Türkiye'yi seçime götürür.

DYP'deki "hayır"cılar ne yapar?
Şu satırlar yazılırken perakende tavırlar sergileniyordu...
Ayrıca... - Çiller başbakan bile olsa - takiye Refahyol'a DYP'deki muhaliflerin "karşı bildiri hazırlamış oldukları" yolunda haberler de geliyordu.
İstifadan vazgeçmesin diye, bildirinin açıklanması için Erbakan'ın Çankaya'ya çıkmasını bekledikleri söyleniyordu.
Ama bu fısıltılar, doğrusu, pek de inandırıcı değillerdi.
Bir diğer bilinmeyen, Meclis'in daha seçileli 1,5 yılı henüz doldurmuşken seçim kararı alıp alamayacağıdır.
Mesut Yılmaz, bir alternatif hükümet kuramazsa - ki bunun olasılığı yok gibidir - DYP, RP ve BBP oylarıyla seçim kararı bu Meclis'ten çıkar.
Kaldı ki...
Bu formülün arkasında CHP oyları da var gibi görünüyor.
CHP'nin sayısal katkısının yanı sıra, Cumhurbaşkanı Demirel'in bunalımı aşmak için reçetesi de "olabildiğince erken tarihte seçimdir."

Zaten Refahyol'un aslına bile tepki gösterenlerin... yani, daha 15 gün önce "2000 yılına kadar iktidarız" diyen Erbakan'a istifa mektubu verdirten etkenlerin Refahyol'un takiyesine tavrı ne olacak?
Bu tersyüz edilmiş Refahyol, Türkiye'nin tansiyonunu düşürecek mi?
Atılmış köprüleri onarabilecek mi?
Keşke...
Bu, her şeyden önce Çiller'e bağlı.
Ama...
Korkarım ki; sorunun yanıtı şöyledir:
"Şimdiye kadar ne yaptılarsa, bundan sonra yapacakları da odur."

Seçimde tablo değişir mi?
RP, almış başını gidiyor mu?
Ciddi bir kamuoyu araştırma kuruluşunun kırsal yöreleri de kapsayan çalışması henüz bitti.
Bu kuruluş, geçen yaz RP oylarını yüzde 32'ye tırmanmış gösteriyordu.
Susurluk skandalı ve ticaret - tarikat - siyaset sarmalı nedenleriyle Aralık ve Ocak aylarında RP oyları yüzde 19'a düşmüştü.
Ama...
28 Şubat, MGK kararlarından sonra, RP oylarının, yüzde 26'ya kadar çıktığı görüldü.
Ve ilginç bir gelişme...
RP oyları şimdi, yeniden yüzde 19,5'a düşmüş görünüyor.
Yani...
1995 Genel Seçimleri'ndeki oy oranının gerisinde.
RP düşerken, CHP tırmanıyor.
Kararsızlar dağıtılırken, Anavatan ve CHP birbirlerine çok yakın.
Onları DSP ve DYP izliyor.
MHP ise barajın üzerinde...
Olası seçim parametrelerini kapsayan bir yorumu önümüzdeki günlere bırakmak istiyorum.
Bugün vermek istediğim mesaj, Türk kamuoyunun sağduyusudur.
RP'den istifa ettirilen sivri dilli iki milletvekiline gelince...
O istifalarla, RP, irticaın odağı iddianamesinden sıyrılmaya çalışıyor.
Bunun da adı "takiye ihraç!"

Yazara EmailG.Civaoglu@milliyet.com.tr