Hasan Cemal

Hasan Cemal

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

İşin özü bu.Türkler azınlık mı?Eşit mi?1963le 1974 arasında Türkler azınlıktı. Devlet yönetiminde sadece tabi olan taraftı Türkler... O yıllarda Kıbrısın tümüyle Helenleştirilmesi ve Yunanistanla birleştirilmesi için Türklere her türlü baskı ve zulüm reva görüldü.Ve böyle gelindi 1974e...Şimdi bütün bu yaşananlardan sonra Türk tarafına, sanki hiçbir şey olmamış gibi "Gel, sen yine azınlık ol!" denebilir mi?Rum yönetiminin havası bu.Anlaşılan o ki Glafkos Klerides hala değişmek niyetinde değil. Rum lideri için Kıbrısta çözüm Türk tarafının teslim bayrağını çekmesinden, uslu bir azınlık olarak kaderine razı olmasından geçiyor.Böyle bir çözüm hakça olur mu?Yürür mü, kalıcı olabilir mi?Türk Dışişlerinden üst düzeyde bir yetkili dün şöyle diyordu:"Denktaş, 29 Nisanda ayrıntılı önerileri kapsayan bir kağıt verdi Kleridese. Ama ondan kağıdın kabul edilemez olduğu yanıtını aldı. Neden, niçin? Hiçbir şey söylenmedi. Anlaşılan Rum tarafı kımıldamak niyetinde değil. Çünkü Avrupa Birliği üyeliğini çantada keklik görmeye devam ediyorlar."Aynı yetkili şunları ekledi:"Rum tarafının gözünde çözüm hala Kıbrıs Türkünün teslim olması... Ya şimdi teslim alırız, ya da ABye kendi başımıza girdikten sonra teslim alırız Türkleri diye düşünüyorlar."Bu bir çıkmaz sokak.Siyasal eşitliği reddederek, Türkleri azınlığa indirgeyerek Kıbrısta çözüm olmaz. Avrupa Birliği bu noktada durup daha derinlemesine düşünmelidir.Çünkü kendi tavrıdır, bugüne kadar Rum tarafını cesaretlendiren. Çünkü, "Merak etme, çözüm olmasa da seni içeri alacağım" diyen kendisidir Rum tarafına.Özellikle ABnin bu tutumu yüzünden Rum yönetimi AB üyeliğini çantada keklik görmeye başladı ve daha katı, esneklikten yoksun bir raya oturdu.AB şimdi kendisine dönüp sormalı:Bölünmüş bir Kıbrısı içeri alacak mı?Bu yakınlarda Kıbrısla ilgili olarak Floransada katıldığım bir toplantıda, haftalık Alman gazetesi Die Zeitin yayımcısı ve yazarı Theo Sommerin, "Bölünmüş bir Kıbrısın ABye alınmasının nasıl bir trajedi yaratabileceğini tahmin ediyorum" dediğini anımsıyorum.Tutumunu değiştirmeli AB!Çünkü bu tutumuyla Doğu Akdenizde, Egede istikrarsızlığa yatırım yapılıyor. Türkiyeyi başka sulara itmek isteyenlerin değirmenine su taşınıyor.Dikkat edin:Kıbrıs, saatli bir bomba! Tik tak çalışan, sesi gün geçtikçe daha çok duyulan bir bomba...Bugün Kıbrısa Kofi Annan geliyor. Bir BM Genel Sekreterinin 1978den beri adayı ilk ziyareti olacak. Dileriz, bu bombanın tik tak sesleri onun kulağına da çalınır. h.cemal@milliyet.com.tr Kıbrısta Rum yönetimi, Türkleri azınlık olarak görmekten vazgeçecek mi? Türk tarafının siyasal eşitliği Rum yönetimince kabul edilecek mi?